14- Sillage

25.5K 2.3K 5.5K
                                    


Selam benim tatlı Charmy'lerim

Evet siz bebeklerimin artık bir ismi var. Army'ler olarak ismimizi Charm'la birleştirince ortaya böyle bir isim çıktı ve bence çok hoş oldu. Umarım siz de seversiniz. İsim annemiz Nera. Bu şahane fandom adını bulduğu için teşekkür ediyorum tekrar kendisine.

Bölüm sonu tekrar görüşelim, iyi okumalar

Belirsizlik.

İçimi kemiren, beni günlerdir yiyip bitiren bu his artık yok olsun istiyordum. Soru işaretlerim bini aşmıştı ve ben hiçbirisine bir cevap bulamıyordum. Delirmek üzereydim. Cidden artık akıl sağlığımı kaybedecektim çünkü ortada çok büyük bir şeyler dönüyordu ve o bir şeylerden haberi olmayan tek kişi bendim. Düşünmekten, alakalı alakasız senaryolar üretmekten, varsayımlar üzerine çıkarım yapmaktan yorulmuştum artık. Daha birkaç ay öncesine kadar huzurlu, mutlu ve özenilesi bir hayatım varken şimdi kendimi tamamen çıkmazda gibi hissediyordum. Her şey bir anda tepetaklak olmuştu sanki.

Etrafımdaki herkesin bildiği ama ben de içerisine dahil olduğum halde, benden sakladığı şeyler artık gün yüzüne çıkmalıydı. Tanıdığımı sandığım nişanlımla ilgili ortada ciddi suçlamalar vardı ve tanrı aşkına, o birilerinin hayatını mahvetmekle itham edilirken, ben nasıl sorgulamadan hiçbir şey yokmuş gibi hayatıma devam edebilirdim ki?

Merak ediyordum. Hayatımda hiçbir şeyi merak etmediğim kadar çok merak ediyordum Taehyung ve Soyeon arasında geçenleri. Bunun daha en başından basit bir eski sevgili olayı olmadığı çok belliydi ve sonucunda öğreneceğim şeylerin beni hiç de memnun etmeyeceğini çok iyi biliyordum.

Taehyung'un hala onunla bir ilişkisi olabilme ihtimalini düşünmüştüm ilk başta fakat az önce Bay Kim'in onu bu şehirden gönderirim tehditleri ve Taehyung'un da onu onaylayan söylemleri, açık bir şekilde bir ilişkide olmadıklarını onaylıyordu. Onun tek derdi Soyeon'un şirketten ve hayatımızdan çıkıp gitmesiydi. Bir ilişki içinde olsalardı eğer, araya babasını koyup Jungkook'u mecbur bırakmaya çalışmazdı herhalde.

Bu durum her ne kadar iyi bir şeymiş gibi görünse de, bana göre asıl sorun bu değildi. Asıl sorun, Taehyung'un Soyeon'a ne yapmış olduğuydu. Jungkook onu suçlamasına rağmen bana sebebini bilmediğim bir şekilde gerçekleri anlatmıyordu. Bunu Taehyung'a sorsam, bana asla doğru cevabı vermeyeceğini biliyordum. Korkuyordu. Ya beni kaybetmekten ya da yaptığı şeyin ortaya çıkmasından çok korkuyordu. Bunu biliyordum. Bay Kim'e de soramayacağıma göre geriye tek bir seçenek kalıyordu. Her ne kadar Jungkook, onunla konuşmamı istemese de şu an bu gram sikimde değildi. Ben yalnızca gerçekleri öğrenmek istiyordum ve bu benim en doğal hakkımdı.

İşte tam da bu sebeple, daha birkaç saat önce benimle konuşmamak için yanımdan hızla uzaklaşan kadını bekliyordum şimdi şirketin otoparkında. Çıkış saati gelmişti ve ben kimselere görünmeden onu tek başına, hazırlıksız yakalamak istiyordum. Bu yüzden resmen bir hırsız gibi kolonların arkasına saklanmış, onun arabasına doğru gelmesini bekliyordum.

Nihayet beklediğim sarı kafa göründüğünde istemsizce gerilmiştim az sonra aramızda geçecek olan konuşma için. Bu böyle ayak üstü, hele hele otoparkta konuşulacak bir mevzu değildi elbette fakat bana başka çare bırakmamışlardı. Hoş, yine bana bir şey anlatacağını da sanmıyordum ama denemekten zarar gelmezdi. Her ne olursa olsun, ne kadar sürerse sürsün er ya da geç tüm gerçekleri öğrenecektim.

Bana tamamen yaklaştığını farkettiğimde bir anda önüne çıkmıştım saklandığım yerden. Saklanmasaydım muhtemelen beni gördüğü anda koşarak uzaklaşacaktı çünkü.

Charm | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin