13. Bölüm ♥

154 26 9
                                    

Uyarı - Not : Yemek den önce okumamanızı tavsiye ederim. Psikolojisi kaldırmayanların okumamasını tavsiye ediyorum !

~~~~~~~~~~

Dünyanın kötülükleriyle yüzleştiğinizi mi sanıyorsunuz ?

O zaman yanılıyorsunuz ! Çünkü dünyada ki bütün gerçekler gösterilmez.

Söyleyen; susturulur. Yazılan; silinir... Tamamen yüzleşemezsiniz. Hep bir şey eksik kalır.

Lakin yüzleşmeye başlaya bilirsiniz. Haberlerden görerek değil; yaşayarak.

Lavina. O doğduğunda yüzleşmeye başlamıştı ama anlamayacak kadar küçüktü.

Beş yaşına geldiğinde ise artık anlayacak kadar büyüktü.

Karşısında beş yaşındaki gördüğü o soğuk kanlı adam hiç değişmemişti.

Bir insan hiç mi değişmezdi ? Pardon bir de soruyu şöyle sorayım. Bir insan hiç mi pişman olmazdı ?

Olmuyormuş ! Bir insan ruhundaki merhameti kaybedince hiçbir zaman düzelmiyormuş...

Siyah gözleri beş yaşındayken de böyle canavar gibi bakıyordu Lavinaya. Şimdi de o bakışları vardı.

Konuşmasa da gözleri söylüyordu. Yine olsa, yine yaparım diye bağrıyordu.

Gözlerini açtığı ve Lavinaya tanıdığı andan beri vardı bu bakışlar.

"Sen diğerlerinden daha farklısın. Yapma demedin. Kurtarma dilenmedin. " diye lafa girdi Lavina.

"Sen de diğerleri kadar salaksın ! Gözlerimde zerre pişmanlık görmemene rağmen, yardım dilenmemi bekliyorsun. " dedi işkence edeceği yerde oturan adam.

"Evet, gözlerinden pişman olmadığını anlaya biliyorum. Ama nasıl bu kadar ruhsuz olduğunu anlamıyorum. Oysa yetimhanedeki bütün çocukların ruhlarıyla beslenen bir şeytandın sen ! " diye konuşurken kurbanın yanına gitti.

Üçgen şeklinde bir demirin tam ortasında oturuyordu. İki yanında tahtalar vardı. Bu tahtalara takılı kelepçeler vardı kolunda. Kelepçe ağızları ise genişti. Kolunda bir bilerzik gibi belirli bir yere kadar çıkabilirdi. Ama bileğine bağlı ağırlıklardan dolayı da tam olarak kollarını kurtaramazdı.

Üstünde hiçbir elbise yoktu. Tıpkı onun yetimhanedeki küçük çocuklara yaptığı gibi.

Lavina'nın büyüdüğü yetimhanenin müdürü sanki acılar içinde öldürülecek olan kendi değilmiş gibi alayla güldü.

"Küçücük çocukları altına kaçırdı diye çırılçıplak arka bahçeye çıkarırdın. Soğuk havaya, kara aldırmadan, sıraya dizer ve hortumla döverdin. Sonra da o hotumdan akan buz gibi soğuk suyla yıkardın. O çocukların çığlıkları benim bile kulaklarımdan silinmiyorken sen nasıl gülebiliyorsun ? Bazı yaratıklar insan olarak yaratılsa da asla insan sıfatına giremiyorlar. Sen de onlardan birisin ! "

"Sen şimdi benden onların intikamını mı alıyorsun ? Yoksa paramparça edilen kocanı ve babasının öldürülmesini izledikten sonra acılar içinde ölen küçük kızının mı ? Hangisi Lavina ? "

Lavina bir öfkeyle kalktı oturduğu yerden. Yan tarafta duran dikdörtgen, bir karış uzunluğuna, enlemesi bir adım kadar olan, kalın bıçağı, üçgenin ortasındaki yerine yerleştirip ittirdi.

Kurbanı şimdi ince sayılabilecek bir bıçağın üstünde oturuyordu. Bıçağın yarısı demirin içinde yarısı dışında kalıyor ve adamın iki bacak arasını kesiyordu.

KARANLIĞIN SESSİZ İNTİKAMI  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin