Bisikletimi okulun girişine koyup heyecandan yapış yapış terlemiş avuç içlerimi kirli pantolonuma sürdüm. Biri kafasını göğsüme yaslasa kalbimden gelen guvah seslerini duyabilirdi. Bir an bunu Kageyama'nın yaptığını düşünüp kendi kendimi utandırdım.
"Shoyooooo..."
Okul girişine kafamı çevirdim. Tadashi bana gülümseyerek el sallıyordu. Tanıdık birini görünce rahatladım.
"Tadashi..."
Yanına tam ayaklarımı popoma çarpa çarpa koşacaktım ki yanında onu görünce dona kaldım. Onu hergün görüyordum artık benim için bile sıradandı onu görmek ama hem bugünün bir anlamı olacaktı bir kaç saat sonra hem de o Kageyama! O-o çok güzel gözüküyor. Bugün için özenmiş ve saçlarını yandan ayırmıştı, yaptığı tek şey buydu ama ben bu küçücük detayla kalbimi yüzüne fırlatabilirdim.
"Aptal mısın, bu halinde ne?"
Sert bakışlarını üzerimde gezdirirken yerimde utanarak kıpırdandım. O eminim aklından ne kadar iğrenç göründüğümü geçiriyorken ben üzerimde gezdirdiği bakışlara daha farklı bir anlam yükleyerek içimden bin kat daha iğrenç bir insan olduğumu düşünüp yine kendime kızdım.
"Bisikletten düştüm, silmeye çalıştım ama fayda etmedi."dudaklarımı büzdüm.
Kageyama bir an için dudaklarıma baktı ama bu bir saniye bile sürmemişti. Yinede çok mutlu olmuştum.
"Aptalsın işte. Düzgün süremiyor musun?"bunu söylerken aslında umurunda olmadığı belliydi. Gözleri okul bahçesinde diğer öğrenciler üzerinde geziyordu. Sadece laf olsun diyeydi işte. Yine de beni düşündüğünü hayal edip kendi kendime mutlu oldum. Sonrada tekrar basit biri olduğumu düşünerek sinirle iç geçirdim.
"Sadece biraz toprak oldu işte Kageyama-kun"
"Her neyse. Diplomalar verilmek üzere, sıraya gidiyorum."diyip aynı sınıfta olmamıza rağmen beni beklemeden ilerlemeye başladı.
"Kral yine kendini bir bok sanmaya başladı."Tsukishima konuşurken gözlerinide devirip Tadashi'nin elini tutarak kendi sınıflarına çekiştirmeye başladı ve beni orda bırakarak gittiler.
"Kusura bakma Shoyo."Tadashi elini saçının arkasına mahçupça koyup sevgilisi adına özür dilemek için bağırdı.
"Sorun değil ben de gidecektim."yoo aslında biraz sohpet ederiz sanıyordum. Son günümüzdü sonuçta.
Bu ikisini şakasız hayvan gibi kıskanıyordum. Lise ikinci sınıfa geçtiğimizde Tadashi ona aşkını cesurca itiraf etmişti. Tabii ki mal Tsukishima ilk başta bir şey demedi. Sonra bahar turnuvasında maçı kaybetmek üzereyken servis sırası Tadashi'ye gelmiş o da tüm yük ondaymış gibi gerilirken Tsukishima moral olsun diye "hâlâ beni seviyor musun?"demişti. Bu sanırım onun dilinde hadi çıkalım demek oluyordu. Tadashi o gün gaza gelip servisten arka arkaya beş sayı alıp karşı takımı tek başına yenmişti.
Tepkisini merak edip Kageyama'ya "sende bana böyle itiraf etsen on santim daha yükseğe zıplayabilirim"demiştim. Bilin bakalım o ne dedi.
"Aptal mısın Hinata?" ve kafama bir yumruk yemiştim.
Kendi sırama gidip Kageyama'yı aradım. Bir kızla yan yana durmuş kız ona bir şeyler anlatıyor o da umrunda olmadığını belli etmek istermiş gibi kafasını başka tarafa çevirip duruyordu.
Kaşlarım çatıldı. Kızın saçından tutup orası bana ait demek istedim. Sonra içimden güldüm sen ve oraya ait olmak. Yine şakacısın Shoyo.
xxxxxxxxxxx
En güzel shiplerden...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ı regret it [kagehina]
Hayran KurguSadece sihirli bir dilek hakkı ona yaşattığım onca acıyı unutturabilir miydi yoksa şapkadan çıkan tavşan misali ona beklemediği itirafı yapmak için çok mu geç kalmıştım?