Yüzüme öyle bir bakıyorduki toz bulutuna dönüşüp ortadan kaybolmak istiyordum.
"Ne saçmalıyorsun?"sinirle üzerime doğru adımlamaya başladı.
Geri kaçmak istiyordum ama bacaklarım yere çivilenmişti âdeta. " Lisenin başından beri senden hoşlanıyordum. Geçer sanmıştım ama aksine hisslerim daha da yoğunlaştı." Sesim kısık ve ince bir sesle çıkıyordu. Parmaklarımla sürekli yenisi gelen yaşları silmeye çalışıyordum.
"Ben bir erkeğim seni pislik. İğrençliğini kendine saklayıp bana söylemeden hayatımdan siktir olup gitmeliydin." Tam önümde durup sert bir yumruk geçirdi yüzüme.
Geriye sendeleyip düştüm. Yanağımı tutarak dolu gözlerle yüzüne baktım.
"Hayatından çıkacağım m-merak etme. Seni rahatsız etmek istememiştim üzgünüm."
Tepemde, sinirden gözü seğirirken daha fazla dikilmeyip arkasını döndü tam bir adım daha atacakken arkasını tekrar döndü.
Kalbimi bir söz daha edip kırmasını istemiyordum. Kulaklarımı kapamak istiyordum. Tüm vücudum titriyordu. Utançtan kızaran yüzümün aksine geri kalan uzuvlarım korkudan buz kesmişti.
O ise belkide en son isteyeceğim, bir çift söze bile yalvartacak hale getiren şeyi yaptı.
Yüzüme tükürdü ve arkasını dönüp sert adımlarla burayı terk etti.
xxxxxxxxxx
Hikaye burada başlıyor. Yıllar sonrasından devam edecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ı regret it [kagehina]
FanfictionSadece sihirli bir dilek hakkı ona yaşattığım onca acıyı unutturabilir miydi yoksa şapkadan çıkan tavşan misali ona beklemediği itirafı yapmak için çok mu geç kalmıştım?