Final

1K 77 43
                                    

"Gelecek misin?" Kafamı Jimin'e doğru çevirdim.Endişeli gözlerle bana bakarken gülümsedim öylece.Ailem ve Bayan Park birkaç metre ötede kumsalın restoranta yakın kısmında oturuyorlardı.Ben ise denizin hemen önünde batmak üzere olan güneşi izliyordum.Birkaç hafta önce tayinimi başka bir okula aldırmıştım ve izin çıktığında o okulda yeniden başlayacaktım.Hakkımda çıkan dedikodular yüzünden yıpranmıştım.İlişkimizi yeniden gözden geçirme kararı bile almıştım.Jimin bu yanlıştan döndürmüştü beni.Kafamı dağıtmam için üç günlük bir Tayland gezisine gelmiştik.

Tayland'ın eşsiz doğası biraz rahatlamamı sağlamıştı.Kore'nin gürültüsünden biraz uzaklaşmak iyi gelmişti.Jimin ile tek gitmeyi istemiştik fakat annem haberi alınca gelmek için ısrar etmişti.Annem , ben , Jimin gidemeyeceğimize göre tüm aileyi çağırmıştık.Yoongi yeni projesi yüzünden katılamamıştı.Bu yüzden Bayan Park, annem ve babam gelmişti.Bizlere bir zararları yoktu.Annemin Jimin'e ani çıkışları dışında.

Kestiğim siyah saçlarımı geriye attım."Gelirim." "Yat limana geldi." Jimin ile bu geceyi babamın kiraladığı yatta geçirecektik.Ailem de durumumun farkında oldukları için modelimi düzeltmeme yardımcı oluyorlardı.Bu aralar düşük olduğumu ben de kabul ediyordum.Koca bir lisede eski öğrencim ile adım çıkmıştı.

"Yat mı geldi?!" Arkama baktığımda annem kocaman deniz şapkası ve ışıltılı pareosunun Kemer'ini bağlayıp yanımıza doğru geliyordu.Yanımıza vardığında yanıma çöktü.Pareosu güneşin vurması ile parlıyordu ve gözümü alıyordu.

"Yat gezisine mi gidiyorsunuz Seohyun'cum?"diye sordu cilveli bir şekilde.Jimin göz devirip büyük sarı gözlüklerini gözüne taktı.

"Evet."dediğimde kahkaha atmıştı."Limana kadar geleyim bari.Belki ben de katılırım size."

"Ama o yat sadece iki ki-" annem Jimin'in sözünü bitirmesine izin vermeden araya girdi.

"Sana soran mı oldu?Her şeye karışma."deyip ayağındaki sandaletleri çıkarıp Jimin'e uzattı."Bunları çantama götür.Topuklu terliğimi getir çabuk."

Jimin ile göz göze geldiğimizde gülümsemiştim 'biraz daha dayan' anlamında.Sıkıntılı bir nefes verip terlikleri götürdüğünde annem ile ayaklanmıştık."Yatta bu çocuğu aşağı atabiliriz.Hala çok geç değil, zararın neresinden dönersen kardır."

Cidden boş konuşuyordu.Tatilimizin içine ettiği gibi hala rahat bırakmıyordu.Pareosunun cebinden telefonu çıkardı ve heyecanlı bir şekilde konuştu."Bir sürü fotoğraf çekeceğim.Gangnam'daki arkadaşlarıma hava atarım."dediğinde göz devirip Jimin'in yanına gidip elinden tuttum.Limana doğru yol alırken annemin elinden telefon düşmüyor, her yeri videoya alıyordu.Jimin ile ben ise el ele yürüyorduk.Jimin kulağıma eğilip fısıldadı.

"Bayan Min gelemeyecek , merak etme."

"Neden?"

"Yat iki kişilik sadece.Bayan Min'i almazlar."dediğinde gülmüştüm.Annem çatlak bir kadındı ve Jimin'i cidden hiç sevmiyordu.Bu yüzden daha da üstüne geliyor, sürekli laf sokuyordu.Neyseki şu an kendi halinde çektiği videolara dalmıştı.Serin Meltem yüzüme vururken açıldığımı hissediyordum.Derin nefesler verirken kestirdiğim uzun saçlarıma acımıştım.Kızların konuşmasından sonra pılımı pırtımı toplayıp eve gitmiştim.O sinirle de makasa yapışmış, sinirimi saçlarımdan almıştım.Saçlarımın uçlarında dolanan parmaklarımı tuttu Jimin.

"Bu da yakıştı sana Seohyun.Hem hep saçın uzundu, imaj değişikliği oldu."dediğinde acıyla gülümsemiştim.Uzanıp kulağı ve boynu arasındaki boşluğu öptüm.

"Ne yapıyorsunuz insan içinde ?" Annemin sesi ile Jimin'den uzaklaşmış, tekrardan yürümeye başlamıştım.En güzel anları bozma konusunda üstüne yoktu.

Gemi ve yatların bulunduğu limana geldiğimizde beyaz yatın önündeki Tayland'lı çocuk yanımıza geldi.

"Seohyun Hanım ve Jimin Bey siz misiniz?"diye sorduğunda Jimin başını sallamıştı.Annem de bizim gibi yata doğru yürümeye başladığında çocuk annemi kolundan tutup durdurmuştu.Arkamı dönüp onu izlemeye başladım.

"Ne hakla koluma dokunursun sen?!Burdan aşağı mı atayım seni?" 

"Yat iki kişilik Hanımefendi.Sizi almamız mümkün değil." Annem sinirle sağ ayağını yere vurmuştu.Jimin gülüp kulağıma yaklaştı.

"Sizde bu sağ ayağı yere vurma genetik galiba."dediğinde ben de gülmüştüm.

"Yalancı.Müdürünü çağır bana!"diye ısrara ettiğinde çocuk da bezmişti.

"Lütfen işleri zorlaştırmayın.Saatimiz geçiyor, inanmıyorsanız alt kattaki yatağa bakıp gidebilirsiniz.İki kişilik tek yatak var."Annem şapkasının üstündeki büyük güneş gözlüğünü takıp omuz silkti.

"Neyse , şimdilik böyle olsun.Seohyun sen de kendine dikkat et."deyip arkasını döndüğünde derin bir nefes vermiştik.Yattan inip hızlı adımlarla yürüdüğünde yatın üst katına çıkıp teknenin önüne oturduk.Çocuk içeri girip yatı çalıştırdığında ilerlemeye başlamıştık.

Serin hava yüzümüzde vururken yanımda doğru kişi vardı.Liseden beri aradığım doğru aşk tam yanımda oturuyordu.İkimiz de olmamız gereken yerdeydik, birbirimizin yanındaydık.Yaşadığım macera dolu bir senenin ardından böyle bir şansa sahip olacağımı hiç tahmin etmezdim.Hayatımın hep sıradan ve çalışarak geçeceğini zannederken Jimin büyük bir süpriz yaparak hayatıma girmişti.Renksiz ve sıradan hayatıma kendi canlı renklerini katarak bundan sonraki geçen zamanımı mükelleştirmişti.Kader bizi karşılaştırmasaydı ruhsuz bir şekilde, aşktan ve gerçek fedakarlıktan bir haber yaşayıp gidecektim.O bana benim de ruhumun bulunduğunu öğretmişti.İkimiz de birbirimizin öğretmeni olmuştuk.Birbirimize kattığımız şeyler ikimizin de hayatını kurtarmıştı.

"Bay ve Bayan, bir fotoğrafınızı çekebilir miyiz?" Arkadan gelen sesle kafamı o yöne çevirmiştim.Çocuk boynunda ufak bir fotoğraf makinesi vardı.

"Müşterilerimize bir hatıra bırakmak istiyoruz.İzniniz var mı?"diye sorduğunda Jimin gülmüştü."Tabi."deyip iskelenin önüne gitmişti.Bana da gel işareti yaptığında gidip yanında durdum.Ben kameraya bakarken Jimin dalgaların sesine dalmıştı.

"Çekiyorum...Çektim."dediğinde eski pozisyonumuza geri dönmüştük.Bu fotoğraf belki de yıllar sonra çocuklarımıza gösterecektik.İkimizin de ne kadar zor zamanlarımızda birlik olduğumuzu ve birbirimize olan aşkımızı nesiller boyu anlatacaktık.Bu sevgi hiçbir zaman bitmeyecekti.

Bu sevgi hiçbir zaman bitmeyecekti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Evet arkadaşlar hikayenin sonuna geldik.Buraya kadar beni destekleyen, oy verip yorum yapan, okuyan herkese teşekkür ederim.Ben yazarken çok eğlendim umarım siz de eğlenmişsinizdir.Bu kurgunun kardeş kurgusu olarak saydığım Yoongi kurguma davet ediyorum hepinizi.Sizi seviyorum.Kendinize çok çok iyi bakın 💜

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 17, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Love Is Not Over | Park JiminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin