Cemre kahvaltı masasında, reçelle göz göze gelip 2 dakika önce yaptığı gibi yine oflayınca, Civanın sabrı taşar artık, elindeki çatala batırıp diğer yandan ablasına bakarak söylenir genç adam.
- Ya abla, biz susmadın be.
Valla bak daha afyonum patlamadı sabah sabah, yapma nolur. Neyse derdin açık açık söyle.
Cemre hemen atlar, bu lafın üstüne.
- Para lazım civan, bugün kızlarla cafeye gidecez benim cebimde 10 tl var. Rezil olacam kızlara ya, varsa biraz para versene bana, sonra hallederiz aramızda ha,!
Civan, ablasının dediklerini kaşlarını alaycı bir halde kaldırıp, eğlendiği belli olan sesiyle gülerek.
- Noldu senin musluğa, hala bozuk mu sana.
Cemre, civanın cerenden bahsettiğini anlayınca, yüzünü buruşturup, önündeki biraz soğumuş çayı içip, civana bakmadan çekiştirir cereni.
- Ay şeytan görsün sıfatını, iki para verecek dünyanın lafını ediyor, istemem onun bir şeyini.
Seher hanım elinde sıcak ekmekle mutfak kapısından girip, ekmeği eliyle bölüp masaya koyarken, cemre annesinin bu hareketine yüzünü buruşturup çemkirir çıtlak sesiyle.
- YA ANNE, KAÇ KERE DEDİM SANA ŞU EKMEĞİ ELİNLE BÖLME, PIÇAKLA KES KOY MASAYA DİYE...
AY İĞRENÇ YAA... VALLA BAK MİĞDEM BULANDI OFFFFF..
O sıra da, cemrenin bağırmasıyla, 2 saatlik uykusundan, baş ağrısıyla uyanıp yatakdan söylene söylene kalkıp mutfak kapısında dikilip ablasına kızar.
- YA BİR SUS YA, DÜN GECE SABAHA KADAR AYAKTAYDIM İŞTE, UYUDUĞUMDA SAAT 4 DÜ, BİRAZ İNSAF BE, SAAT 7, BIRAKTA UYUYUM BİRAZ...
Cemre, sinirle, kardeşini duymazlıktan gelip, civana seslenir.
- Şu önündeki domatesi ver, saat 7 olmuş, uyuyan evde bereket mi olurmuş. Sanki taş taşıtıyorlar hanımefendiye, biraz daha acındırsaydın kendini bari.
Sefer hanım bıcaklı böldüğü bir parçayı kızının önüne koyarken, göz ucuyla, ayakta uyuyan cerene seslenir.
- Git yatağına doğru düzgün uyu ceren, hadi..
Civan ağzındaki lokmasını yutup, elindeki kaşığı pekmeze götürürken, annesine bakıp, çatılmış kaşlarıyla.
- Bir de döv anne tam olsun. Ya kız bitik zaten, niye ütüne gidiyorsunuz ikiniz birden anlamadım ki.
Seher ve cemre aynı anda.
- Sen karışma Civan.
Civan yüzünü düşürüp yarım kalmış çayını tek dikişte içip masadan kalkar, morali bozulmuş birr halde.
kapıda uyuklayan cerenin omuzlarından kavrayıp yönünü değiştirip odasına götürür, kızın yorganını açıp, yatırıp üstünü örter, uyuduğundan emin olunca, üzgün bir halde fısıldar kardeşine.
- Affet be ceren, ben... ben beceriksiz pisliğin herifin tekiyim. Bu girdiğim kaçıncı iş, yine kovuldu senin bu abin biliyor musun? Bütün evin yükü üstünde biliyorum, ben adam olup size bakacakken, sen küçücük bedeninle hırpalanıyorsun.
Özür dilerim kardeşim, iyi bir abi olamadığım için gerçekten çok özür dilerim.
............
Nedim şirkette camın önünde durmuş karşı binaların, dev camlarını izlerken, kapının açıldığını duymasıyla kaşlarını çatıp, başını çevirip baktığında amcasını görmesiyle, saygıdan boynundaki kravatı bir eliyle düzeltip, sert adımlarını koltuğa çevirirken, bir eliyle masanın yanında karşılıklı duran deri koltuklardan birini gösterip, düz bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Geceyi Unutma (Ara Verildi)
FanfictionCeren ne olduğunu anlamamış neden müziğin kesildiğini düşünürken, Islak ayakkabılar şaşkın bakış açısına girer, başını yavaşça kaldırıp baktığında, biraz kibir, biraz da öfkeyle harmanlanmış bir çift karanlık gözlerle kesişir kendi masum gözleri. ...