P~25

291 28 6
                                    

Alisia Parlak

Alisia Parlak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Karakter kartı için gzbrgs teşekkürler. İstek atmayın dinlenme aşamasında :)

~•~•~•~

"Nasıl iki farklı şehirde, aynı tarzda, aynı zamanda cinayet işlenir ki? Tesadüf olabilir mi?"

Cevat elleri ceketinin ceplerinde hızlı hızlı yürürken, ayağımı rahatsız eden garip şekilli ayakkabı yüzünden ona yetişemiyordum. Bir taraftan da konuşma çabalarım vardı tabii ki de.

"Bu olayın tesadüf olabileceğini düşünmen hata," kaşlarını çatarak cümlesini düzeltti "tesadüfün gerçek olduğuna inanman en büyük hata."

Hâlâ anlamış değildim ne hakkında konuştuğuna dair. Olaya mı şaşırsam Cevat'ın kadere inanmasına mı bilemedim.

"Her şeyin bir sebebi vardır, biz de bu nedenle buradayız. Bu cinayetin işlenme sebebi yüzünden.."

Büyük otel tarzı binadan içeri geçtiği sırada kapıda duran polislere kimliğini gösterdi. Kafalarıyla 'selam' vererek içeri geçmemiz için kenara çekildikten sonra onun yanına sinmiş şekilde yürümeye devam ettim.

"Ceset hâlâ içeride mi? Cesetle aynı ortamda bulunmak beni ürkütüyor da." Asansörün düğmesine basan Cevat yandan bir bakış attı. Şimdi neyi alaya alacak acaba?

"Cesetten daha korkunç sen varsın ya, korkmana gerek yok."

Gözlerimi kısarak sağ koluna çimdik atınca sinirlendiği belli eden yüz ifadesiyle bana baktı rahatsız şekilde.

"Şunu yapıp durma binanın en üst katından yere atarım seni." Bu sefer çantamı koluna geçirdim sinirim geçmeyip daha fazla arttığı için.

"O zaman uyuz konuşmalarını kendine sakla dayak yemek istemiyorsan."

"İki gün antrenman yaptın diye kendini Mike Tyson mu sanıyorsun şimdi? Yazık."

Asansörün geldiğini gösteren ses duyulduğu sırada ben Cevat'ı parçalamak üzereydim. Uzanıp saçını çekiştirmek istemiştim ama boyu kapı direği gibi olduğu için yetişemiyordum. Yine de kendisini hırpalamayı eksik etmemiştim.

Kedi köpek gibi yaptığımız kavga asansörden yeni çıkan kişi tarafından yarım bırakılmıştı. Üzerinde mükemmel şekilde ütüsü yapılmış siyah bir takım elbise vardı ve saçları hafiften kırlaşmıştı. Onu farketmediğimiz için sahte öksürük sesiyle dikkatimizi ona vermemizi sağladı.

"Savcım," Cevat üstünü başını düzelterek saygıyla kafasını salladı. Adam hayretle bize bakmaya devam ediyordu. Yakışıklı ve sempatik görünümün yanında sakin ve huzurlu ruh haline sahipti.

Pırlanta/1 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin