𝐇𝐄𝐈𝐑𝐒 𝐨𝐟 𝐒𝐋𝐘𝐓𝐇𝐄𝐑𝐈𝐍「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」

3

"Lanet bir kurt!" diye inledi Remus. Çapulcular gülmekten kırılırken Lupin söylenmeye devam ediyordu. "Patronusum bir kurt. Bundan kurtulmanın bir yolu yok mu anlamıyorum."

"Özür dilerim Aylak ama bu- bu muazzamdı." James gülmekten yaşaran gözlerini sildi.

Kehanet dersliğine çıkarken önden ilerleyen Caris'i gördü James. Sirius'u dürtükledi. "Şşt, bak, senin kuzen geliyor. "

"Beni rahat bırak Çatalak." Kuzenini görünce yüzü düşmüştü. Yanındaki Lestrange oğlanıyla konuşuyordu.

"Ortalığı karıştırmayı bırakın artık." dedi Lily ters ters. James ona sırıttı. "Lils, ne haber?"

Sargas koşturarak kız kardeşinin yanına geldi. "Babamdan mektup geldi Caris, demiştim ben listeyi istiyor diye."

"Ne listesiymiş bu?" diye laf attı Sirius dayanamayıp.

Caris elindeki mektubu hemen cüppesine tıkıp kuzenine döndü. "Seni ilgilendirmez Siri."

Black yakışıklısı dişlerini sıktı. "Bana öyle deme Riddle!"

"Ne o, bir zamanlar taptığın annemin sana şefkat gösteren ilk ve tek kişi oluşunu mu hatırlatıyor?" Sirius kızın üzerine yürürken Lily onu tuttu. "Saçmalama istersen."

"Saçmalamak Sirius'un tanımı gibi bir şey Evans." Sargas sırıttı. "İlgi çekme çabaları işte."

"Yeter!" dedi James araya girerek. "Kavga çıkarmadan sakince derse gidelim."

Caris dudak büzdü. "Potter, Potter, Potter. İlk lafı siz attınız."

"Doğru, konu değişmesin. Biricik lordunuz Ölüm Yiyen listenizi mi istiyor yoksa?" diye alay etti Peter.

Caris ve Sargas aynı anda asasını çekti. "Uuh, çok korktum." Peter titrer gibi yaptı.

"Bana bak Pettigrew, gırtlağını parçalamama iki saniye kaldı. İşlerimize bir kez daha karışmaya cüret edersen seni gebertirim."

"Ölüm Yiyenlerinizle size başarılar Riddle, hepinizi avlamak için sabırsızlanıyoruz." James'e buz gibi bir bakışla baktıktan sonra derin nefes verip yüzüne ufak bir gülümseme kondurdu ve James'i iterek yanlarından geçti.

Kitaplarını masaya bırakıp kürenin önüne oturdu güzel Riddle. Yanına kardeşi ve en yakın kız arkadaşı, Narcissa oturmuştu.

"Kehanet bir saçmalıktan ibaret demek isterdim ama kehanet olmasaydı biz olmazdık." dedi Sargas yüzü asık bir şekilde. "Babamız neyse ki kehanetlere inanıyormuş."

Caris güldü. Öğretmenleri gelip derse başladığında Slytherin takımı eğleniyordu. "Baksana Caris, bu gördüğüm kocaman bir kalp mi?"

"İçinde Lucius da yazıyor mu Cissy?" Narcissa kızardı ve arkadaşına tersçe baktı. "Hiç utanmıyorsun değil mi bizimle dalga geçmeye?"

Kız nazikçe gülümsedi. "Nişanlandığınız günden beri hayır, utanmıyorum."

"Aylak, baksana burada bir geyik koşuyor. Sanırım önümüzdeki dolunayı görüyorum." James sırıttı.

"Sessiz ol James!" diye uyardı onu Remus ve etrafa bakındı telaşla, kimsenin öğrenmemesi gereken bir sır olduğunu arkadaşları da biliyordu.

"Yavrum!" Öğretmenlerinin gür sesini duyunca irkildi öğrenciler. Sargas ile konuşuyordu. "Babanla aran nasıl?"

Sargas kaşlarını çattı. "Gayet iyi efendim."

"Yakında onu çok utandıracak bir şey yapacaksın." Caris alayla "Onu doğduğunda yaptı zaten efendim, daha üstüne çıkamaz." dediğinde Sargas kız kardeşini cimdikledi.