36

691 60 8
                                    


"Sen kafayı mı yedin? Bunu yapamam!"
"Anlaştık sanıyordum ?"
"Bende gerçekten iyi niyetle geldin sanıyordum!"
"Farkındaysan kabul ettin ve şuan nerede olduğumuza bak." Loki kaşlarını kaldırdı ve eli ile etrafı gösterdi.
"Bakmak istemiyorum , büyülüyor beni." Gülümsediler.
"Kabul Asgard büyülü bir diyar. " Madison teslim olur şekilde ellerini kaldırdı.

---

Loki ondan tesseracti çalmasına yardım etmesini istemişti. Hazır Thorda dünyada meşgulken bunu kolayca yapabileceğine inandı.
"Sorun var dediğinde gercekten sorun var sandım. Sen hırsızlık yap diyorsun!"
"Avengers ekibi  bunu aldı benden. Bu benim hakkım. Hırsızlık değil hakkım olanı almama yardım et istedim sadece."
"Bu Tony'e ihanete girmez değil mi?"
"Tam tersi iyiliğe girer. Hakkındaki gerçekten uzak kalır. "
"Tehdit ediyorsun?"
"Iyilik yapıyorum. " dedikten sonra öksürmeye başladı.
"Kusura bakma iyilik kelimesine alerjim var sanırım. " Madison göz devirdi.
"Pekâlâ , planın ne?"

---

"Ah Tanrım! Kimse yok mu yardım edin !" Madison sendeleyerek askerlere doğru yürüdü.
"Yardım edin gözüm yanıyor! Göremiyorum."
Askerler önce birbirine baktı, sonra Madison'ın yanına koştular.
"Iyi misiniz? Sorun nedir?"
"Göremiyorum, gözüme birşey oldu." Asker silahını bırakarak ona ilerleyip ellerini gözünden çekti.
Madison ile göz göze gelince ona itaat etmeye hazırdı.
"Hey sende bakar mısın? Arkadaşın iyi görmüyor sanırım?" Diğer askeri de yanına çekip göz teması kurmayı başardı.
Ikisininde zihnine girmek kolay olmuştu.
"Gerisi sende Loki. Oyalanma çabuk!"
Loki onun sesi ile saklandığı yerden çıkıp tessarectin korunduğu odaya girdi.
Tessarecta yaklaştı ve onu yerinden almaya çalıştı.
Ancak bir aksilik vardı yerinden kıpırdamadı bile.
"Hadi Loki!"
"Bu yerinden kalkmıyor."
"Beceriksiz. Bana bırak. "
Madison odaya girdi.
"Buradan hemen çıkmalıyız. Odada büyü var Loki. Lanet olsun oyuna geldik."
Telaşla arkasını dönüp kapıya yöneldiler ancak karşılarında ordu duruyordu.
"Hadi ama!"
"Madison , Thor haberdar olmuştur. Buraya gelecektir. Belki yanında diğerleri de olur. Sen bir şekilde kaç. Merak etme seni ele vermem."
"Loki? Sen iyilik mi yapmak istiyorsun ben mi yanlış anlıyorum?"
"Benzer yönlerimiz var Mad. Oyalanma yoksa yakalanacaksın."
Madison , Lokiye baktı gerçekten samimiydi. Güvenmekten başka çaresi de yoktu. Hakkındaki sırrı tek bilen oydu. Eğer amacı bunu herkese söylemek olsaydı çoktan yapardı.
Onu ortadan kaldıramazdı.
Vicdanen bunu yapamazdı ayrıca Thor çok üzülürdü.
Etrafına bakındı kaçabileceği sadece balkon vardı.
"Loki gidiş yolunu nasıl bulacağım? Eve nasıl gideceğim?"
"Girdiğimiz kapıyı hatırlıyorsun değil mi? Tekrar o kapıdan geç. Avengers üssüne çıkacaksın. "
"Baş edebilecek misin"
"Sohbet etmeye uygun bir zaman değil. Git hadi!"
Madison önde duran birkaç askerin zihnine girerek hareket etmelerini engellerken balkona koştu. Diğerleri de öndekilerden dolayı içeri giremedi.
Balkona geldiğinde soluklandı aşağıya atlaması gerekiyordu ama hayır kapı yukarıdaydı.
Mekanı değiştirmesi gerekiyordu. Odaklanmalıydı , gözlerini kapattı ve kapıyı düşündü. Gözlerini açtığında kapı karşısındaydı. Koşarak kapıdan geçti ve kendini Tony'nin yatağı üzerinde buldu.
Ardından Lokinin büyüsü ile kapı kendini imha etti.
"Aaaa!"
"Madison, Aman tanrım!"
"Tony ! Neden çıplaksın?"
"Ne? Banyodan çıktım Mad ve odamda çıplak gezebilirim değil mi? Burada olduğunu bilemezdim."
Aceleyle üzerine havluyu sardı.
Madison onu ilk defa tamamen çıplak görmüştü.
Vücut ısısı yükseldi.
"Üzerini giyin."
"Etkilendin mi sen ? Heyy yanakların kızardı. " Tony kahkaha atmaya başladı.
Madison sinirle ayağa kalkarak Tony'e yaklaştı ve yüzünü elleri arasına alarak kendine çekip öptü.
Tony başta şaşırsa da hemen sonrasında karşılık verdi.
Ilerlemeye başlayınca Madison ayrıldı ve bir iki adım geriledi.
"Bozmasan olmaz değil mi? Ne güzel öpüşüyorduk." Çocuk gibi mızmızlandı Tony.
"Tamam devam edelim." Madison tekrar yaklaştı. Tony yüzünü yakınlaştırınca Madison hatrı sayılır bir tokat patlattı.
"Nasıl beğendin mi Tony?"
"Hakketmiştim bunu ama doğru zaman değildi. Herneyse seni gördüğüme sevindim. En azından konuşmak için gelmişsin."
"Konuşmak? Ha tabi tabi. Aslında konuşmaya gerek yok Tony. Yani, eğlenmiş olabilirsin. Çok stresli zamanlar geçirdin savaş iş falan. Kafa dağıtman iyi oldu."
"Kızmadın mı?"
"Kimseyle yatmadın değil mi?"
"Elbette hayır! Öpmedim bile."
Madison buna şaşırmıştı. Tony kızlarla dolu bir partide peder gibi mi takılmıştı yani ?
"Yemin ederim Mad, kimseye dokunmadım. "
"Inaniyorum. " Tony'e sarıldı.
Sonra arkasını dönerek üzerindeki tshirtu ve altındaki pantolonu çıkardı.
"Madison... "
"Duş alacağım. Havlunu kullanılabilir miyim?"
Tony onun vücudundan gözlerini alamıyordu.
"Sessizlik kabul etmek demekse, bu alabilirsin demek oluyor değil mi?" Tony'nin beline sardığı havluyu çekti ve banyoya girdi.
Konuyu uzatmadı çünkü Tony , Madison'dan gizli birşey yapmıştı. Madison da ondan gizli.
En azından denemişti.
Durum eşitlenmişti.

《 Like a Star'k  》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin