How to live with 5SOS? //a.i

33. Dream Is Over Pt.2

Siz yb diye sizlanana kadar ben yb yazmaya useniyorum acikcasi hsbsbs

Diger bolumun basi nie oyle ogreniceksiniz :)

Nihahahaha

***

Odamdan gelen tıkırtı ile uyandım. İçeriden sesler geliyordu. Yataktan yavaşça kalktım, kapıdan çıkacağım sırada Moss' la çarpışmam bir oldu.

 

Üzerini düzeltti. "Ah, görüyorum kalkmışsın."

 

"Odamın anahtarını mı aldın?!" diye cırladım. Bu artık başka bir şeydi. Haneye tecavüz?

 

"Sorun etmezsin diye düşünmüştüm." Tabi ki ederdim! Her insan eder! Ve bu, sadece birkaç gündür tanıdığın biriyse.

 

"Yanlış düşünmüşsün." Birbirimize yiyecek gibi bakarken kapıdan ses geldi.

 

"Liv?! İyi misin?" Kapıyı açtım. Ashton endişeli gözüküyordu.

 

"İyiyim, niye geldin ki?" Beni garimsedi.

 

"Çünkü çığlık attın." Moss'la çarpışınca atmış olmalıyım, hiç farketmedim. Moss da kapıya geldi.

 

"Aw, şimdi nedenini anladım." Moss konuştuğumuzu duymadığı için anlamamıştı, sırıtmamıza göz devirdi. Ashton, Moss'a döndü.

 

"Sen niye buradasın?" Moss buna şaşırmıştı. Ashton daha önce Moss'a ters davranmamıştı. Ashton yeni tarzını sevdim bebeğim.

 

"Olivia'yı uyandırmaya geldim."

 

"Uyanmış, başka bir şey yoksa.?"

Önümden geçip koridora çıktı.

 

"2 saat sonra arenaya gidiyoruz. Hazır olun." Koridorda stiletto sesleri bırakarak kayboldu. Ashton yanıma gelip belime sarıldı.

 

"Kimse benim kızımla oynayamaz." güldüm ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

 

* * *

Moss eliyle çocukları durdurdu.

 

"Liv, daha iyi söyleyebilirsin!"

 

Şimdi de başımıza Bayan En Iyi Müzik Kulağı kesildi. Devam etmeleri için elimi kaldırdım.

 

Şarkı bitince Luke "Bir ara verelim." dedi. Yere yayıldık ve biraz su içtik.

 

Calum:"Çocuklar, yaklaşın. " hepimiz sürünerek ona yaklaştık.

 

"Bu akşam bara gidelim."