🦋
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
"I know you're hurt while I'm sound asleep. Little do you know."
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Teresa gerginlikle kapının önüne gelip anahtarını olabildiğince sessiz bir şekilde kilide soktu. Anahtarı yarım tür çevirip kapıyı sessizce açarken içinden sadece yakalanmamayı diliyordu.
İçeri girip kapıyı sessizce arkasından kapattığında salonun ışığının yandığını gördü. Mavis salonda olmalıydı. Ona yakalanmadan odasına yürüyüp sessizce içeri girerken ışığı açtığında yatağında oturmuş iki kişiyi gördü.
"Mavis? Hans?"
"Hoşgeldin."
Hans'ın dediği şey Teresa'nın duraksamasına neden olduğunda Mavis ayağı kalkıp korktuğunu belli edercesine Teresa'nın önünde durdu. Teresa ona hüzünle bakıp sarıldığında Mavis gerçekten fazla korkmuşa benziyordu.
"Bana haber vermeliydin! Çok korktum!"
"Üzgünüm.. Haklısın haber vermeliydim."
Mavis ona biraz daha sarıldıktan sonra ayrılıp Teresa'nın yüzüne baktı. Onu iyi gördüğü için o kadar rahatlamıştı ki..
"İyisin değil mi?"
"İyiyim.. Çok iyiyim. Sadece seni endişelendirdiğim için üzgünüm."
Mavis burukça gülümseyip göz yaşlarını sildiğinde onları gergince izleyen Hans ikiliye doğru yürümeye başlamıştı.
"Neredeydin?"
"Biraz karışık... Ayrıca bu seni ilgilendirmez."
"Ne demek karışık?! Telefonlarımızı neden açmadın?"
"Çantam yanımda değildi."
Teresa kendine bir anda sorular yağdırmaya başlamış adama omuz silkip omzundaki çantayı çalışma masasına bırakırken Mavis ortamın gerileceğini şimdiden hissetmişti.
"Ciddiyim Teresa, neredeydin?"
"Karışık dedim ya!"
Teresa bir anda hala kendine soru soran adama çıkıp sesini yükseltirken onun gözlerinin içindeki gerginliği çok net görebiliyordu ama bu sorun değildi. İlk defa, bunu hiç umursamamıştı.
"Bak, o gece sana öyle davrandığım için özür dilerim. Fazla içmiştim-"
"Ayrılmak istiyorum."
Teresa'nın dediği ile odada büyük bir sessizlik çökerken Hans olayı anlamak için Teresa'ya şok içinde bakıyordu.
"N-Ne?"
"Ayrılmak istiyorum. Artık sana karşı herhangi bir sevgim kalmadı. Senin de bana karşı olduğunu düşünmüyorum."
"Ama ben seni seviyorum."
Şok içindeki adam kızın elini nazikçe tutmaya çalışıp kızın elini hızla çekmesiyle başarısız olduğunda bunu kendine yediremediğini fark etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Birthday || Tony Stark
Fanfictionİçindeki ateş kızın soğuk dudaklarıyla yavaş yavaş sönerken morarmış dudaklarını yavaşça ayırdığında fısıltıyla titreyen kıza doğru konuştu. "Tanrım.. Sen bana ne yapıyorsun böyle?" "Bilmiyorum... Ama ne yapıyorsam kesinlikle bu şeye devam etmeliyim...