"Osman nerde?" Beyhan abla yemek yapmak için kıyma istemişti. Bende bu fırsatı değerlendirip buraya kadar gelmiştim. Ancak ortalıkta Osman yoktu. Gördüğüm kadarıyla sadece Can vardı.
"Bilmiyorum ki yenge bana dükkana bak dedi ve gitti. Evden çıktığımdan beride onu görmedim. " aklımdan geçen düşünceleri kafamı iki yana sallayarak gönderdim. Başka kızlara gitmemiştir herhalde.
"Yarım kilo kıyma versene. " Can kıymayı çekerken bende tırnağımı yiyiyordum. Normal bir yere gitse Cana gittiği yeri söylerdi. Kesin kızla buluşmaya gitti.
"Yenge. " Canın yüksek sesi ile irkildim. Düşüncelere o kadar dalmıştımki bana seslenen Canın bile farkında değildim. Bana uzattığı kıymayı alıp dükkandan çıktım. Para tabikide vermedim sonuçta onların evine götürüyorum. Kimi kandırıyorum evden o kadar hızlı çıktımki üstüme para almayı unuttum.
"Kıymayı getirmesi benden yapması sizden." Mutfak tezgahına poşeti atıp kaçmaya çalıştım. Tabi karşımda Beyhan ablayı bulmayı beklemiyordum.
"Yarın bir gün üçünüzünde kendi evi olacak. Siz hala yemek yapmaktan kaçıyorsunuz. " anlaşılan yemek bana, Güle ve Cansuya kalmıştı. Çaresiz bakışlar attık birbirimize.
"O zaman hanımlar sizleri dışarı alalım. " Cansu annesini ite ite mutfaktan dışarı attı. Yengemde hemen ardından çıktı. "İşte şimdi sıçtık. Yemek bileniniz var mı?" Telaşla Güle döndü. Benden hayır gelmeyeceğini anlamış olmalı.
"Yemek tariflerine bakalım internetten. Birimiz çorba birimiz ana yemeği birimizde tatlıyı yapalım. " ilk defa Gül gözüme bu kadar tatlı geliyordu. Belkide bizi zor bir durumdan kurtardığı içindir.
"Tatlı bende. " en basitini almak için ilk ben atıldım. Cansu ile Gül birbirine döndü. Kim ne alacağını düşünüyordu.
"Ana yemek bende olsun sende çorbayı al. " Cansu yenilgiye uğrayıp ana yemeği aldı. Aramızda yemek yapmaya en yatkın kişi o olabilir. Güllaç yapmayı bildiğim için kağıdını almak üzere evden çıktım. Gül suyuda almam gerekiyor tabi. Çalan telefonu cebimden çıkardım. Araya Osmandı.
"Alo. " yanımdan geçen araba kornaya basınca kaldırıma çıktım. Beni tepmelerini istemem.
"Dışarıda mısın?" Bende iyiyim sen nasılsın dememek için dudağımı ısırdım. Bu erkekler niye bu kadar kaba acaba.
"Evet akşam tatlı yapacağım malzeme almaya gidiyorum. Sen nasılsın ne yapıyorsun? Bugün dükkana geldim yoktun. Canada nereye gideceğini söylememişsin. " taramalı tüfek gibi hepsini art arda sıralamıştım. Karşıdan ses gelmeyince gözlerim kısıldı. Artık eminimki Osman benden bir şey gizliyordu.
"Gül suyu fazla olsun. " markete girdiğim için sesli konuşmamaya özen göstererek cevap verdim.
"Osman benimle dalga mı geçiyorsun?" Umarım sesimden ne kadar sinirli olduğumu anlamıştır. Bu arada malzemeleri almış kasaya doğru ilerliyordum.
"Dalga geçmiyorum. Güllacı çok severim. O yüzden bol gül suyu olsun içinde. " ben o kadar soru sorayım adamın takıldığı olaya bak. Kasa işini halletmiş çıkıyordum ki Osman yine konuştu. "Akşam seninle önemli bir şey konuşacağım. " akşama daha var meraktan ölürüm ben.
"Ne konuşacakmışsın?"
"Akşam öğrenirsin. Müşteri geldi kapatıyorum. " yüzüme kapanan telefona boş gözlerle baktım. Ciddi ciddi kapatmıştı. Hemde daha ben konuşacakken. Bu sinirle ilk önce eve sonrada mutfağa girdim. Arkamdan kapıyı çarpmayı unutmadım tabi. Gül çorbayı karıştırmayı bırakırken Cansuda bana döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bizimkisi Bir Aşk Hikayesi (Tamamlandı)
Fiksi Umum🖤❤ Mahalleler arası aşk. ....... Size diyorum beni dinleyin artık. " Canın sesiyle kendime geldim. Osmanın etkisi altından çıkmanın verdiği rahatlıkla derin bir nefes aldım. Kalbimin göğüs kafesimden çıkmak istemesi canımı acıtıyordu. Aşk böyle bi...