Bölüm 2|•

3.2K 289 172
                                    


4 ay sonra

~ Mart, 1941| Brooklyn

'Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen'e,
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.'

Elimde tuttuğum kitabımla bahçedeki yeni çiçek açmaya başlamış erik ağacının altında oturuyordum ve kitap okuyordum. Elimde kahvem ve kitabımla uzun zaman sonra kendime vakit ayırabilmenin huzurunu yaşıyordum.

Yıllardan sonra ilk kez kendime dönmüştüm. Uzun ve yorucu araştırmalardan, uykusuz geçen günlerden sonra amacıma ulaşmış olmanın verdiği rahatlıkla dört ay boyunca kendime tatil izni vermiştim. Bu sürede hiç çalışma yapmamış sadece kendimle ilgilenmiştim.

Sinemaya, tiyatroya gitmiş, eski arkadaşlarımla buluşmuştum. Howard ile küçük çaplı bir tekne turu yapmıştık ve birkaç ülke gezmiştik. Günlerim bir rüyayı aratmayacak şekilde güzel geçiyordu.

Sakin, huzurlu ve dingin. Hayatımda ihtiyacım olan tek şey artık sadece sessizlikmiş gibi hissediyordum. Ya da gün boyu aklımda dönüp duran hesaplardan uzak olmak. Uzaya tutkundum ama tatil yapmaya da kim hayır derdi ki?

Ben demiştim. Sonra da bir Stark tarafından bu kararımdan zorla vazgeçirilmiştim.

Bu süre zarfında tabi ki de eski alışkanlıklarımdan kolay kolay vazgeçememiştim. Günlerim öyle dolu, öyle yoğun geçiyordu ki ilk başlarda kocaman bir boşluğa düşmüştüm. Hiçbir şey yapmamak zor geliyordu, ne kadar dirensem de kendimi hep çalışma odamda buluyordum.

Uzay araştırma ajansı kurmak istiyordum ve bunun için çalışmalara başlamıştım ama Howard bunu biraz erteleyebileceğimi söylemişti, beni tatil yapmazsam uzay aracımı yapmamakla tehdit etmişti. Mecburen kabul etmek zorunda kalmıştım.

Sonuçta önümde uzaya gidebilmek için en iyi ihtimalle iki yılım vardı. Biraz tatil yapmanın kimseye zararı olmazdı sonuçta. Bu fikri zor da olsa kabullenmiştim ve açıkçası şuan durumumdan memnundum. Howard'a söz verdiğim gibi Süper Asker Serumunu yapmaya başlayana kadar kendime izin vermiştim.

Kitabımı okumaya devam ettim. Elimi kitabımın arasına koydum ve yerde duran kahve kupamı elime aldım. Bir yudum içtim ve sayfaların arasında gezinmeye devam ettim.

'Yarayla alay eder yaralanmamış olan.
Bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden.
Sen çok daha parlaksın çünkü;
Sen tüm göklerdeki yıldızların ilki,
Sen aydınlatırsın geceyi.'

𝐃𝐄𝐒𝐓𝐈𝐍𝐘 • 𝐁𝐮𝐜𝐤𝐲 𝐁𝐚𝐫𝐧𝐞𝐬 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin