**yetişkin içerikli bölüm..
"Hazır ettin mi eşyalarını Nazlı. İndirsinler aşağı."
"Ettim ettim. Yaman'a birkaç parça daha bişeyler alayım, üstsüz kalmasın orda çocuk ne olacağı belli olmaz."
Ali Merdan karısının telaşlı hareketlerle hurça kıyafetleri yerleştirmesini izledi. İnce eli, uzun parmakları ne yaparsa yapsın çok güzel görünüyordu. Hoş Ali Merdan'a Nazlının her yeri, her zaman ve her şekilde güzel görünürdü.
"Tamam, her şeyi hazır ettim şimdi."
"Arabayı hazırlattım bekliyor, haydi." Yavaş adımlarla önden çıktı Ali Merdan. İki üç adım attıktan sonra Nazlıya döndü ve dönmesiyle kaşlarını çatması bir oldu. Bir elinde Yaman diğer elinde hurçlar vardı. Hızla iki adımda yanına gidip önce Yaman'ı aldı kucağına. Sonra da karısının elindeki gidecek eşyaları.
"Sen niye taşıyorsun bunları Nazlım. Söyle götürsünler, kendine ağırlık etmesene." Sesini yumuşak tutmaya çalışarak azarlıyordu Nazlıyı. Niye kendini zorluyordu ki?
Nazlı suçlu gibi eğdi başını. Şimdi peçesinden görünmüyordu ama dudakları da büzülmüştü, biliyordu Ali Merdan. "Hizmetliler sürekli odaya girince huzursuz oluyorum ben. Hem Yaman da ağlıyor başkası olunca."
Aslında ağlamıyordu. Ama Nazlıya oğlu destek çıkmayacaktı da kim çıkacaktı ki! Uzanarak aldı oğlunu.
Ali Merdan durumu anlayınca içten içe kızdı kendine, sebebi kendisiydi. Nazlıya daha bir yaklaştı ve yüzüne doğru eğildi, alnına bir öpücük kondurdu. "Nazlım, bu ev, bu oda, bu insanlar hep sen mutlu, huzurlu ol diye var. İstemiyorsan onları başka yere atasınlar sen istediklerini seç. Onlar çalışsın."
"Yok ondan değil de.. İyi tamam öyleyse. Babamlardan gelince seçeriz. Yamanla."
Ali Merdan güldü karısının bu tavrına. Kafasını kaldırıp boş koridora baktı ve kimsenin olmadığını görünce Nazlıya yöneldi tekrar. Hızla peçesini açtı, dudaklarını aç bir öpüşle sahiplendi. Her fırsatta birliktelerdi zaten. Nazlının kırkı çıktıktan sonra Ali Merdan'ın uykuları da kaçmıştı sebepsizce! Yanından yöresinden ayrılmıyordu karısının.
Nazlı da bu günlerin bitmemesi için dua eder olmuştu. Kocasıyla hiç olmadıkları kadar yakınlardı.
Ali Merdan öpüşünün ardından geri çekilmeye çalışsa da bu kez Nazlı bırakmamıştı. Bir eli Yamanı kucağında tutarken diğeri kocasının yakasında, kendisine doğru çekiyor, onun uzun ve heybetli vücudunu eğmeye çalışıyordu.
Ali Merdan'da sadece Nazlıya eğiliyordu zaten. Bir onun yanında böyleydi. Yine karısının isteğine uymuş ve onun istekli öpüşünce karşılık verirken Yaman'ın aralarında ağlamaya başlamasıyla geri çekildiler.
İkisi ayrılınca Yaman da şıp diye susmuştu. Ali Merdan sabır çekti, ama dışarıya da hiç belli etmedi. Nazlı kocasının yakasındaki elini sürterek geri çekerken fark ettiği şeyle gözlerini sonuna kadar açtı. "Hiyh! Ben sana giyecek almadım. Dur hemen alıp geleceğim hemen hazırlarım. Allah Allah nasıl unuttum ben onu!"
Uzaklaşmaya çalışan Nazlının elinden tutup yine kendisine çekti ve vücuduna yapışmasını sağladı. "Sen Yamanınkileri hazırlarken ben koydum lazım olacakları."
"Yaa.." diyerek baygın baygın bakmaya başladı kocasına. Gerçekten de çok düşünceli bir adamdı Ali Merdan. Nasıl hakkını ödeyecekti bilmiyordu Nazlı.
Geldiğinden beri ayrı sevmiş ayrı bağlanmıştı. Sevgisi gösterdikçe artıyor ve kökleniyordu. O kadar sevgiye doymuş taşımıştı ki dokunduğu yere bile sevgi bulaştırıyordu artık Nazlı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VALİNİN OĞLU (TAMAMLANDI)
Historická literaturaValinin Oğlu| TAMAMLANDI Odunculuk işi yapan Veysel bir gün küçük kızının ısrarlarına dayanamayarak onu da yanında götürür ve askerlerin önünü kesip Vali'nin kaybolduğunu söylemesiyle tedirgin bir güne başlar.. Günün devamında odun için gittiği ye...