Limerence | Taekook

13

Selamlar

İki hafta sonra sınavlarım başlıyor, belki 1 ay boyunca gelecek son bölümdür. Sınavlarım biter bitmez çok daha aktif olacağım

İyi okumalar

Sabahın ilk saatlerinde nedenini bilmediğim şekilde aniden gözlerimi açtım. İlk birkaç saniye ne olduğunu kavramaya çalıştım. Dün, ani bir kararla evime gelmek istemiştim. Uzun zamadır bulunmadığım evimin tavanıyla barışırken beni uyandıran şeyin ne olduğunu anlamaya çalıştım. Sonra ise yatağımın yanındaki komdinde duran telefonumun sesi dikkatimi çekmiş ve beni uyandıran şeyi bulmuştum.

Kimin aradığına bakmadan sabahın bu saatlerinde beni uyandıran kişiye en içten küfürlerimi sıralayacaktım ki gelen neşeli ses ile durdum.

"Jungkook günaydın, uyandın değil mi? Bugün çok önemli bir gün. Sana geleyim mi? Jungkook? Jungkook ses versene sevgilim."

Sabah sabah bu kadar enerjik olmasını anlayamıyordum. Ben şu an ona cevap vermeye bile üşeniyordum ama o arka arkaya cümlelerini sıralamayı başarabiliyordu.

"Jungkook uyudun mu? Cevap versene." Diye cırlamasından sonra onu daha fazla merakta bırakmamak için kısaca "Hmm." Diye mırıldanmıştım.

"Yanına geleyim mi?" Asla bıkmadan tekrar sorduğunda yine "Hmm." Diye mırıldanmıştım. Gerçekten çok fazla uykum vardı, uzun cevaplar verip de uykumu kaçırarak muhtemelen bir iki saat daha devam edecek uyku keyfimi bozamazdım.

Geleceğiyle ilgili birkaç şey daha söyledikten sonra kapatmıştı ve ben de uyku keyfime kaldığım yerden devam etmiştim.

☆

Sabahın oldukça erken saatlerinde uyanan ve buna rağmen kendini çok dinç hisseden esmer, eşinin evine gitmek için hazırlanmaya başlamıştı. Üstüne sıradan bir tişörtle bol pantolonlarından giymişti.

Telefonunu, cüzdanını, arabasının anahtarı gibi temel şeyleri aldıktan sonra evden ayrılmıştı.

Arabasını sürerken birden aklına bir fikir gelmiş ve kolundaki saate bakmıştı. Saat 8'i biraz geçmişti. Aklındaki fikri için açık bir yer bulabileceğini düşünmüyordu. Ama bir kez şansını denemek istemiş ve ruh eşine giden yolun rotasını değiştirerek başka bir yola sapmıştı.

Bu yol üstünde o tarz şeylerin fazla olduğunu biliyordu ve açık bir yer bulabilme umuduyla önünden geçtiği tüm yerlere baktı.

Önünden geçtiği çoğu yer kapalıydı ancak bir yer görmüştü biraz ilerisinde ve hemen oraya sürmüştü arabasını.

Orta yaşlı adam küçük, kendine ait küçük çiçekçisini yeni güne bu saatlerde başlıyordu.

Çiçekçinin önüne arabasını park eden esmer inmiş ve orta yaşlı adamın yanına yürümüştü.

Daha önce hiç karşılaşmadığı kadar güçlü feromonları alan beta adam, aurasından da anlayabileceği gibi delta gençe dönmüştü.

"Hoşgeldiniz delta." Demiş ve yaptığı işi bırakıp genci çiçekçisine davet etmişti. Esmer içeri girdiğinde üstünkörü incelemiş ve kendisine bakan adama dönmüştü.

"Çiçek almak istiyorum."

"Tabii efendim, hangi tür bir çiçek istiyordunuz?" Adamın sorusuyla esmer tekrar etrafına bakınmıştı. Açıkçası ne alması gerektiğini bilmiyordu. Belki de güzeline layık görebileceği kadar güzel bir çiçek bulamıyordu.