10

11K 915 324
                                    

Merhabalar

İyi okumalar

Zarar görmemiş olun, lütfen.

Yarım saattir içimden söylediğim tek şey buydu. Bulanık gözlerimle, yolu net göremiyor, yan koltukta bie şeyler söyleyen Taehyung'un dediklerine odaklanamıyordum. Benim için şu an sadece zarar görmemiş olmaları önemliydi.

İki saatlik bir yolumuz vardı ama benim, köklercesine bastığım gaz nedeniyle bir saatte gidebilirdik.

"Jungkook, sakin ol. Kaza yapacağız." Yan tarafta bana seslenen Taehyung'u sonunda duyabilmiş dediği şeyleri algılamaya çalışmıştım.

Kaza yapmamız an meselesiydi. Bulanık gözlerimle yola odaklanamıyordum. Son gaz basmam nedeniyle her an kontrolu kaybedebiliridim. Ama o an bunu umursamadım. Sadece onlar vardı aklımda, lütfen zarar görmüş olmasınlar.

"Kaza yapacağız diyorum. Jungkook, arabayı sağa çek." Neredeyse bağırarak konuşan eşimi dinlemiş, arabayı yol kenarına bırakmıştım.

Aceleyle yer değiştirmiş, kemerini bağlarken hızlı olması için tonlarca cümle kurmakla meşguldüm.

Benden farklı olmayarak, neredeyse son hızda gidiyordu ama benden çok daha kontrollüydü.

Belki bir mesaj atmıştır umuduyla telefonuma bakmış, bildirimde gördüğüm mesajla kalbim hızlanmıştı. Kötü bir şeydir diye mesajı açmaktan korkuyordum.

Konum atmıştı. Annemin onu tuttuğu depoyu gösteriyordu konum.

"Konum atmış daha hızlı olmalısın." Diye buğulu sesimle söylediğimde biraz daha hızını arttırmıştı.

Kesilmeyen ağlamalarım onlara bir şey yapmış olabilme düşüncesiyle daha da artmış hıçkırıklarım arabada yankılanırken Taehyung elininelimin üzerine koymuş güven vermek istercesine sıkmıştı.

"Güçlü olmaya çalış sevgilim. Biliyorum kolay şeyler yaşamadın ama şimdi güçlü olmazsan, onlar da olamaz. Annenler için kendini güçlü tut."

Dedikleriyle daha da artmıştı hıçkırıklarım. Onların yanında ağlayamazdım, şimdi tüm göz yaşlarımı akıtıp onların yanında güçlü olacaktım.

"Sana söz veriyorum, oraya gittiğimizde senden akıttığı tüm göz yaşlarının hesabını ödeteceğim ona."

Yaklaşık yarım saat daha son hız arabanın ve benim ağlama seslerim doldurmuştu kulaklarımızı. Oldukça yaklaşmış olduğumuzdan dolayı gözlerimi silmiş, yüzümdeki kızarıklığı giderebilmek için arabanın kapısının gözünde bulunan şişeden avucuma su dökmüş yüzüme çarpmıştım.

Kalan dakikalarda geçeceğini umarak Taehyung'un elindeki telefonumdan konuma bakmasını izliyordum.

Arabayı geldiğimiz deponun önüne park etmiş, arabadan çıkmıştık.

Önümde bulunan çelik kapıdan girmeye çok korkuyordum. Orada olanları görmeye çok korkuyordum.

Elimi tutan Taehyung, beni içeri çekiştirmiş. Terlemiş ellerim, ellerinin sıcaklığıyla daha da terliyor, ellerimi çekmemi istememi sağlıyordu.

Açtığımız kapıdan geçmiş, içerideki iğrenç kokuyu almıştık. Hemen karşımda bize iğrenç sırıtmasıyla bakan amcam bizi karşılamıştı.

Hemen arkasında annemgil sırt sırta bağlanmış şekilde duruyorlardı. Büyük alanın sağ köşesinde üç insan vardı ve yattıkları yer, kan gölüne dönmüştü.

Limerence | Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin