Elimdeki bezi tekrar sıkıp temiz olduğundan emin olasıya kadar sildiğim yeri son kez sildim. Bu odanın da bitmesiyle gülümseyerek kapısını kapatmış, aynı zamazda elimdeki kovaları düşürmemeye çalışmıştım.
Taehyung'u yaklaşık 15 dakika önce eline evdeki eksik malzemeleri yazdığım bir listeyle markete yollamıştım. Ve fırsattan istifade ben de evin tozlarını almaya koyulmuştum.
Taehyung hamile olduğumdan beri, yani yaklaşık 3 aydır, hiçbir işe elimi sürdürmüyordu. Kendisi yapıyor, ben bir şey yapmaya çalışınca da hemen elimden alıyordu.
Ancak çocukluğumdan beri temizlik yapmayı çok seven benim için bu süre çok fazlaydı. En sonunda çareyi onu evden göndererekte bulmuştum işte.
Kendimi fazla zorlamamaya çalışarak yaptığım üç oda sonunda fazlasıyla yorulmuştum. Hemen kendimi koltuğa atmış, biraz soluklanmıştım.
Birazdan gelirdi ve ben böyle yakalanmak istemiyordum. Çünkü bana fazlasıyla kızardı. Haklı da olurdu. Doktorumuzun sürekli düşük tehlikesi var demesine rağmen yapmıştım ve şu an içten içe bir pişmanlık da duyuyordum.
Hemen kovaları banyoya götürmüş, suyunu dökmüştüm ve Taehyubg'un anlamayacağı şekilde eski halinde koymuştum yerine.
Sonrasında ise Taehyung'un tamamen hiçbir şey anlamamasını sağlamak için televizyondan bir film açmış izlemeye başlamıştım.
Fazla zaman geçmeden gelmişti de. Çalan zille hemen kapıyı açmaya gitmiş, elindeki poşetlerden birkaç tanesini almak için uzanmıştım.
Almama izin vermeyerek kendisi tüm poşetleri mutfağa götürmüştü.
Taehyung bu konuda benden daha çok temkinliydi. Öyle ki minicik bir işi bile yapmama izin vermiyordu. Ben ise onun aksine daha rahattım.
"Ee ne yaptın bensiz?" Poşetlerin içindekileri yerleştirirken sormuştu.
İyice suçlu psikolojisine girdiğim için bir an ne diyeceğimi bilememiş, bir süre sessiz kalmıştım.
Bu dikkatini çekmiş olmalı ki bakışları bana dönmüş, gözlerini hafifçe kısıp bakmıştı.
"Imm... Bir şey yapmadım, seni bekledim." Demiştim gözlerimi kaçırarak. Bakışlarını değiştirmeden yanıma gelmiş, ellerimi tutmuştu iki yandan.
Ellerini ellerimden çekerek belime koymuş, tezgaha oturtmuştu beni.
Taehyung her güne bebeğini severek başlardı ve bugün o daha uyanmadan onu markete yollamıştım. Büyük ihtimalle sabah gerçekleştiremediği rutinini yapacaktı.
Tam da tahmin ettiğim gibi tişörtümü sıyırmış, ellerini hafif çıkıklaşmış karnıma koymuştu. Mırıldanarak biraz bir şeyler konuşmuş, ardından ise tamamen eğilerek dudaklarını bastırmıştı.
Taehyung 3 aydır iyice bir alışkanlık haline getirmişti bebeğimizi sevmeyi. Benden çok onun eli karnımdaydı çoğu zaman.
Her sevmesinde de neredeyse yarım saat ayrılmıyordu karnımdan. Hoş, bu benim fazlaca hoşuma gidiyordu zaten.
Yine fazlaca uzun zaman sevmişti bebeğini. Öyle ki artık soğuk zeminde oturmaktan üşümüş ve sert zemin yüzünden kemiklerim batmaya başlamıştı.
Taehyung'un ise bebeğinden ayrılmaya hiç niyeti yoktu. Kendinden geçmişcesine konuşmaya devam ediyordu.
Konuşmaları ise genelde aynı cümlelerdi ancak farkında olmadığından emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limerence | Taekook
FanfictionBebeklikten beri arkadaş olan Taehyung ve Jungkook, ruh eşi çıkar ve birbirlerine delicesine aşık olurlar. omegaverse