"o günden sonra uzun bir süre görmedim Kayla'yı. Pişman oldum,belki her yerde onu aradım,neredeyse her gün pencerenin önünde sabahları buldum ama elim telefona gidemedi doktor.
Gurur denilen bu aptal şey insanın kalbini, ruhunu öyle ele geçiriyor, onu öyle sarıp sarmalıyor ki hiçbir şey yapamaz oluyorsun.
Hem öfkeliydim de ona, bu öfkemin de kolay kolay geçebileceğini sanmıyordum zaten fakat yine de beraber aşamayacağımız hiçbir şey yokken birbirimizden uzak yerlerde, birbirimize acı çektiriyorduk yalnızca, buna birisinin dur demesi gerekiyordu.
Dürüst olmak gerekirse Yağmur'un yanında olduğunu az çok tahmin edebiliyordum ama içten içe bunu bir türlü kabul edemiyordum, kabul etmek istemiyordum işte, bana değil de bir başkasına gittiğini kabullenmek zor geliyordu.""hiç aramadın mı daha sonra, nereye kadar devam ettiniz böyle?Öfkeni,kıskançlığını, oluşturduğun bu duvarı ne zaman aştın? "
"elbette aradım,en sonunda dayanamadım, korkuma ve merakıma yenik düştüm ve gururumu bir kenara bırakıp aradım onu, telefonunu açmadı.
Öyle bir korku kapladı ki o an kalbimi tarif edemem, her şeyin sorumlusu bendim, onu yalnızlığa itip, terk etmiştim sanki, o zaten yapayalnızdı bir darbe de ben vurmuştum hayatına.
Gittiğini ama bunun geçeceğine inanan ben o an ona bir daha ulaşamayacak olmanın korkusunu yaşıyordum.
Art arda arayışlarımın sonuncusunda telefon açıldı fakat beklediğimin aksine ses Kayla'ya ait değildi."Oda da derin bir sessizlik filizlenmeye başladığında doktor masasından doğrulup Asel'in oturduğu koltuğun kenarına yerleşti, ona yakın olmak daha iyi hissettiriyordu, o da bu enerjiyi aldıkça çekinmeden bunu yapmaya alışmıştı artık, ona daha rahat ulaştığını hissediyordu böylece.
Ona yakın olmak huzurlu hissettiriyordu.
Seans dışında her ne kadar yakın olsalar da seanslar içerisinde korudukları bir resmiyet ortamı var gibiydi, Alya ise buna karşı çıkmadan Asel'e saygı duyuyor,yalnızca temkinli davranıyordu."sesin sahibi Yağmur'du.Evden çıkıp oraya gittiğine inanamıyordum,zaten bu yüzden kavga ettiğimiz kadının yanına tekrar tekrar o aptal zehrin kanında gezebilmesi için mi gitmişti?Kırgınlığımın bir önemi yok muydu onun için, bana dönmek ve her şeyi düzeltmek yerine Yağmur'a gitmişti."
Kız omzunda Alya'nın elini hissettiğinde çöken bedenini toparladı kendine gelir gibi, yerinden doğruldu ve devam etti anlatmaya.
" Yağmur bana bir iki şey söyledi ama kafam onda değildi o an, binlerce düşünce saniyeler içinde zihnimden geçiyor, beni yanıltıyorlardı.
Bana şuan onun müsait olmadığını, benimle konuşmak isteyeceğini sanmadığını söyledi.Ona en yakın insan, onu en çok tanıyan insan bendim, böyle bir şeyin mümkün olması imkansızdı.
Fakat biliyordum ki Kayla kafasına eseni yapan, bir yere bağlı kalmayı bilmeyen bir kadındı.
Sadakatinden o güne dek bir an dahi şüphem olmamıştı fakat onun sesini duymadığım her an korkum artıyordu.
Yine de onun ne kadar aklına eseni yaptığını, bir saat sonrasını bile düşünmeden o an için hayatı yaşadığını da biliyordum. ""Ama o sana bağlıydı, değil mi? Kayla ilk defa hayatında sen varken sonrasını da düşünmüş, geleceğini de merak etmiş, anlattıkların ve ilişkiniz hep bunu gösteriyor."
Alaycı bir tebessümle odada gezindi kızın gözleri, yüzünde taşıdığı öfke, hayal kırıklığı ve acının verdiği bu alaycı tebessüm Alya'yı derinden etkilemişti, ilk defa kızın bu kadar hayal kırıklığı içinde olduğunu görüyordu.
"Etmedi Alya,etmemiş."
°°°°
Yağmur telefonu umursamadan koltuğa fırlatıp yaptığı işe geri döndü, ensesinde hissettiği nefesle irkilip sıçradığında Kayla şüpheyle ona bakıyordu.
"Kim aradı?"Yalan söylemesi ona hiçbir şey kazandırmayacaktı, elindeki tabakları bırakıp tamamen kadına döndü.
"Asel, seni merak ediyormuş.Anlaşılan aklına yeni geldin."
Kayla buruk bir tebessümle telefona çevirdi başını, kadının her şeye rağmen tüm öfkesini bir kenara bırakıp onu merak edeceğini içten içe bilse de bunu görüyor olmak ona kendini değerli hissettirmişti,onu özlüyordu.
Tekrardan Yağmur'a döndü."Sesi nasıldı,iyi miydi?"
"Doğruları bilmek istiyorsan,pek iyi olduğu söylenemez Kayla.
Biricik sevgilin çoktan seni sildi herhalde.""Bizim çözemeyeceğimiz hiçbir şey yok Yağmur,yaşanılan şey ne kadar zor olursa olsun biz bir yolunu buluruz,senin de buna burnunu sokmana hiç gerek yok anlayacağın."
Yağmur yüksek bir kahkaha patlattı odanın içerisinde, ses tiz bir şekilde kadının kulaklarına ulaşınca öfkeyle kendini kıza doğru yaklaştırdı.
"Bak Kayla kaç senedir arkanı toplayıp, sana para bulan benim, o aptal aşık sevgilin değil.
Kaç senedir seni çeken benim, seni seven, her halinle kabul eden benim.
Yanımda kalmana izin veren,seni bekleyen kadın benim.
Ama o?
Bak nasıl da terk etti seni, seninle beraber aşmayı bile denemeden, seni yargılayıp kenara nasıl da çekildi.""Yaptığın şeyleri yüzüme mi vuruyorsun bir de,bugünü mü bekledin kaç senedir?
Yaptığın sözde iyilikleri yüzüme vurarak mı karşılığını bekliyorsun benden?Arkadaşlık dediğin şeyin tanımı bu kadar basit mi gözünde?""Beni fark etmeni bekledim Kayla, evet. Ama sen sandığımdan daha da körmüşsün, gözlerimin içine bile bakmaktan acizsin.Sana olan aşkımı bile bile görmezden gelmekten başka hiçbir şey yapmadın arkadaşlığımız boyunca. "
Kayla'nın yere bakan gözleri kızın gözlerine döndü, gözlerinde sevgiden ufak bir kırıntı dahi bulunmuyordu, saf bir kırgınlık ile doluydu gözleri.
Yıllardır güvendiği bir duvarın tüm bu aptal sözlerle nasıl da yıkıldığını izliyordu şimdi."Bana yardım et demedim sana hiçbir zaman."
"Ama ben istedim,ben sana yardım etmek istedim Kayla, beni sev istedim."
"Yaptıklarını yüzüme vurarak mı istedin ya da bencilliklerinle beni kendi zihnine hapsederek mi yardımcı olmak istedin bana?
Bu mu senin sevgiden anladığın şey, bu sevgi değil Yağmur bu bencillik ve sen benim kör olduğumu düşünürken kendi bencilliğini göremeyen bir aptalsın.Sen bencilsin ve bu bencilliğine aşk diyorsun.
Ben senin gözlerinde aşktan çok uzak, saf bir kıskançlıktan başka hiçbir şey göremiyorum. ""Ben..."
"Beni seviyor olsan benim mutlu olmamı istersin ama sen beni elindeki şeylerle bir kafese koyup beni kendine hapsetmekten başka bir şey istemedin arkadaşlığımız boyunca.
Hayatıma kim girse elimin tersiyle itmek zorunda kaldım sırf sen iyi hisset, sırf biraz olsun daha fazla yanında kaldığımı gör ve aptal sinir krizlerini geçirme diye.
Ben kendi aşkımdan vazgeçtim senin için.
Ama Asel...
İşte onun için herkesi çiğnerim, en başta da seni Yağmur, çünkü sen asla sağlıklı düşünmüyorsun artık,kendini tamamen kaybettin,yanında olmam sana iyi hissettirir diye düşünmüştüm ama gün geçtikçe kötüye gidiyorsun. "Kadının acıyan bakışları altında Yağmur ezilmiş ve haksız hissediyordu çünkü karşısındaki insan gereğinden fazla haklıydı, haddini aşmayı geçip ayakları altına alıp harcamıştı her şeyi artık.
Bu raddeye ne zaman, ne şekilde gelmişti?O bunları düşünüp düşünceleri içinde boğulduğunu hissederken karşı taraftan keskin ve sert bir ses duyuldu."Şimdi izninle gitmem gereken bir evim var."
°°°°
"Kayla aldattı mı seni Asel?"
"O beni bir çok şekilde aldattı doktor,beni kandırdı, benden çoğu şeyi sakladı ve bana yalandan tebessümleriyle mutluluğu sağladı.
Ama hayır, o beni asla başka bir kadını sevip, aldatmadı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kabus.|gxg
Short Story"sonra birden birisi hayatımıza giriveriyor; o'nun sahip olduğu bir şey, belki kokusu, belki gülüşü, belki duruşu, belki merhameti, belki utangaçlığı, belki mütevaziliği, belki iyiliği, içimizdeki boşluğun bütün girinti çıkıntılarını dolduruyor."