10. Bölüm "Destina"

1.7K 127 133
                                    

Lütfen oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayınız.

Keyifli okumalar...💙

...

Sertap Erener / Unutursun.

◼🗝

GÜNLÜK...

7. Yaşım / 2005

Öyle anlar geliyordu ki kaçıp kurtulamıyordum, benim ruhuma yaptığı işkenceler bir kenara bedenime yapılan işkenceler bir kenaraydı.

Silinmiyordu bedenimden elleri.

Silinmiyordu ruhumdaki izleri.

Biri gelip siler miydi ki? Unutturur muydu? Unutur muydum?
En baştan başlaya bilir miydim, içimdeki acılarla...

◼🗝

Vagonlar bir dolup bir boşadı.

Kuruyan gözlerim yine yaşardı.

Sarardı sırayla fotoğraflar.

Ne hayatlar içimde kaldı.

Unutursun içim yana yana.

Unutursun ölüm sana bana.

Zaman basıp kanayan yarana.

Unutursun unutursun...


◼🗝


2020 / Ekim Sonları...

'Bugünkü aklım olsa dün yaptıklarımı yapmazdım boş bir önermedir.
Çünkü dün yaptıklarınızı yapmasaydınız bugünkü aklınız olmazdı.'

Yaklaşık on dakikadır Yağız Han'nın kapısının önünde Tuna'yı beklerken, telefonda öylece gezinirken gördüğüm yazıya bakıyor ve düşünüyordum.
Belki de Yağız Han'ı kırmasaydım, onu kırdığımı ve neden kafama taktığımı bilemeyecektim.

Unutma, her yaptığının bir nedeni ve bir bedeli vardır Lavin...

Bu yazıyla olaylara iyi tarafından bakmış, dünü anımsamıştım. Benim cevap vermemi beklemeden çıkmış, bir süre öyle durmuş sonra bende odama çıkmıştım.

Bütün gece bölük bölük uyumuş,
sabahı zor etmiştim.
Sabah olduğunda aşağıya kahvaltıya indiğimde yoktu, benimde iştahım kaçmıştı ama kahvaltı hazırdı burun kıvırıp görmemezlikten gelemezdim, oturup birkaç bir şey yedikten sonra Tuna'yla buluşacağımız saatten biraz erken çıkmış kapının önünde bekliyordum.
Ayağımdaki taşları hafif ileriye atarken, korna sesiyle kafamı çevirdim, gelen Tunaydı.

İki elim ceketimin cebimde, hızlı adımlarla arabanın yanına gidip açtığım kapıdan koltuğa oturdum. Bindikten kısa bir süre sonra Tuna konuşmaya başladı. "Nasılsın pamuk şekeri." dedi, aynı zamanda arabayı kullanıyordu.

Bende bilmiyorum ki Tuna bir garibim, hiç bu kadar tuhaf hissetmemiştim. Gözümden okumasını istemiyordum, bu yüzden aklımdakileri Tuna'ya belli etmemek için gülümseyerek. "İyim Tuna, sen nasılsın? Hem beni nereye götürüyorsun." diye sordum.

"İyim," dedi ve yerinde rahatsızca kıpırdandı. Bu hareketi gözümden kaçmamıştı, tam soracakken Tuna bana kısar bir an dönüp. "Gidince görürsün." dedi ve göz kırptı, biraz gergin görünüyordu elinde sonunda gerginliği anlaşılırdı. Bu yüzden pek üstüne gitmedim.

Kara KutuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin