38. Bölüm

13.1K 894 419
                                    

Ben geldimmm bebeklerimm. Yine bir aptallık yaptım ve yazdıktan sonra bölümü kaydetmeyi unuttum .d

O yüzden bölüm geç geldi kusura bakmayın.

Bu arada paragrafların arasına ara ara gifler koyacağım görsel kafanızda daha kolay canlansın diye. Rahatsız olursanız veya istemezseniz söyleyin.

(Benzedikleri için koyacağım tam aynı olmayabilirler)

Multideki şarkıyı dinleyerek yazdım. İsterseniz dinleyebilirsiniz.

İyi okumalarrr ❤

Yutkunarak yanıma doğru gelen kraliçeye baktım. O da benim gibi melekti. Kral, şeytandı, Savaş'ın abisi ve küçük kız kardeşi ise melek...

Yani anlayacağınız; Kraliyet ailesi, şeytan ve melekten oluşuyordu...

Derin bir nefes alarak bakışlarımı, neler olduğunu anlamamış Novaya çevirdim. Sonra tekrar kraliçeye döndüm.

Tek istediğim biran önce Savaş'ın yanına gidip ona sarılmaktı. Neden bilmiyordum ama onu çok özlemiştim...

Acaba neden... İmalı konuşan iç sesime gözlerimi devirdim.

Tek sorun, beni affetmemiş olma ihtimaliydi. Novayı yanıma gönderdiğine göre affetmiş olabilir miydi?

Başımı salladım ve düşüncelerimden sıyrıldım. Tek odaklanmam gereken kraliçeydi.

Konuşabilir miyiz sorusuna başımı sallamıştım. Yani kabul etmiştim. Reddetme gibi bir şansım vardı sanki...

Elimde olsa yapardım.

Yanıma geldiği halde yürümeye devam eden kraliçeye kaşlarımı çatarak baktım. Önüme geçtiğinde tekrar bana döndü. "Yürüyerek konuşmanın daha iyi olacağını düşündüm" dediğinde dudaklarımı ıslatıp başımı salladım ve yanına ilerledim.

Gülümseyerek beni izliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gülümseyerek beni izliyordu. Çok cana yakın bir kraliçeydi...

"Elbise yakışmış" Gözlerimi gözlerine çıkardım ve gülümsedim.

"Teşekkür ederim" dediğimde bakışlarını yüzümden çekti ve boş koridoru izleyerek yürümeye devam etti. Bende yanından ilerliyordum. Nova ise... Nerede olduğunu bilmiyordum sanırım gitmişti.

Kraliçenin, Savaş'ın annesi olduğu çok belliydi. Onun gibi gülümsüyordu. Aynı zamanda tavırları ve duruşu Savaşla neredeyse aynıydı.

Konuşmaya başladığında onu dinledim. "Yanımda rahat olabilirsin, oğluma bağlı olduğunu biliyorum" Dehşetle gözlerimi açtım. Bu yüzden bana ve Savaşa kızmamıştı.

"Ben..." Ne diyeceğimi bilemediğim için konuşamadan dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Kral'ın dediklerini çok ciddiye almasan iyi olur" Dedi ve devam etti. "Onun haberi yok, şuanlık bilmese daha iyi" Başımı olumlu anlamda salladım. Bilmemesi kesinlikle daha iyiydi bir kez daha azarlanamazdım. Sanırım Savaşa bağlı olduğumu öğrense kıyamet kopardı...

Dolunayın AltındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin