18. Bölüm

15.8K 1K 269
                                    

İyi okumalar bebeklerimmm 💕 💕

Havadaki eline bakıp tam suya ilerlemeye başlayacakken söylediği sözlerle kaşlarımı çatıp ona baktım.

"Böyle mi gireceksin?" Dedi bana bakarak.

Sorar gözlerle yüzüne kısa bir bakış attım. Ne dediğini anlamamıştım. "Evet böyle giricem." dedim.

Beni baştan aşağı süzdü, gözleri tekrar gözlerimle buluştuğunda konuşmaya başladı. "Üstündekini veya altındakini çıkarabilirsin" Biraz duraksadı sonra tekrar konuştu."Ya da her ikisinide çıkarabilirsin" Dedi.

Yüzümü buruşturdum. İki dakika normal dursa olmazdı dimi? Ona bağlı olsam bile bir şeytanın önünde soyunacak değildim.

"Sen tam bir sapıksın şeytan." dedim ve gözlerimi devirdim.

Sırıtmaya başladı "Şeytan olmak bunu gerektirir bebeğim, doğamızda var" Dedi ve bana biraz daha yaklaştı bense ona kısık gözlerle bakıyordum. Sırıtışı daha da büyüdü, ona gülümsemek kesinlikle yakışıyordu. "Tamam tamam bir şey demedim, gel hadi." Dedi.

Gözlerimi gözlerinden çektim ve suya bakmaya başladım. Normalde olması gerekenden daha temiz ve berrak gözüküyordu. Ne çok derin ne de çok sığdı.

Suya doğru bir adım attım ve şeytanın havada ki elini tuttum. Su çok soğuktu ama soğuk olması normaldi, ne bekliyordum ki? Orta sıcaklıkta olmasını falan mı?

Yavaş yavaş ona yaklaştığımda belimden biraz daha fazla olan suya girmiştim bile, şeytanın boyu benden biraz daha uzundu, ben onun omzuna geliyordum.

Siyah, gür kanatlarını biraz daha açtı ve kulağıma doğru eğildi. "Kendini bana bırak" Dedikten sonra beni çevirip sırtımı göğsüne yasladı.

"Bu pekte iyi bir fikir gibi gelmedi" dedim. Sonuçta suyun içindeydik ve beni boğma ihtimali yüzde yüz gibi bir şeydi.

Güldüğünü duyduğumda başımı ona doğru çevirdim. "Korkma seni yemem" Dedi.

"Tabii" dedim ve gözlerimi devirdim. Rahat olduğuma bakmayın, şuanda ona bu kadar yakın olduğum için titriyordum ama bunu suyun soğuk olmasına bağlıyordum... Evet, kesinlikle su soğuktu yoksa neden titreyeyim ki?

"Şu gözlerini devirip durma çok komik oluyorsun" Dehşetle gözlerimi ona çevirdim.

"Sende sırıtıp durma çok çirkin oluyorsun" dedim ve zaferle sırıttım. Ama iki saniye sonra sırıtmam söndü. Cevap vermese olmaz sanki.

"Bu sırıtışı görmek için ölen kaç kız var biliyor musun?" Dedi. Ego yığını ödülü bu yıl kesinlikle şeytana verilmeliydi.

Omuz silktim ve önüme döndüm, onun arkamda olmadığını varsaymaya çalışıyordum ama kesinlikle işe yaramıyordu.

Aklıma bir soru geldiğinde ona döndüm. Bu hareketimin nedenini merak etmiş olacak ki tek kaşını kaldırarak sorar gözlerle bana baktı.

Tişörtünü çıkardığı zaman köprücük kemiğinin üzerinde bir işaret görmüştüm, çok değişik bir işaretti, bir yılanın iki yanında kanatlar vardı, biri şeytan kanadı diğeri ise melek kanadıydı.

"Bu ne anlama geliyor?" dedim. Elimi kaldırıp işaretin üzerine götürdüm.

Gözlerini yüzümden çekti ve işaretinin üzerindeki elime baktı. "Sadece annem, babam, ben ve kardeşlerimde var" Dedikten gözlerini tekrar yüzüme çıkardı.

Bu garip gelmişti onun ailesi olabileceğini hiç düşünmemiştim. Sanırım böyle düşünmemin sebebi onu hep yalnız görmemdi.

"Neden?" Kaşlarımı çattım. Neden sadece ailesinde vardı bu işaret?

Dolunayın AltındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin