Bölüm 5 "Yaşayan ölü"

83.3K 3.1K 566
                                    

Hayat o kadar acımasız ki bazen doğru olanı yapmak için, en çok istediklerimizden vazgeçmemiz gerekir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Hayat o kadar acımasız ki bazen doğru olanı yapmak için, en çok istediklerimizden vazgeçmemiz gerekir. HAYALLERİMİZDEN BİLE...(Can Yücel)

İYİ OKUMALAR

Turan eve getirdiği kardeşini odaya tıkmış bedenine, yüzüne neresine gelirse düşünmeden indiriyordu darbeleri.
Asel ağzını açmadıkça öfkesi artıyor, o piçin adını öğrenemedikçe çıldırıyordu.

"KİME AÇTIN BACAKLARINI HA? KONUŞ DİYORUM LAN! "

Elini ağlayan genç kızın çenesine bastırıp, kafasını sürttü sert duvara bir kez daha.

Turan dağıttığı odaya küfürlerini yollayıp odadan ziyade kardeşini dağıttığının farkındaydı.

Asel çarpılan kapıyla ağladı düştüğü bu duruma. Turan odayı terk etmiş bu yıkıntı odada inliyordu Asel.

İnadı her zaman ağır basmıştı Asel'in. Yine ağır basacağa benziyordu.
Hastaneden geldiğinden beri deli gibi gülüyor, adeta raporu doğruluyordu genç kız. Onun zaten dünyası yıkılmıştı. Mardin'in dilindeydi. Kaçıp gitse ne olurdu? Biliyordu ki salgın bir hastalık gibi peşinden gelecekti.

Odanın ortasında; dağılmış saçları, kanlı yüzüne yapışmıştı. Yüzünü ortaya çıkarma gereği görmedi Asel. Alt dudağına darbe aldığı için patlamış dudağından sızan kan ağzına geliyordu.

Çektiği aşk acısının yanında bu dayağı sinek ısırığı gibi buluyordu; çünkü zaten her gece bu ızdırabı çekiyordu.

Koridordan gelen gürültüyle odasına geleceklerini anladı. Bunu bekliyordu. Sadece nasıl bir ölüm olacağını bilmiyordu. İpe asma? Tek kurşun? O da ona sürpriz olacaktı. Sahi, nasıl olacaktı ölümü? Bunu düşünmeye başladı. İçindeki korku da neyin nesiydi? O değil miydi ölümü isteyen..

Hışımla çıktığı odadan yine aynı şekilde geri gelen Turan, elini genç kızın saçlarından geçirerek avluda hazırlanan ölüm yatağına sürükledi kardeşini..

Genç kız da hiç direnmedi zaten.

Saç diplerini artık hissetmiyordu. Şişmiş gözleriyle önünü bulanık görmesi onun artık umurunda değildi.

Babaannesinin kınayıcı bakışlarına değdirdi bakışlarını.. Ağabeyinin saçlarından asılmasını umursamadan dik duruşuyla ailesine meydan okumaya devam ediyordu. Ama dolan gözleri korktuğunu bağırıyordu.

Dolu gözleriyle bakıyordu. Avludaki kınayıcı, acımasız ve acılı gözlere bakmadan kalabalıkla sarıldı etrafı.
Turan kardeşinin kafasını koydu öldüreceği tahta zemine. Namuslarını kirlettiği bu kalleş kızın yaşamaya hakkı yoktu.

Titredi Asel. Böyle bir ölüm beklemiyordu. Ne çok kinliler bana karşı diye düşündü. Hâlbuki ailesinin tek bir güzel sözüne her şeyini vermeye hazır, sevgiye aç bedenine hükmedemiyordu.

İmkan'Sızım (Yeniden Yazıldı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin