Bölüm 19 "Git diyen aslında sadece dildir."

65.8K 2.3K 571
                                    

İyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi okumalar

Yıldız Tilbe" İki Kadın Bir Adam" açınız

Karahan'ın gözlerinden hiçbir şey okunmuyordu. Konuşmadan, öylece Asel'in gözlerine bakmayı sürdürdü.

Asel'in tuttuğu; Karahan'ın yumruk yaptığı eli yavaşça gevşemişti.
Sesli bir nefes verip, yüzünü öylece ezberleyen adama bakmayı kesmeden yanında duran elini adamın birkaç gün önce tıraşladığı yüzüne çıkardı.

Gözlerine baktığı adamın kanlanmış gözleri aslında kafasında bir şeyleri tarttığını söylüyordu.

Gözlerindeki hüzünü sesine de ekleyerek, "Sence de bize izin verirler mi?" dedi Asel.

Dakikalardır sessizlik yemini eden adam, önünde duran kadına dişlerinin arasından, "Bana sakın vazgeçtim deme Asel." diyerek öfkeyle soludu.

Başını sağa sola salladı ve sessizce, "Ne yapacağız?" diyen Asel'in umutsuzca bakan gözleri dolu doluydu.

Bakışlarını kaçıran adam da ne yapacağını bilmiyor gibiydi.

İlk defa odaları gözüne küçücük gelmişti. Daraldı adam. Uzun ve sesli bir soluk verince rahatlamazken aksine sıkı sıkıya kapattığı etli dudakları titredi. Aslında küçücük gördüğü oda değil de kendi bedeninde taşıdığı durmuş beyniydi. Kendini çaresiz hissettiği ve hayatını çıkmaza sokuşuydu düşünmeye gelmeyen beyni.

Neden araya başka bir kadın koyarak Asel'i unutmak istemişti? Neden korkusuzca Ferhat'ın karşısına geçerek 'kardeşin, kız kardeşlikten daha da ötede; tüm hücremde, bir kanser gibi günden güne beni esir alıyor' demeyi tercih etmemişti? Bunun pişmanlığını bir ömür çekeceğini düşündü. Biliyordu. Her gece kendini suçlayan adamın uykuları her geçen gün biraz daha azalıyor, kabuslara kapı aralıyordu.

Odayı tarayan gözleri sonunda çıktı kadının yüzüne..
Kollarını uzatarak Asel'i kucağına çekince Asel'in uyum sağlamasıyla kadının yüzü adamın sert göğsüne çarptı.

Karahan kafasını yasladığı duvara dayayarak gözlerini kapattı.

'Bana güven' diyemedi.

'Seni yarı yolda bırakmacağım; ama kanımı alarak beni sana bırakmazlar' da demedi. Söylemesine gerek yoktu. Zaten kadın da bunu biliyordu.

Asel uyuyunca Dicle'yle konuşmaya gidecekti.

Gidip Doğan'ı öldürmeyi düşündü. Sonrasında kanın durulmayacağıyla iç çekerek düşünmeye ara verdi.

Büyük elleri kadının kısa kesilmiş saçlarında gezindi. Uzun saçları daha güzeldi. Ama kısa kesilmiş çenesinin hemen altında biten saçları da kadına ayrı bir hava katmıştı.

Tek damla yaşı usulca süzüldü adamın yorgun gözlerinden. İç içe geçmiş düşünceleri beyninde cirit atıyorken nasıl sağlıklı düşünsündü.

İmkan'Sızım (Yeniden Yazıldı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin