AÇELYA
Ezgi ile buluştuğumuz zaman birer kahve sipariş ettik ve kahve eşliğinde sohbet etmeye başladık.
"Acil demiştin." dedi Ezgi.
"Benim Hakan ile konuşmam gerekiyor."
"Tamam da benimle konuşman gereken acil şey ne?"
"Hakan'a diyeceklerimi önce sana söylemek istiyorum."
"Hakan rolüne bürüneyim hemen."
Ezgi saçıyla bıyık yaptı.
"Ne diyeceksin bana. Dur, evlenemezsin filan mı?"
"Hayır."
"Buldum. Seni seviyorum."
"Onu genellikle söylüyorum."
"E o zaman ne diyeceksin bana? Yani Hakan'a."
"Ben biraz endişeliyim. Düğün günümüzde bir sıkıntı çıkmasından endişeliyim."
"Haklısın bir sürü olay yaşandı bu zamana gelene kadar."
"Önlem alayım diyorum. Olabilecek olan ve aklıma gelen olayları yazayım ve önlem alayım. Hakan'a da söylerim."
"Sana endişelenmemeni söyleyecektir."
Çantamdan defter ve kalem çıkardım.
"Sen ciddi anlamda endişelisin."
"Önlem almak yarar sağlar. Sonradan pişman olmam."
"Yaz bakalım."
Ezgi ile aklımıza gelen çoğu olayı not alarak alınabilecek önlemleri yanlarına yazdım.
"Bu kadar yeter."
"Evet."
Saatime baktım.
"Nerdeyse bir buçuk saattir burdaymışız. Üzgünüm seni endişem yüzünden esir ettim."
"Sorun yok. Yapacak bir işim yoktu."
"Hesabı ödeyip eve gidelim. Arabada giderken Oğuzhan'ın evinde olanları anlatırsın bana."
"Tamam."
Arabada giderken Ezgi olanları anlattı. Daha sonra konumuz değişti.
"Biraz para biriktirip araba almayı düşünüyorum. Ama eğer üzerine para katabilirsem önce kendi dükkanımı açmak isterim."
"Araba almadan önce dükkan alman daha iyi olur. Hem benden sonra da sen evlenirsin. Oğuzhan ile evlenmeyi hayal ettiğini biliyorum."
"Onu bir daha bırakmak gibi bir hata yapmam. Bana evlilik teklifi ettiği zaman hemen gideriz bir evlendirme dairesine gün alırız."
Eve geldiğimde ellerimi yıkamak için banyoya gittim. Üniversite okurken bile ailemle yaşadığım için tekrar Hakan'ın bulunduğu şehre gelince kendime ait daire tutmak istemiştim. Mezun olduğum liseme çok mesafesi bulunmayan bir daire tutmuştum. İstediğimi zorla olsa da babamı ikna ederek başardım.
Taşındığım zaman beni üzen şey Hakan'ın odasına bakan bir penceremin olmamasıydı.
Ama kısa süre sonra birlikte bu evde yaşayacaktık.Taşınmamızın gerekmediğini bu evin bizim evimiz olabileceğini söylediğim zaman Hakan kabul etmişti.
"Kendimi gelin olarak giden benmişim gibi hissettim bir an."
Bu lafı ikimizi de güldürmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUMSUZ
Teen FictionAnnesi demeden sokağa çıkmayan, sokakta taşları tekmeleyen, asosyal bir genç. Evet o benim. Ben Hakan... - 18 Haziran 2019 - 18 Haziran 2020