Yaklaşık olarak on gün boyunca hiç görmedim onu. Telefonuma bir mesaj dahi atmamıştı. Şaşkınlık içindeydim. Derslerime giriyor, çıkıyor ama Bekir hiçbir yerde karşıma çıkmıyordu. Son buluştuğumuzda çok güzel sohbet etmiştik. Onun bu durumuna alışık değildim. Hasta mı diye düşünmeye başlamıştım. Ama Mert' e sormaya çekiniyordum. Utanıyordum.
On günün sonunda dersin bittiği bir akşam karşıma çıktı eve doğru yürürken.
- Tuana dedi.
Sadece baktım hiçbir şey söylemeden.
- Biraz yürüyelim mi beraber? Dedi.
Kızgın mıydım yoksa kırgın mıydım bilemedim. Tek bildiğim bu neydi şimdi? Yürümek istiyor muydum yoksa boşverip önüme mi bakmalıydım?
- Tuana dedi yüksek sesle.
- Efendim dedim.
- Nasılsın?
- İyiyim Bekir sen nasılsın? Dedim sitemli bir tavırla kaşlarımı kaldırarak.
- Benim bu aralar işlerim çok yoğundu, seni arayamadım.
- Anladım. Niye arayacaktın ki?
- Sen benim için çok özelsin.
- Öyle mi? Dedim ne diyeceğimi bilemeden bir anda ağzımdan çıkmıştı. Ben de kendime şaşırmıştım böyle bir şey söylediğim için.
- Evet öyle. Dedi ciddi bir ifadeyle.
- Anladım dedim.
- Beraber biraz sahil tarafında yürüyelim mi? Dedi.
Cevap vermedim.
Sahil boyunca yürümeye başladık farkında olmadan sessizce.
- Bana öğretir misin?
- Neyi?
- Bildiğin her şeyi?
- Nasıl yani?
- Demiştin ya en sevdiğim kitap diye anlat işte bildiğin ne varsa.
Hiç beklemiyordum. Evet çok iyi hatırlıyordum künefe yerken o sarışın kız arkadaşı gelmeden önce söylemişti bana öğret demişti ama ben öylesine söyledi zannetmiştim üstünde durmamıştım.
- İşin ehlinden öğrenmen lazım. Dedim.
- Ama ben senden öğrenmek istiyorum.
Hala şaşkınlık içindeydim. Ne değişik bir adamdı bu diyordum içimden. Bir anda bir garsona halini hatrını sorar bir şeye ihtiyacı olup olmadığını sorgulardı, bir bakardım başka bir anda kediyi kucağına alır öpüp severdi. Şimdi de karşıma geçmiş bana dini öğretir misin diyordu. Çok garipti. Değişikti. Kesinlikle.
- Ama ben kendime yettiğim kadarını biliyorum. Dedim.
- Olsun bana o kadarı da yeter. Yeter ki öğreten sen ol dedi.
Gülümsedim gözlerine bakarak. O da bana bakarak gülümsüyordu.
- O zaman en yakın zamanda derslere başlıyoruz söz mü? Dedi.
- Tamam dedim. Başlayalım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEKİR (TAMAMLANDI)
SpiritualBekir. Eski sevda demeye çok utandığım, her gün Allah' a ona inandığım günlerden dolayı beni affetmesi için yalvarmama sebep olan bu kömür gözlü genç adam. Şimdi yine yanımdaydı. Onu dinlememi istiyordu. Anlatacak neyi vardı ki? Biz yıllar önce o ya...