Meryem yere yıkılmıştı. Bahar korku içerisinde ne yapacağını bilmeden
Selim e sesleniyordu. Fakat öyle gürültülü bir ortamdı ki göz gözü görmüyordu. Başına biri geldi.Ona soru soruyordu.
-Sen bununla beraber mi geldin buraya?
-Hayır
-Tanıyor musun peki bunu?
-Evet...
-Yuru O zaman.Kac kisisiniz.?
-Neden bahsediyorsun?
Adam Bahara tokat attı.
-Sana yürü dedim.
-Meryem ne olacak? Hekim çağırın..
-O çoktan ölmüştür. Şimdi sen anlatacaksın bize bu saldırıda kaç kişi var kimlikleri neler..
-Ben hiç bir şey bilmiyorum bırak beni.
Meryem işgal kuvvetlerinin askerlerinin Baharı soru yağmuruna tuttuğunu gördü. Buna engel olmalıyım diye düşündü.
-Bırakın onu Barbarlar. ..
-Meryem...Ölmemiş sin.Hekim çağırın
-Sen sorguda olduğunu unuttun herhalde..
-Sana hekim çağır dedim. Eğer Meryem iyileşmezse hiç bir şey anlatmam. Dediğimi yaparım. Meryem iyileşmezse hiç bir şey öğrenemezsiniz. ...
Adam Baharın inadı sonunda Meryem ve Baharı hastahane ye götürdü. ..
Hekimler Meryem hakkında şöyle konuştular.
-Şans eseri kurşun önemli bir yere denk gelmemiş. Tam zamanında getirmişsiniz hastayı. Kurşunları çıkardık. Biraz kan kaybetmiş o kadar.Merak etmeyin önemli bir şeyi yok.Biraz istihirat etsin yeter...
Aldığı cevap Baharı mutlu etmişti fakat
Bahar ve Meryem in daha fazla kaçacak yeri kalmamıştı. Askerler sorgu odasına çekecekti Baharı ve Bahar hiç bir şey bilmiyordu.Bir an önce hastahane den kaçmaları gerekiyordu ama Meryem henüz kendine gelmemişti.
Arkadaşım gözünü açmadan hiç bir şey anlatmayacagim dedi Bahar fakat bu sefer inadı işe yaramadı. .Sorgu odası karanlıktı..
-Baloya nasıl sızdınız?
-Ben davetlilerdendim.
-Hedefinizde kimi öldürmek vardı konuşmaya başla aptal!!!!!!!
-Hedefimde kimse yoktu.
-Yani herkesi öldürmeyi planlıyordun.
-HAYIR ben kimseyi öldürmedim. Hedef falan da yoktu.Ne sacmaliyorsunuz siz?
-Yanında vurulan kız başlatmış olayları ..Görgü tanığı var..
-Yanlış görmüşler. Meryem masum anladınız mı?
-Yeter ....Bu konuşmayacak. Arkadaşını getirin.....
Şimdi sorgulanma sırası Meryem de idi.
-Konuş bakalım Hedefinizde kim vardı?
-Ben bir şey bilmiyorum. ...
-Kimi kandırıyorsun sen?
-Bu böyle olmayacak ...Atın bunları nezarete!!!!
-----------------------------------------------------------------
Aynı zaman diliminde Selim ise tebrik ediliyordu çünkü Jordan'in hayatını kurtarmışti. Günün kahramanı Selim olmuştu. Jordan Selimi karargahta misafir ediyordu...
-Dile benden ne Dilersen Selim
-Bir şey istemiyorum. İzninizi isteyim ben artık eve gidiyim.
-Bu akşam seni hiçbir yere bırakmam. Seni ailemle tanıştırmak istiyorum.Bu akşam yemeğine bize eşlik et lütfen.
-Peki ...
-Ufak bir işim var.Karakola gidelim ordanda eve geçeriz. ...
-----------------------------------------------------------
Meryem ve Bahar yaka paça nezarete atıldı.
Nezaret karanlık ve soğuk bir yerdi.Demir Parmaklıklar bulunuyordu. Böyle bir sürü insan nezarete tutuluyordu. Yaşları, cinsiyetleri, dilleri değişiyordu. Ama sonları değişmiyordu.
Ölüm. ..Kimisi soğuktan kimisi açlıktan kimisi işkence ve dayaktan ölüyordu.
-Aptallar konuşmayın bakalım siz....Burada bu iğrenç yerde çürüyün. Bakalım o konusmadiginiz koruduğunuz kişi sizi kurtaracak mı? ?
-Üzülme bahar..Her şeyin bir çaresi var.Umudunu kaybetme.....
Bahar nezarette ki ufak camdan dışarı baktı. Beyaz bir güvercin kanat çırptı.Sonra Meryem e hak verdi.Meryem doğru söylüyordu. Umutlarını kaybetmemelilerdi.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cesaretin Bedeli
Historical FictionBIR OSMANLI POLISIYESI Aşk üç şey ister:Emek, Yürek ve Cesaret Ülkesi işgal altında olan genç bir kız ve cesur bir asker.Hayat onların yolunu birbirine bağlamıştı işte. Karanlık bir yüzyıla meydan okuyorlardı. Haklarında verilen karara uymadılar, t...