" Al işte burada. Ama içinde hiç mermi yok."
Doktora silahı uzattığımda bununla ne yapacağını çözmeye çalışıyordum.
" Şimdi bana anahtarı ver."
"Teşekkürler Namjoon. Bana inandığın için mutluyum. Şimdi karşılığında anahtarı vereceğim."
Elindeki anahtarı bana doğru uzattığında almak için uzanmıştım fakat doktor bir anda anahtarı yere düşürmüştü.
Anahtarı almak için yere eğildiğimde doktor silahla omzuma ateş etmişti." Ah! Öldüreceğim seni! Elimden kurtulamayacaksın! "
Acıyla omzumu tuttuğumda elime bulaşan kan iğrenmeme neden olmuştu. Bir şeyler yapıp kanamayı durdurmam gerekiyordu. Hemen üzerimdeki kapüşonlu sweatshirtü çıkardım ve iç kısmından bir parça yırttım. Yırttığım parçayı omzuma sararken hissettiğim acı dayanılmaz bir acıydı.
"O piçi öldüreceğim. "
Yerden aldığım anahtar ile kapıyı açtım ve doktorun girdiği kapıya doğru gittim. Fakat doktor zeki davranmış ve kapıyı arkasından kilitlemişti. Oradan giremeyeceğimi anladığımda diğer taraftaki kapıdan girdim.
Odada bir dürbün ve çevirmeli antika bir telefon vardı. Telefonun yanında bantla sabitli bir kağıda numara yazılmış olduğunu gördüğümde hemen telefonun ahizesini kaldırdım ve numarayı tuşlayıp beklemeye başladım.
Karşı apartmanın bir evinden gelen telefon çalma sesiyle başımı o tarafa çevirdim. Telefon açılmış ve camda bir adam belirmişti. Elindeki büyük kağıda bir şeyler yazmış ve bana doğru kağıdı yukarı kaldırmıştı.
" 2 0 1 8"
Dürbünle baktığım adamın korkunç bir sırıtışla bana baktığını görünce ödüm kopmuştu. Hızlıca silahıma sarılıp nişan aldım ve adamı tam kafasından vurdum. Adam yere düştüğünde evin ışıkları da sönmüştü. Hızlıca o odadan çıktım ve tek şifreli olan kapıya yani en üst kattaki kapıya gittim.
Şifreyi kapıya yazdığımda kapı açılmıştı. İçerisinin düşündüğümden daha aydınlık olması gözlerimi kapatmama sebep olmuştu. Bir elimi gözlerime siper edip oda içerisinde ilerlerken bir ses duymuştum.
"Hoşgeldin Namjoon."
Konuşan kişiye baktığımda bunun doktor olduğunu gördüm.
" Beni bu kadar bekletmediğin için sağ ol. Burayı bulman daha uzun sürer sanmıştım."
" Ne istiyorsun? "
"Seninle konuşmam gerekiyor. Eminim ki bazı soruların cevaplarını arıyorsun."
Kendinden emin bir şekilde konuştuğunda o egolu suratına yumruğumu indirmemek için kendimi zor tutuyordum.
"Sen kimsin?"
"Benim kim olduğumu en iyi sen biliyorsun Namjoon."
"Konuyu uzatma ve kim olduğunu söyle."
Doktor tek hamlede yüzündeki gaz maskesini çıkardığında gözlerimi büyütmüşüm.
"Doktor Jung Hoseok?"
Flashback
"Sana kaç kere söyledim Namjoon! Kimseye zarar vermeyeceksin diye. Neden beni dinlemiyorsun?"
Oturduğum sandalyede başımı öne doğru eğmiş parmaklarımla oynarken bir yandan da Hoseok Hyung'un çektiği azarı dinliyordum.
"Böyle ileriye gidemeyiz. Sen gittikçe kötüleşiyorsun Namjoon. Senin için daha ne yapabilirim bilmiyorum."
Bana doğru eğildi ve her zamanki şefkatli bakışlarını gözlerime sabitledi.
"Bana anlatamadığın bir şey var mı?"
Hızla başımı iki yana salladığımda geri çekilmiş ve ellerini beline koymuştu.
"Biraz daha çabalamamız lazım Namjoon. Biliyorum yoruldun ama devam etmelisin."
Başımı kaldırmadan fısıldadım.
"Teşekkür ederim... J-Hope."
"Evet benim."
"Ben... Ben anlayamıyorum. Sizin burada ne işiniz var?"
"Ben de senin gibi burada bir gün uyandım ve hayatta kalmaya çalışıyorum."
Umursamazca omuz silktiğinde kaşlarım çatılmıştı.
"A-ama sen..."
" Evet ben bir çok insan öldürdüm. Fakat bunu yapmak zorundaydım. Bunu bir nevi onları iyiliği için yaptığımı düşün."
Şüpheyle kendisine baktığımda gülümsemişti.
" Bakma bana öyle. Bana güvenmelisin. Bunu sen seçtin."
Doğru söylüyordu. Ona güvenmeyi ben seçmiştim. Şimdi her ne olursa olsun seçimimin sonuçlarına katlanmalıydım.
" En son terapimizi hatırlıyor musun?"
Ani konu geçişi yüzünden önce anlamasam da sonra kafamı ona doğru çevirdim ve düşünmeye başladım.
Flashback
"Bu ilaçlar seni daha iyi hissettirmeyecek Namjoon. Bundan daha fazlasını yapmana ihtiyacım var. Yemi modern terapilerimiz var. Bunları denemeni öneriyorum."
"Onlar nedir?"
" Bu geçmişi unutmak için yaptığımız bir dizi alıştırma. Sahip olduğun tüm kötü hatıraları ve endişeleri unutmak için."
Kağıtla kaleme bir şeyler karamalayı durdurdu ve bana baktı.
"Kitaplarla ilgilenir misin Namjoon?"
"Bilmiyorum... Neden?"
"Senden bir şey denemeni istiyorum. Nasıl hissettiğin hakkında bir kitap yaz. Bunu yapabilir misin?"
" Yapabilirim. Deneyeceğim..."
"N-nasıl?"
" Her şey o zaman başladı Namjoon. Ben o zamandan beri buradayım."
Beynimde şimşekler çakıyor gibi hissediyordum.
"Bunlar... Bunlar gerçek değil mi?"
×××
Gaz maskeli psikopat doktorumuz Hoseok'a merhaba diyin
Namjoon ne çekti senden be
Finale yaklaştık 2-3 bölüm falan kaldı.
Okumasanız bile diğer bölüme de oy verirseniz sevinirim ♡

ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐜𝐫𝐲 𝐨𝐟 𝐟𝐞𝐚𝐫 | 𝐛𝐭𝐬 (✔)
Hayran KurguKendime bir boşluk yarattım fakat boşluğun bu kadar soğuk olabileceğini kim bilebilirdi ki? Beni bütün yapan parçalarımı yitirdim. Karanlığa teslim oldum.