Normalde bölümün girişi için çok güzel bir şeyler karalamıştım ama onu kaybettim ve böyle yazmak zorunda kaldım, başlarından memnun değilim ama sonlarına doğru güzelleşti.
Oy ve yorumlarınızı beklerim efenim.
keyifli okumalar
------------------
Seninle konuşmuyorum tanrı. Seninle konuşmak bile istemiyorum.
Hoseok yaralarımı soran ilk kişiydi. İnsanların yaralarımı gördüğünü biliyorum çünkü bakışlarını hissediyorum.
Acı dolu bakışlarını.
Hoseok düzgün bir soru bile sormuştu: "Korktun mu?"
O korktuğunu söylüyordu. Yani sanırsam... Korkuyordu, değil mi? Ölümden korkuyordu. O zaman kanser konusunda doğru söylüyordur belki.
Gerçekten ölüyorsa eğer onu kıskanıyordum.Neden ben değil de o ölüyor? Eğer şansım olsaydı onunla yer değistirirdim.
Ekonomi dersine giderken Yuri'ye yakalandım.
"Bağlı taleple ilgili bölümü okudun mu? Hiç anlamadım. Arz-talep modelini hiç anlamıyorum."Onun çaresizliği beni üzüyor.
Çekingen ayak sesleri arkamdan geliyor. "Geç mi kaldık. Kol saatim 2 dakika olduğunu gösteriyor."
Yapma Yuri, lütfen.
Sınıfa neredeyse koşarak girip sırama oturdum. Ben sıraya otururken Yuri'nin kapıda, tereddüt ederek durduğunu gördüm.
İç sesini dinle Yuri.
Gelip yan sırama oturdu.
*
Kafamı toparlayamıyorum. Hoseok'un tavrını merak ediyordum.
Aman bana ne...
Öğle yemeğinde tek başıma yemek yiyordum diğer yandan da intihar mektubumu düşünüyordum. Bir tane yazmıştım:
Sevgili;
Abla.
Namjoon ağabey,
Hoseok,
Beni durdurmak için yapabileceğiniz hiçbir şey yoktu. Çünkü:
Kararımı çoktan vermiştim.
Hayatım boyunca acı çektim ben.
Farkında bile değildiniz.
Yanımda olmayı denemediniz.
Kendi hayatımı sona erdirdim çünkü:
İğrençsiniz...
Dünya iğrenç...
Hayatım iğrenç...
İnsanlar iğrençler...
Bu kadardı. Kafamı kaldırdığımda Yuri gözüme çarptı o da yalnız yiyordu. Bana ayna gibi kendimi, gösteriyordu. Tek fark ben uyuşuk ve durgundum o ise cıvıl cıvıldı.
*
Bankta. Dirseklerini dizlerine koymuş tırnakları ile oynuyordu. Geldiğimi görünce kafasını kaldırıp gülümseyerek "Merhaba." dedi.
Farklı görünüyordu. Neden?
Bankın ucunda bana yer bırakmış. Ona yazıp beni bırakmasını söylemeliydim. Kibarca, git başımdan ya da seninle uğraşamam gibi. Boş olan ekonomi defterini çıkardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Without Me | Sope
FanfictionAğır depresyonda olan bir çocuk ve onu anlayıp, ona umut olmak isteyen bir diğer çocuğun hikâyesi. " "Utanacağın ya da korkacağın bir şey yok." Biraz daha yaklaşıp saçımı öpüp, kokladığında sesli bir şekilde ağlamaya başladım. " Tüm telif hakları so...