Merhaba🙋♀️ Hızlı geçiş yapmama rağmen geri dönüş olucak 🤷♀️
.
.
.
4 yıl sonra/ Londra/ Kensington/
Kadının dinlediği müziğin sesini artırmasıyla, şarkıya eşlik etmesi bir oldu...AURORA-Runaway
M: Mavişim? N'apıyorsun? Hazır değilmisin?
E: Hayatım)) az kaldı . Bakıyorum da benden önce hazırlamışsın. Hı?)
M: Benim sevgili karıcığım Kensington Chelsea RHS flower show (Çiçek Gösterisi) da stand sahibi olacak, EN IYI GÖSTERİ BAHÇESI ödülüne aday gösterilecek ve ben geç kalıcam. Öğlemi? Aşk olsun))))
E: Kocacım tamam, kızma hemen. Sadece seninle birazcık uğraşmak istedim. Ne olmuş yani?))
M: Öğlemi? O rujun fazlamı kaçmış? Gel bir azaltalım onu ha?
E: Hayır, hayır. Asla. Yaklaşma. Yakalayamazsın ki....
Sözcükler ağzından firar ederken kadın köşeye sıkılarak kendini adamın kolları arasında bulmuştu. Sanki küçük kız çocuğuydu...
Yavasca kavradığı dudakları öpmeyi hızlandırırken, eli ile kadının fermuarına ulaşmaya çalıştı adam. Emdiyi boyundan yavaşça tutarak, kulaklarına tuttu dudaklarını. "Her şeyi bir kenara birakalım mı? Ne de olsa 2 saat var daha?" demesiyle hafifce hırıldadı adam. Kadının kulağına deyen nefesle titremesi bir oldu. Hızlı bir haraketle adamın dudaklarını kavrayıp öptükten sonra onu geri itti.
E: Şu fermuarımı kaparmısın rica etsem?
M:Anlaşıldı. Geceyi beklemek lazım))
E: Hayatım bu kaçıncı vukaat? Senin yüzünden dernekten atılıcam.
M: Sustum. Çocuklarla konuştunmu ? Geliyolarmı?
E: Erim evet. Ama Yiğit daha net değil.
M: Nasıl yani? Biletleri ayarlamadınmı?
E: Tabiikide ayarladım hayatım. Ama galiba kız arkadaşı ile bağlı bir sorun olmuş, yani onun biletini verememişmi ne bilemedim.
M: Ha tamam. O zaman hazırsan biz önceden gidelim. Sude hanımda geldi nasıl olsa. Semayı rahatca ona bıraka biliriz.
E: Evet ya. Gördünmü onu? Uyanmışmı?
M: Evet. Odasında. Bez bebekleriyle oynuyor.
E: Canım yaaa. Yemin ederim harab oldu çocuğum. Bir Turkiye, bir Londra diyerek...
M: Üzülme hayatım. Temelli burda kalıcak değiliz her halde. Yakında dönüyoruz zaten Istanbula.
E: Ya Erimle Yiğit? Gelmezler ki. Aklım hep onların yanında kalıcak. Yine Yiğit neysede, Erimin burda bir başına kalmasına gönlüm razı gelmiyor.
M: Hayatım yalnız değil ki oda. Kaya var. Abisi var.
E: Biliyorum ama o şimdi Istanbulda. Ne zaman döneceği ise belli değil. Hem Yiğit daha büyük. Offff bilmiyorum yaa.
M: Tamam. Hadi kalk. Semaya bakalım.
E: Hı hı.
Çocuk odasının kapısına yaklaşmasıyla kapıyı hafifçe araladı Mahmut. Çocuğu görememesiğle tamamını açtı kapının. Bu anda kapının ardından çıkan kız çocuğu kendisinin bacaklarına yapıştı.
S: Bööööö. Nasıl saklandım amaa.
M: Babacığım. Mavişim korktuk ama.
E: Ohhh nefis kokulummm.
Ikisininde aynı anda öpmesiyle gamzeleri belirginleşti mavi gözlü siyah saçlı 3 yaşı bir kaç ay önce tamam olmuş çocuğun.
S: Ben gelmiyormuyum?
E: Malasef. Sude ablan geldi koş oyun zamanı...
S: yehhhuuuu
M: Çok zeki. Yine küsmez inşAllah.
E: Korkma korkma ben varım. Hahahahahah
M: Yaaaa. Köşeye sıkışmak istedi canın herhalde.
E: No no no. Ben kaçar. B-bye.
M: Ha şöyle)))
M: Sen git arabayı park edip geliyorum.
E: Tamam. Erimciğim? Çok beklettimmi?
Er: Merhaba anne. Yo hayır ya. Yeni geldim zaten. Yiğitle konuştunmu ?
E: Konuştum ama gelirmi bilmiyorum.
Er: Geliyor. Ben zaten onu sormuyorum. Yani kiminle geleceğini söyledilimi sana?
E: Ha evet kız arkadaşı ile gelicek. Onun için fazladan bilet aldık.
Er: Hayır anne. Kız arkadaşı gelmiyor.
E: Nasıl yani? Yalnız mı gelicek?
Er: Hayır. Ka...
M: Erim. Hoşbulduk. Nasılsın.
Er: (uzanan eli kavramasıyla) Merhaba. Iyiyim abi sen nasılsın? Kardeşim nerde?
M: Iyiyim bende. Sude ablasıyla birlikte. Bu gün yok yani.
Er: Ha tamam. Anne sonra konuşalım mı? Hem daha senin organizasyonunu göremedim ben.
E: Evet canım hadi girelim.E: Işte buradan başlıyor ta öteki tarafa, yol ayrıcına kadar.
Er/M: Muhteşem!
E: Hahahahaha. Yesssss! Enderim ben.
M: Bilmezmiyizzzz.
Aynı anda gülüşmeleriyle sarıldılar. Yarım saat sonra Erimin stand sevgisi ikramlara karışınca yeniden baş-başa kalmışlardı.
M: Gerçekten çok şanslıyım ben. Senin gibi şans meleğim var benim. Düşünüyorum da sen hayatıma girmeseydin ben hala müdirdüm. Ne gerçek babamı, ne kardeşimi, ne ailemi hiç kimseyi tanımayacaktım. Sen ne güzel rüyasın böyle?
E: Asıl ben sana borçluyum. Hayatımı kurtardın. Bana inandın,güvendin. Ölümden kurtardın beni. Senin olmayan bir çocuğa yıllardır babalık yapıyorsun. Benim çocuklarımı kendininkiymiş gibi seviyorsun.
M: Öğle zaten. Onlar da senin gibi. Onlar da benim. Seni seviyorum.
E: Seni seviyorum. Iyi ki varsın.
Uzunca sarılmasıyla başından öptü kadının. Erimin gelişi ise sessizliği bozdu.
Er: Anne abim bir kaç dakika sonra burada olacak.
E: Ahh ne güzel. Eğer ödülü alırsam birlikte resim çektiririz.
Er/M: Tabii ki.
Güzel geçen törenin ardından günün ödüllülerinden birinin Ender olmasıyla alkış sesleri duyuldu. Böylece En iyi bahçe ödülünün sahibi belli oldu.(Şimdi fotodaki kadın gerçek ödül sahibi xhdjdjxk ama biz bu kadının ödülü Endere verdiğini hayal ediyoruz amxmakdk)
M: Vay beee mavişim ... aldın yine bakıyorum. Ama bunu bu gece bizim kafede kutluyoruz tamam mı? Bak caymak yok.
E: Tabii ki. Kutlamazmıyız?
Y: Annem. Vayyyy tebriklerr...
E: Yiğit? Bir an hiç gelmeyeceksin sandım. Çok korktum yaaa. Gel bi sarılayım sana. Ohh mis kokulum. Nerede kaldın ya. Ama bak tam da resime yetiştin.
Y: Aslında bir misafirim var. Daha doğrusu mekanın sahibi geri döndü diyelim.
E:Kim?
K: Her kese merhaba!
Ender duymuş olduğu sesle kafasını çevirirken ani bir şekilde şaşırmasıysa beraber yüzünü Mahmuta çevirdi.
M: Merhaba Kaya!
.
.
.
Geçmişe seyahet edicez ama galiba 1 bölüm sonra 😈 Bu arada 74.bölümde Kaya Kerime bir dönem Londrada Kensingtonda yaşadığını söylüyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON KEZ [EnKay]
FanfictionEğer 85.ci bölümde Enderle Kaya arasında biraz farklı olaylar yaşansaydı ne olurdu? Peki ya Enderin hayatına onu Kayadan daha fazla seven biri girseydi ??? {(18+) cinsellik içerir} . . . İki adam, bir kadın. Yarım kalmış seâdet, tükenmeyen aşk...