♡ ŞahCan vs EnKay 😈 ♡

591 28 22
                                    

Her kese merhaba 🙋🏿‍♀️ biliyorum kafalar karışık ama tüm kirli çamaşırlar ortaya çıktığında her kesin istediği olmaya başlayacaktır...🤷‍♀️iyi okumalar 💚

Yine sabahın erken saatleriyle gözlerini açmıştı kadın . Dün gece ki ağır davetten Yıldızlardan önce ilk ayrılan kendileri olsa da, henüz uykuya doya bilmiş değildi. Eşini yanında görmemesiyle ayaklandı yataktan. Geceliğinin üstünü giyinmesiyle, Mahmutun sesi gelen tarafa doğru yol alması bir oldu. Son olarak Tamam Şahika, görüşür,konuşur,hallederiz. deyişini duydu. Çaktırmamaya çalışarak sırtından sarıldı.

E:Iyi sabahlar
M: Sanada Mavişim. (Yüzüne döner) nasılsın?(saçlarını okşar)
E: Eh işte. Hala çok yorgunum .
M: Biliyorum canında sıkkın.
E: Evet ya. Baksana adam dün bu çocuk kime benziyor böyle? Gözleri Ender ama kalanı başkası sanki dedi yaaa. Şüphelendimi sence? Söylesemiydik acaba yaa?
M: Dedik ya Yiğite benziyor diye. Hem sen merak etme vakti geldiğinde biz kendimiz söyleyeceğiz ona. Tamam mı?
E: Hı hı (sarılmaya devam ederken)
M: Hadi masaya. Yemek zamanı.
E: Tamam(surat asar)
M: Bak ya şuna. Sanki Sema. Allah aşkına kocaman kadın oldun, hala seni yemek yemen için zorluyorum.
E: (eliyle ağzını kapar ) Tamam tamam sus geliyorum in sen. Haaaa bu arada bir görüşmenmi var senin bu gün?
M: Evet Şahika ile kısacık da olsa görüşmem var. Yine işleri sarpa sarmış. İşmi yaptığı var onun Allah aşkına yaaa.
E: Allah Allah (kendine has tınısıyla) bu aralar pek bir limoni sizin aranız..
M: Yok ya aslında iyiyiz. Ama arada sokuyo beni e bende dururmuyum...
E: E peki madem . (Kısık sesle-yakında çıkar kokusu) hadi sen in. Ben Semaya bakıcam.

Allahın hayvanı diyerek kapatmıştı telefonu Şahika. Muhtemelen boş durmayacaktı. Ama uzlaşmalı olduğu biri vardı nede olsa. Son zamanlarda ise yalnız bir kişi teskin ede biliyordu onu...

Ş: Alo aşkım nerdesin?
C: Evdeyim canım. Bir şey mi oldu?
Ş: Yok ya . Öylesine aradım.
C: Ha sesimi duymak istedin))))
Ş: Tamam Caner hemen havalara girme. Biliyorsun sevmiyorum böyle şeyleri. Asıl ben sana bir sey söyleyecektim.
C: Dinliyorum evet
Ş: Hani diyorum ablana ve abime artık anlatsakmı konuyu?
C: Herşeyi mi?
Ş: E herhalde. Daha fazla saklayacak değiliz her halde.
C: Şahika Allah aşkına ablam beni aç ejderha gibi çiy çiy yer.
Ş: Canerciğim başka bir planın varmı?
C: Offff..tamam zaten eninde sonunda öğrenecek. Hiç olmazsa bizden duysun.
Ş: O zaman ben diyorum ki, bir yemek organize edelim, ablanı ve ağabeyimi çağırıp başbaşa konuşalım. Ha nedersin? Hem ortam da kalabalık olsun. Ender pek birşey diyemesin.
C: Ha sonradan bana patlasın diyorsun yani?
Ş: Canerciğim lütfen şu abla korkusunu bir kenara bıraksan artık.
C: E tabii senin için hava hoş nasılsa ağabeyin Kaya. Ben ne olucam onu söyle asıl. Ablam kesin beni avını uzunca kovalayandan sonra nihayet ona ulaşmış aslan gibi tek hamlede parçalar. Zaten bunca zaman neden sakladın söylemedin diye azar da yiyeceğim. Öfff Allahım öf şu kuluna hiç mi acımadın gözünü sevdiğim??
Ş: O zaman ben şu işi bu gün halledeyim. Sen Kayayı, bende Enderi yemeğe çıkartalım ha ne dersin?
C: Başka çaremi bıraktın bana??

Kaya gün içinde oluşan en önemli işlerini hall etdikten sonra sevdiği kadını görmenin iyi olacağı fikrini kabullenmişti. Artık bu şirket kendisine her yerden daha iyi, daha huzurlu gelmekteydi. Oysa ki kendisinin fikrince bir kaç gün sonra her şey tamamen değişecek ve büyük ihtimalle onu buraya bağlayan esas nedene kavuşacaktır.

Tıklattığı kapının ardından gel kelimesini duymasıyla yüzünde oluşmuş kocaman gülümsemeyle odaya girdi adam.

E: Aaa Kaya?
K: Merhaba Ender.
E: Nasılsın (Ayağa kalkar)
K:(iyice yaklaşır) iyi sen?
E: Yorgunum azacık onun dışında her şey iyi.
K: Neden yorgunsun peki? Hasta falan değilsin değilmi?
E: Yok ya öyle bir şey değil. Otursana lütfen (eliyle koltuğu gösterir)
K: Yanımda oturursan neden olmasın?(dudak ucu gülümser)
E: Şirketteyiz unuttun galiba. (Karşı koltuğa geçer)
K: Doğru (surat asar). Ee sıkıntın ne?
E: Hasaanaaağli bey. Dün gece ki ağır davette hiç bir şey söyleyemedik kendisine. E haliyle adam da sorguladı bu çocuk kime benziyor diye. Haklıda yani.
K: E Yiğite deseydiniz.
E: Mahmut öyle dedi zaten. Ama varya işin aslını bir öğrensin çiy çiy yer beni.
K: Seni mi? Neden? Oğlunun kararı ne de olsa. Isteyerek yaptığı bir iş neticede. Yaşı da küçük değil. Tamam adamı aldattınız evet, ama haklı sebepleriniz de var. Ama yine de bana kalsa çok uzatmadan her şeyi bizzat kendiniz söyleyin. E nede olsa hafta sonundan itibaren boşanma davası açan taraf olarak ağır bir süreç bekliyor seni. Öyle değil mi?
E: Ha sen bu kadar eminsin yani benim kocamdan vazgeçe bileceğimden?(ironi ile)
K: (ciddi) kocandan vazgeçeceğinden değil, ama aileni seçeceğinden eminim.
E: Mahmut benim ailem zaten.
K: Ha aşıksın yani? Öylemi?
E: Sevmiyorum diyemem.
K: Biliyorum senin o sevgini. Sözde Haliti de seviyordun sen. Nede olsa çocuğunun babası. Mahmutla bu bağ bile yok. Onu napacaksın Ender?(gülümser)
E: Şu an hiç bir şey düşünecek durumda değilim Kaya inan. Bana güvenen,beni seven, bana ihtiyacım olduğu anda sahib çıkan, artı bu güne kadar başıma gele bilecek her türlü beladan beni kendi canı pahasına korumaya çalışan biri var hayatımda ve ben onu yaptığı her şeye rağmen bırakarak her hayatıma girdiğinde beni yarıyolda gözü yaşlı bırakan, beni terk edip giden bir adama değişmeye hazırlanıyorum. Normalmi bu sence ha?
K: Doğru söylüyorsun affa layık olmaya bilirim. Ama suçlu olan tarafta tek ben değilim Ender. Bunu en iyi sen biliyorsun .
E: Okay tamam neyse konuyu değiştirelim . Ne içersin? Ne söyleyim sana?

SON KEZ [EnKay]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin