SON KEZ [EnKay]

♡ KARTLAR AÇILDI💥1💥(16+) ♡

Hellooo🙋🏿‍♀️ şimdi tüm kirli çamaşırları ortaya döküyoruz 🏁

Sabah açıldığında Ender her şeyi planladığı üzere ard-arda gerçekleştirmeye çalıştı. Ilk önce elindeki evraklara uzunca baktı. Acaba değer mi? sorusunun cevabı olarak kaşları çatık bir şekilde değer diye cevaplantırdıkdan sonra odada uyumakta olan eşine baktı. Ardından kızını kontrol edip telefonu eline aldı . Ilk aramasında karşı taraf telefonu cevaplamıştı bile..

K: Alo Ender?
E: Merhaba Kaya
K: Iyimisin? Sema iyimi?
E: Ha iyiyiz merak etme. Ben Şahikayı soracaktım. Evdemi?
K: Yok hayır evde değil.Bir şeymi oldu ?
E: Aslında onunla muhakkak konuşmam gerek. Şimdi ben size geleceğim, sende onu ara lütfen , eve çağır. Ama rica ediyorum benim isimimi verme. Tamam mı?
K: Tamam ederim de, sen şimdimi geliyorsun?
E: hı hı evet. Şimdi çıkıyorum zaten.
K: Tamam görüşürüz.
E: Görüşürüz.

Kadın hazırladığı dosyayı çantasına sıkıştırmasıyla yola koyulduğu. 20 dakikanın sonunda artık gideceği yere varmıştı.

Adam zilin çalınmasıyla oturduğu yerden fırladı. Koşarak kapıya yaklaştı. Karşısında gördüğü yüz dün geceden itibaren yalnız yıllardır sevdiği, yılladır arzu ettiyi kadının deyil, bilhakis her şeyini çocukları ve ailesinin huzuru için kurban vermeye hazır birine aitti. Birkaç saniye yüzyüze dayanıp bakıştıkdan sonra, hoş geldin dedi Kaya gülümseyerek. Ender korkak adımlarla Kayaya doğru yaklaştı . Ellerini morarmış ve şişmiş yüzüne gezdirdikten sonra özür dilerim diyerek, sıkıca sarıldı. Aynı titrek beden ve hüzn dolu sesle artık geçti diyerek karşılık verdi Kaya. Öyle sıkıca sarılmıştılar ki bir-birlerine, sanki ayrılsalar bir daha hiç birleşemeyeceklermiş gibi. Kaya sarıldığı kadının saçlarını okşadı bir süre. Ardından başından uzunca öperek, elinden tuttuğu gibi içeri aldı Enderi. Hala bırakmamakta kararlı olan eliyle koltuğa doğru getirdi onu. Oturmağa çalıştığı anda çantasını ve montunu alarak, ne içeceğini sordu kadına. Aldığı su cevabıyla mutfaka giderek, bir bardak dolusu suyla geri döndü. Suyu uzattığı an kendisi de, kadının yanına oturdu. Kadın suyu içtikten sonra adamın kendi gözlerine kenetlenmiş olan gözlerine bakmaya başladı. Kaya bardağı Enderin elinden almasıyla küçük masanın üzerine bıraktı. Ardından kadının elinden tutarak kendisine yaklaşmasını sağladı. Kadının gözlerini kapamasından yüreklenen adam tam öpecekken arkadan gelen sesle yerinden zıpladı.

Yi: Hay Allah ne olucak ya sizin bu haliniz?
Er: Liseli aşıklar gibiler baksana...
Yi: Bak ya ortama bak. Biri evli, öbürü sevgilisinden bebek bekliyor. Yanlış üstüne yanlış. Ohhh ne ala.
Er: Anne kızardın mı sen?
K: Çocuklar ayıp ama. Koskoca adam oldunuz, ama daha haddinizi aşmamayı öğrenemediniz.
Yi: Ouuu bu cevabı hiç beklemiyordum.
Er: Neyse ben kaçar size iyi eğlenceler. Anne sana söylemiştim ya dün, Kaya abi sana da sabah söyledim zaten. Arkadaşlarla...
K: Tamam git.
Er: Yiğit görüşürüz.
Yi: Yırtdın sen yine iyisin haaa. (Ebeveynlerine bakar) Şahika yokmu?
E: Gelmedi mi henüz?
K: Hayır, aradım yoldayım dedi. Yiğit müsadenle bizim konuşacaklarımız var.
Yi: Tamam yukarı çıkıyorum ben. Bitirince seslersiniz.
E: Hı hı. (Kayaya döner) birşey mi oldu?
K: Neden gidiyorsun?
E: Dayanamıyorum. Bıktım artık. Hiç huzurum kalmadı.
K: Peki ya biz? Biz ne olucaz?
E: Biz varmıyız Kaya?
K: Sen istemedin ki...şans tanımadın. Izn vermedin açıklamama.
E: (elleri ile yüzünü tutar) geç artık çok geç.
K: Gitmesen olmazmı?
E: Dedim ya mecburum diye...
K: Londraya dönsen peki? Nasıl olur?
E: Dönmeyeceğim.
K: Ender bak ben düştüğüm durumdan nasıl çıkarım bilmiyorum. Suçsuz iki tane çocuk var ve benim şuan elim kolum bağlı. Akıl sıra ermiyor ki dönen oyunlara..
E: Oyun? Oyun ve sen?
K: Ne bileyim Ender ya Allah aşkına öyle bir haldeyim ki, nerde olduğumu bile unutuyorum bazen.
E: Kaya bak şimdi ben sana bir dosya vereceğim. Sakla onu tamammı..eğer bir kaç güne güzellikle hall edemezsem bu işi , onu senden alacağım. Tamam mı?
K: Ne dosyası?