Soğuk esen rüzgarın yüzüme vurması ile uyanmıştım.Silkelenip ayağa kalkacakken üzerimde ki hırkayı fark ettim.
Ee abimler desem onların böyle bir hırkası yoktu.
Aklıma anonimin gelmesiyle yüzümde istemsizce bir gülümseme oluştu.
Babamla vedalaştıktan sonra ona yazmayı aklıma not edip ayağa kalkarak üzerimde ki toprakları silkeledim.
'Ömer Sert'yazan yere eğilip öptüm.
"Baba kelimesi bana çok uzak yıllardır biliyor musun?Ortaokuldan mezun olurken veya bir toplantıda arkadaşlarımın babası gelirdi ben onları uzaktan buruk bir gülümseme ile izlerdim.Çok zor baba yokluğuna dayanmak çok zor.Seni çok özledim biliyor musun?Herkes özledi seni."
Gözümden akan yaşları silip devam ettim.
"Baba en çok korktuğum şey oluyor unutuyorum sesini.Sırf bunun için bile kendimden nefret ediyorum.Baba niye bizim hiç fotoğrafımız olmadı?Niye ben senin yüzünü,sesini unutacak konuma getirildim baba?Bıraksalar her gün burada yanı başında uyurum.Burada uyuduğum günler uykumu alabiliyorum biliyor musun?Yatağımda uyuduğum da niye kabuslar görüp burada huzurlu oluyorum?"
Derin bir nefes alıp üzerimdeki hırkayı ellerime kadar çekip arkamı döndüm.
"Gidiyorum şimdi baba hoşçakal.Baba son bir şey söyleceğim beni yanına erken al olur mu artık dayanmıyorum."
Gözümden akan yaşları elimin tersiyle silip mezarlığın çıkışına ilerledim.Mezarlığın önünden hızlıca şapkasını takarak geçen birini görünce arka cebimdeki telefonu alıp hızlıca anonime yazdım.
Ekin:Mezarlığın önünden ayaklarını kıçına vura vura giden sensin demi?
Ekin:Bu arada hırka seninse teşekkür ederim.
Ekin:Parfüm güzelmiş:')
E:Kızım bir anda öyle gelinir mi?
E:Ciğer kalmadı.
E:Şuanda parfümümle beni bulabileceğini düşünüyorsun demi?
Ekin:Hii yakalandım galiba.
E:Kötü bir haberim var sana.
E:O hırkanın üzerinde ki parfümü ve sana sarıldığım günkü parfümü ben sana kendimi gösterene kadar kullanmayacağım.
Ekin:Amaa ama yapılmaz ki bu.
Ekin:Bir şey itiraf edeyim cidden aşırı iyidi kokusu bari markasını söyle abimlere alayım.
E:Pışııkkk.
E:Artık sevgili kayınçocuğumlar kusura bakmayacak ama sen o kokuyu sevdiysen tek bende olacak.
E:Çoğu insanda vardır ama senin tanıdığın tek bende olacak işte.
Ekin:Tamam be tamam.
E:Neredesin gittin mi eve?
Ekin:Otobüsteyim az kaldı eve.
E:Dikkat et kendine.
Telefonu cebime atıp otobüsün camına kafamı yasladım.Konuşurken durağa gelmiş bekletmeden gelen otobüse binmiştim.
İneceğim durağa geldiğimde otobüsten hızlıca inip hırkaya sarılmıştım.Rüzgar esmeye başlamıştı.
Abimlerin evde olmamasını dua ederek eve ilerlemeye başladım.İkinci hırka vakasına yalan bulamazdım.Bulsamda inanmazlardı.
Sokağın başında ki top oynayan çocukları görünce gülümsedim.
"Ahmet yolla koçum topu görsünler nasıl gol atılıyormuş."
Kalenin yanında ki Ahmet topu gülerek bana yolladığında bir kaç kez sektirip şut attım.
Şimdi girmezse büyük göt olurum.
"Ekin abla nasıl atılmayacağını gösterdin teşekkürler."
Evet evet top girmemişti.
"Ben nasıl atılacağını mı göstereceğim dedim dilim sürçmüş nasıl atılmayacağını gösterecektim ben."
Onlar bana 'yav he he' der gibi bakınca omuz silkip eve ilerledim.Cebimden çıkardığım anahtarla yavaşça kapıyı açmaya çalıştım.
Kapıyı açıp sessizce kapatırken evden çıt çıkmıyordu.Yavaş yavaş merdivenlerden çıkıp odamın önüne geldim.
Şu hırkayı bir dolabıma koyabileyim başka bir şey istemiyorum.
Hızlıca odaya girip hırkayı hızla dolabın içine attım.
Abimlere görülmek istemememin sebebi sadece hırkaydı.Çünkü her yıl alışmışlardı o gün evden kaybolup mezarlığa gitmeme.Eğer o gün evde olsam muhtemelen annemin odasında ağlamasını,abimlerin sessizce kimseye belli etmeden ağlamalarını duyardım ve düşünürken bile bu beni üzerken yaşasam bir kaç gün kendime gelemezdim.
Mezarlık benim için babamın yanıydı.Babamın yanı ise benim için cennetti.
♡
Bu bölüm hiç içime sinmedi ama olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mehlika|Texting
ChickLit05*********:Geliyoooor, 05*********:Geliyor geliyor havalı geliyooorr, 05*********:Yakışıklığı dillere destan bakın kim geliyooorr, 05*********:Yakışıklı anonim geliyooor. Ekin:Bir dakika bir dakika. Ekin:Şu an benim anonimim mi var? 05*********:Hem...