Ben Lavinia, Lavinia Karaca. Çanakkale'nin Bozcaada ilçesinde varlıklı bir ailenin tek oğlu Lavinia Karaca... Peki ne benim hikayem? Aslında kimim ben? Herkes tarafından bilinen 2 lanet dışında lanete sahip olan biriyim. Duygusuzluk laneti... Bilinmeyen ama çok güçlü olan lanet. Bu lanete sahip olanların aşık olması yasaktır aksi takdirde iki kişiden biri ölür... Sadece yaşam laneti olanlar ölmez. Bu lanetin en kötü özelliği ise asla yok edilemiyor oluşudur... Ben buydum işte. Sadece lanetten ibaret olan biri. Hayatım boyunca hiç aşık olmadım olamadım belki... Bir çok kızla beraber oldum ama hiç birine bir şey hissedemedim. Yasaklar hep çekicidir oysa. Okumak için gittiğim Marmaris de hayatımın değişeceğini, aşık olacağımı nereden bilebilirdim ki... Ben Lavinia Karaca, Ölüm Çiçeğinin eşsiz sevgilisi Lavinia... 2 kişinin hayatını mahveden Lavinia Karaca... Kitaplara, şarkılara hayatını adayan adam. Hayatı boyunca kaçan o adamdım ben, korkağın teki olan o adam... Marmaris denen yere zorla okumak için gönderilen ama orada hayatımın hatasını yapan adam. Bu bir oyundu, sonu bilinmeyen tehlikeli bir oyun... "Şah her kim olursa olsun Matmazel. Oyun bitene kadar sizi korumak benim görevim bundan sonra"
Selam canlarımmm. Bugün biraz kısa bir bölümle buradayım. Lavinia'yı tanıtmak çok zor oldu benim için çünkü tahmin edersiniz ki çok karışık ve karanlık bir karakter... Sizce bu aşk oyununda ölen kim olacak? Ya da sizce biri ölecek mi? Hep beraber yavaş yavaş öğreneceğiz... Bir daha ki bölüm Alev'in ağzından olacak. Bakalım oyunun akışı nasıl değişecek... Hepiniz çok seviyorum. Kitaplarla kalın hoşça kalın...