Dayanamadım bugün yenilenen faturam ile size hemen bölüm yazdım. Bilin la kıymetimi.
Oldukça uzun da ;)
Sizde hakkımı verin uşaklar! Satır arası yorumları ve oylarınızı beklemekteyim.
🥀
"Ben o kahveyi senin oğlunun burnundan getiririm behice teyzeciğim."
Sağ elimi anlıma yaslayıp kafamı iki ya salladım.
"Ne diyorsun sen Cem oğlum?"
Burnundan sert bir nefes verip kafasını çevirerek güldü. Gözleri tekrar adının Behice olduğunu öğrendiğim kadına döndü.
"Bunda anlamaycak bir şey yok. Tabi anlamamazlığı oynuyorsan bilemem. Eylülü senin sümüklü oğluna vereceğimi mi sanıyorsun sen."
Kaşlarımı çatıp cevap verdi Behice teyze, "Ayol Eylül kardeşin mi senin? Neler söylüyorsun çocuğum sen."
"Behice teyze Eylül Cemin en yakın arkadaşının kardeşi. Ondan böyle söylüyor. Hem doğru da söylüyor. Eylül daha küçük, böyle konuları açmasak mı? Hı?"
Daha çok 'kapa şu çeneni kadın' der gibi konuşmuştu.
"Benim oğlan ısrar etmese bende pek meraklı değilim zaten sizin kızınıza. Küçülsün de cebime girsin, koca kız olmuş yahu bu. " diyerek bana baktı ve burun kıvırdı.
Resmen bana burun kıvırdı kadın!
Annem hemen atıldı, "Benim kızım senin oğluna mı kaldı Behice hanım!"
Kim tutar seni be Gül sultan! Kimin anası işte.
Kafa da atsana kız kadına. Sende o potansiyeli görüyorum ben.
Ya da terlik savaşları falan?
"Hanımlar sakin olun lütfen . Cem oğlum gitsene adamların yanına." diyerek kaş göz yaptı Melek teyze.
"Ben burda iyiyim anne. " diyerek oturduğum tekli koltuğun başında durdu ve kollarını yasladı.
İşe el koymamın vakti gelmişti anlaşılan.
Kafamı kaldırarak Cem'e baktım.
"Cem abi sen salona gitsen mi?"
Bakışları beni bulduğunda kaşlarını çattı, "Burası iyi Eylül."
"Lütfen Cem abi."
Sessizce, "Hay senin abine." dedi.
Ben onun söylediğine gülerken o, "İyi, gidiyorum." diyerek çıktı odadan.
Ayça abla Alp'i odaya getirince konu tamamen kapandı. Annemler Alple ilgilenirken, kucağımda olduğunu unuttuğum bebek kendini belli ederek ağlamaya başladı. Annesi bebeği alıp emzirmek için başka odaya geçti.
Bende telefonumu elime alıp açtım. Besteden ve Gamzeden mesaj vardı. İlk Besteyi açıp mesajı okudum.
Ruh eşim: Kıymetimi anlamışsındır umarım hanım efendi!
Ruh eşim :Seni gelecekteki kocişinle baş başa bıraktım ya ondan sebep diyorum
Ruh eşim : Sen olmayınca fakir olduğum için metroyla gitmek zorunda kaldım ben
Ruh eşim : Az kalsın gratise gidip 1 kilo deodorant alcaktım ve millete hayrına dağıtıcaktım! Burnumun direği kırıldı diyorum sen anla
Ben:Kızım sakin ol biraz taramalı tüfek gibi aynı dakikalarda mesaj atmışsın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİÇEK MAHALLESİ|✅
RandomGözleri benim mavi harelerime tutundu, "Neden, her cümlenin sonuna o kelimeyi getirmek zorundasın?" Kaşlarımı çatıp, "Neyi?" Tek nefeste, "Abiyi?"dedi. "Nasıl, anlamadım?" "Şöyle olsun Cem abi, böyle olur Cem abi, nasılsın Cem abi.Abi de abi. O k...