ÇİÇEK MAHALLESİ|✅

27.BÖLÜM

Not:Canlarım ciğerlerim internetimin olmamasından sebep bölüm geç gelicek bu iki hafta. Beleşe internet arar oldum vallahi sizin için.

Bir sonra ki bölümde istediğiniz bir çift var mı yazayım?

Anıl, Beste?

Gamze, Alex?

Ya da neredeyse okuyan herkesin shiplediği Aslı, Tuna ikilisine bir el atabilirim?

🥀

"Abi şu telefonumu ver artık!"

"Hâlâ mı aynı konu Eylül."

"Çocuk değilim artık abi. Dün sinirlisin diye bir şey demedim ama bugün öyle olmayacak."

"Hanım efendiye bak sen." kaşları havaya kalktı ve dudağının kenarı kıvrıldı, "Vereyim de o şerefsiz ile konuş değil mi?"

Gözlerimi kaçırarak, "Şerefsiz dediğin benim sevdiğim adam abi."

Ellerini iki yana açıp,"Hay Allah benim de bir zamanlar kardeşim dediğim herifti. Çok güvenme."

Gözlerim gözlerini buldu, "Abi anlıyorum sinirlisin, ancak o nasıl beni seviyor ise bende onu seviyorum. Sen Başak ablayı sevmiyor musun?"

"Ne alaka şimdi?"dediğinde gözlerini kaçırdı.

"Bizi en çok senin anlaman gerekmez miydi?"

"Aynı şey değil."

"Peki, sizi farklı kılan şey ne?"

Elini cebine atıp telefonumu çıkardı. Telefonu elime verdiğinde sıkıca tutup çektim ancak o bırakmadı. Kaşlarımı çatıp ona baktım. İşaret parmağını sallayıp, "Bunu verdim diye fikrimin değiştiğini sakın sanma küçük hanım ."

"Of tamam. Ver hadi."

Gözlerini kısarak elini gevşetti. Vakit kaybetmeden elinde telefonu çekip indim arabadan. Okulun bahçe kapısından içeri girdiğimde kampüste oturan Bestenin yanına gittim. O, arabada bizi yalnız bırakmak için erken inmişti.

Yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Bana beklentili gözlerle bakarken elimde olan telefonu havaya kaldırıp salladım ve sırıttım.

"Benim yolumda yürüyorsun aferim kız."

"Dün sinirli diye üstüne gitmedim alttan aldım, ancak artık öyle olmıyıcak. Görüyoruz ki ben alttan aldıkça abim beni hafife alıyor."

"En doğrusu sadece Cem abi sevgisinin üzerinde duruyor gibi gözüküyordu. Ağırlığı koyman iyi olmuş. Yirmi yaşında bir bireysin sen. Elbette abin olarak bir şeylere karışır ama kendisinin de sevgilisi varken yanlış. Pardon nişanlısı. "

Kafamı salladım.

Beste masada duran telefonunun titremesi ile ona yöneldi.

Aklıma gelen şey ile ellerimi birbirine vurdum. Beste yerinde zıplarken, ona mahçupça baktım.

"İzle, bak şimdi ne yapıcağım. "

"Yine ne geldi aklına sister."

Sırıtarak telefonumu açıp rehbere girdim. Parmaklarım istediğim kişinin isminin üstünde durunca vakit kaybetmeden aradım. Telefonu kulağıma koyup bekledim. İkinci çalışta açılan telefon ile hemen konuştum.

"Yengecim. Birtanenin de birtanesi."

Beste koluma vurup, "Kız nerden geliyor aklına böyle cinlikler. Aklın çalışıyor he."