Merhabaaaaaa!
Biliyorum bir ay olacak ama yazamadım. Olmadı, elim klavyeye gitmedi. Perilerim yoktu kaybolmuştu galiba.
Aklımdakileri tam yazabildim mi emin değilim, daha iyisi olur muydu bilmiyorum ve daha fazla bekletmek istemedim.
Çok uzatmayayım,
Keyifli okumalar!.
.
.25.Bölüm
O günün üzerinden iki gün geçmişti ve biz evde saklambaç oynuyorduk. Daha doğrusu ben kaçıyordum.
Kaçmam çok çocukça ve saçmaydı ama ne yapamam gerektiği hakkında bir fikrim yoktu. Avuç içimi öpmüştü!
O sahne gözümün önüne gelirken istemsizce gülerek elime baktım.
KUTSAL BİR EL!
Odama geldikten sonra uyuyamamıştım ve ertesi gün zombi gibi gezmiştim. Ah tabii bir de hafif hastaydım. Ya bende yağmurda üşütmüştüm ya da Onur Bey'den bulaşmıştı
Ne yaptığımı sorduğu mesaja içim rahat etmeyerek kısa bir cevap yazıp yolladım ve ayracı iki sayfa geriye koyarak kitabı kapattım.
Oturduğum koltuktan kalkıp duvardaki saate göz attım. Çocuklar uyanmak üzereydi.
Ebru ablaya yardım etmek aklımdan geçse de buna zorunlu olmadığından faydalanıp bebek telsizini ve telefonumu alarak bahçeye çıktım.90lar'dan bir şarkı açıp sesini kısarak bahçedeki masaya koydum.
Hiçbir şey düşünmeyerek gözlerimi gökyüzüne çevirdim ve orada huzurlu birkaç dakika geçirdim. Bu güzel anı gelen mesaj sesi bozmuştu.Hayır telefonu kırıp mesaj atana yedirmek istemiyorum.
Mesaj atanın Mehmet olduğunu tahmin ederek sinirle aldım ve açtım.
Yanılmıştım.
Onur Bey:
Bugün biraz geç geleceğim.Sinirim uçup giderken yerini merak kaplamıştı. Niye geç geleceğini sormak isteyen tarafımı hayal kırıklığına uğratarak tamam demekle yetindim.
Telefonu tekrar masaya bırakıyordum ki bu kez Mehmet'ten mesaj geldi.Müsaitsen buluşalım mı?
Çalışıyorum,çocukları bırakamam maalesef.
Aslında ben boşum, istersen yanına geleyim.
Davet edip etmekte kararsız kalsamda bir anlık boşlukla gelebileceğini bildiren mesaj gönderdim.
Mesaj gittiği an pişman olup kendimi avutmaya çalışırken o çoktan yola çıktığına dair başka bir mesaj yazmıştı.
Ofladım ve arkada çalmaya devam eden müziği kapatıp içeriye girdim.
Her ne kadar bir yıla yakındır burada yaşasamda misafir çağırmakta rahat olamıyordum. Burası sadece benim yaşadığım bir ev değildi,çalıştığım evdi.
Mehmet'in Onur beyin arkadaşı olması da bir şeyi değiştirmiyordu. Zira onur bey Mehmet'ten hoşlanmıyordu.
Üzerimdeki pijama takımına göz gezdirdim, evde kimse olmadığı zamanlar pijamalarımla dolaşıyordum. Çok üşensemde Mehmet'in karşına böyle çıkmak istemeyip üzerimi değiştirmeye gittim.
Klasik bir kotla kazak giyerek çocuklara baktım.Uyumaya devam ediyorlardı.Normalde uyandıkları saat geçmişti ama sabah erken uyandıkları için fazla uyumaları normaldi.
Kapıyı sessizce kapatarak odadan çıktım ve mutfağa girerek Ebru ablaya Mehmet'in geldiğini söyledim. Ona da fazla ayrıntı vermeyerek anlatmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anne -dadı-
ChickLit● Evden kovulup iki meleğin annesi olan, Onur'un hayatının anlamına anlam katan Arın'ın hikayesi. * "Sizi anlamıyorum Onur Bey! Neden bir anda böyle davranmaya başladınız?!" "Çünkü sana deli gibi aşık oldum!Seni deli gibi kıskanıyorum!" * ● // Ba...