İlk bölüm sizlerle!
Başladığınız tarih ve saati bu satıra yazar mısınız? <3
İyi okumalar..
.
.
.
Gözlerim sinirden dolarken hayretle halamı dinliyordum. "Bana bak küçük sıçan, annen abimin aklını çeldi, sen benim oğlumun aklını çelemeyeceksin anladın mı? Hemen, bir saat sonra buradan def olup gidiyorsun! Duydun mu beni?!"
"Ben. Bir şey. Yapmadım." Dedim bastıra bastıra.
"Hah! Sen onu külahıma anlat, ne işin vardı o zaman Murat'ımın odasında?!"
"Ya hala, Murat abi zaten burada değil. Çok istediğim bir kitap Murat abide vardı, onu almak için gitmiştim."
"Ay bir hırsızlığın kalmıştı!"
"İzin almıştım!" diye bağırdım. "İstersen ara oğlunu, sor!"
"Ben onu bunu bilmem, bir saat içerisinden pılını pırtını topla defol git evimizden!"
Halam saydırmaya devam ederken kenarda bizi sinsi sinsi seyreden kuzenim Ceylan konuştu bu sefer. "Yardım edeyim mi Arın'cığım?"
Sinirle ona baktım. Cevap verme gereği bile duymadan ayağa kalktım. Yetmişti artık! İstenmediğim yerde durmayacaktım tabii ki!
Ceylan'la kaldığımız odaya girip küçük dolabımdan eşyalarımı valize doldurmaya başladım.
Küçük yaştayken annem ve babam ölmüştü. O sırada annem kardeşime hamileydi ancak yaptıkları trafik kazasında annem ve babamla birlikte minik kardeşimi de kaybetmiştim. Annem tek çocuk ve anneannemle dedem ölmüş olduğu için anne tarafından bana bakacak kimsem yoktu. Babaannemin yanında kalıyordum, dedem yıllar önce vefat etmişti zaten.
Ancak babaannem bana iki yıl bakabildi. Oğlunun ve kızı yerine koyduğu gelinin ölümüne dayanamamıştı kalbi.
Sonra halamlarda kalmaya başladım. Durumları gayet iyiydi ve başta beni çocuklarından ayırmıyorlardı. Eniştem kendi halinde sessiz sakin bir adamdı ancak halamı yıllar çok değiştirmişti.
Pamuk gibi olan kadın bana sonraları pamuktan değersiz davranmıştı.
Külkedisi gibiydim bu evin. Beni koruyacak Murat abim okumaya gidince halam ve yılan Ceylan'a kalmıştım. Ellerinden ne geliyorsa yapıyorlardı bana eziyet çektirmek için. Okumama da izin vermemişlerdi. O kadar zeki değildim ancak üniversite sınavında ortalama bir okul kazanmıştım.
Benimle yaşıt olup sınavdan düzgün bir puan alamayan Ceylan'ın dolduruşuyla halam okumama izin vermemişti.
Şimdi de beni bir paçavra gibi suçsuz yere evden atıyordu.
Gözlerimde biriken yaşları silip son birkaç şeyi de bavula doldurdum ve hızlı bir şekilde giyinip iki bavulla odadan çıktım.
Kollarını göğüslerinde birleştirmiş şekilde kapının önünde beni bekleyen halamlara bakma gereği bile duymadım. Valizlerimi çekerek kapıya geldim ve spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip evden çıktım.
Arkama bakma gereği bile duymadan asansörü beklemeye başladım. Ancak sessizliği Ceylan bozdu.
"Şşt! Arın, istersen alt kattaki Kenan'ın kapısını çal. O bulur sana kalacak bir yerler. Rahatta ettir kız seni!"
Yaptığı iğrenç imayla midem bulanırken lafımı esirgeme gereği duymadım. "Seni ettirmiş demek ki."
Halam ve Ceylan köpürürken gelen asansöre valizlerimi koydum ve asansöre binmeden hemen önce halama döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anne -dadı-
ChickLit● Evden kovulup iki meleğin annesi olan, Onur'un hayatının anlamına anlam katan Arın'ın hikayesi. * "Sizi anlamıyorum Onur Bey! Neden bir anda böyle davranmaya başladınız?!" "Çünkü sana deli gibi aşık oldum!Seni deli gibi kıskanıyorum!" * ● // Ba...