14

10 5 0
                                    

Kafam da yankılanıp duruyordu  kafmadakiler çıldırmış gibiydi. Ben kendimi anlatmaya çalışsamda beni anlamayacak , pes edercesine  Çaresiz başımı masaya koydum. hıçkırıklarla açımı anlatıyor, başımı koyduğum masa göz yaşımla yıkanmıştı. Yanımda duran adam  "hadi kalk"  Başımı kaldırdım Çaresizce ellerimi  kelepçelesin diye uzatım.  Ayağa kalktım. İki iri kadın içeri girdiler biri Sol diğeri sağ koluma girdi. Ağırca basan adımlarımla yürüdüm.
Demir parmakların kapısı bana acılıverdi. İçeri girdim kapılar kapandı. Üniformalı mavi gözlü adam demir parmaklıklara yaklaştı.  "Mahkemeye kadar yani yarın durumun beli olcak ve  yarına kadar burdasın." Başımı eğdim. "Geçmiş olsun," Diyerek ordan çıktı. 
Daracık yere uzandım gözlerim tavana bakar vaziyet kapandı.   Beş dakka geçmeden işitiğim o acı çığlıkla  gözlerim açıldı. Korkudan titreyen bedenimle yerimden zıpladım.  Demir parmaklıklara doğru koştum. Bir kere daha duyduğum o acı çığlıkla dedemin sesi  olduğuna emin olmuştum. Elim demir parmaklıkları sarmıştı.  Tiz sesimle "dede, dede." Diyerek bağırmaya başladık yankılanan sesimle  içeriye  sinirli korkutan bakışıyla bir  görevli jandarma içeri girdi.  " bağırıp durma otur yerine." " Lütfen! lütfen! Dedemi görmeliyim o beni görmese çok üzülür."
"Burda oturup bekleseydin getirecektim zaten."  İçeriye girdiği  aynı  sinirli bakışlarla  tekrar aynı bakışla  gözlerini devire devire  bakıp çıkmıştı. Bitkin ve Çaresizce kendim yere bıraktım.   "Neyi nasıl anlatacam galiba buraya kadar bu benim imtihanı sabredicem adalet tecelli edinceye kadar sabredecem vardır bunda da bir hayyır" Dolu gözler gibi dolu kafayla düşündüğüm o  azda  olsa beni motive eden o cümleler ağzımdan  dökülmüştü.  Ağırca eğdiğim başımı kaldırdım. Başımı kaldırmamla gözlerim dedemin gözleriyle buluşmuştu. Hızlı yerimden fırladım. ayağa kalktım, demir parmaklıklar ardında elerimi dedemin yılların buruşturduğu  elleriyle buluşturdum. Sıkı sıkı sardı ellerimi, öpüyor ağlıyordu.   " Sana dedim kızım yapma etme üstüne kalır dedim."   Başımı eğdim  gözlerimden yaşlar akmaya başladı.  " affet beni dede."   "Sensin ne yaparım ben söyle zeynep'im sensin nereye gideyim?"  " Ben bir şey yapmadım ben Bahar'ı kaçırmadım. sen biliyorsun dede ."
"Biliyorum tabii sen karıncayı bile incitmesin. sen benim zeynep'imsin ."
Dedem çocuk gibi karşımda durmuş ağlıyor, ellimi sıktıkca sıkıyor, bırakmak istemiyor. 

KADIN  (YAZIYOR )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin