Koğuşun demir kapısını açılmasıyla birlikte Derin sohbeten çıkmış, gözler ve kulaklar o yöne gittmişti. Perişan bir o kadar da çekingen tavrıyla içeri girdi gardiyanlar kelepçesini açıp çıkmışlardı. Yerimden kalktım ona doğru yürüdüm. Ne desem bilemedim ama çok korkmuş çok yıpranmış gibi gözüküyordu zaten Buraya da normal şekilde gelen birini beklemiyordum. Kolundan tutum ve yatağıma götürüp oturtum. " iyi misin? " Başını eğmiş gözlerimin içine bile bakmadı. Kız ince belli, uzun saçlı, kumral, kara kaşlı, kara gözlü biriydi . Ne olmuşsa bilmiyorum ama çok korkmuştu.
Ellerimi ellerime aldım gülerek " Bak karşımdaki yatak bir yıldır boş oraya kimseyi almıyorum çünkü orası çok değer verdiğim Leyla ablamın yeri ama sen başını kaldırıp bana bakarsan sana verecem." Başını kaldırdı yüzümü gözlerime baka kaldı gözlerinden art arda yaşlar akmaya başladı. " Bizde mi ağlayalım yani?" herkes " evet ağlama biz dayanamayız." Diyerek söylendiler. Kızım yüzüne ufak bir gülümseme geldi yaşlarını sildi . " Ee güzel kız ismin ne ? Heralde senin kadar güzel bir ismin vardır?" " ismim Berfin." Ne kadar güzel bir ismin var. " tebessümle birlikte "anlamı ne?"
"Kardan yapılmış kar gibi beyaz."
"Çok güzel." Peki ya kaç yaşındasın?"
" 19 yaşındayım." Çok Küçüksün güzel kız." diyerek mırıldandım. Bu sohbetten sonra Biraz olsada durulmuş, sakinleşmişti. Kolundan tutum ve kaldırdım. Yan tarafta Leyla ablanın eski yatağına götürüp oturtum. Bak burası artık senin sen biraz uyu dinlen senle daha konuşacaklarımız var. Gözlerini evet edasıyla kırptı ve yerine yeni yatağına uzanır uzanmaz gözlerini yumdu. Yüzü bir kadının çaresizliğini anlatıyordu. Masum bir o kadarda kırılmış. aslında hikayesini merak etmiyor değildim. Sanırım Kitabımın bir bölümünde ona yer verecem. Bir günümü daha ibadetle geçirmiştim. Sabahın erken saatlerinde gelen kız ikindi vakitleri güneş batmış ama halen uyuyordu. Onu bu kadar ne yormuş olbilir hiç uyumamiş gibi uyuyor. Sanırım kendini en rahat en güvende hissettiği bu dört duvardı.
Yanına yaklaştım " Berfin! Berfin! " diyerek iki kere dürtüm. Hızla yerinden kalktı geri çekilerek şu kelimeler tekrarladı
" bana dokunma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN (YAZIYOR )
Short StoryBizimkisi,masum hayallerdi. Hayallerimizin olmaması, büyüklüğü ve imkansız olmasından değil: Oluru olan her şeyi imkansızlaştırdılar çünkü biz KADINDIK. Bir düş kırıklığı benimkisi ya olmayacakları istiyorum ben yada olması mümkün iken olmamsına bi...