" Ah ablam, sen çok güçlüsün." tekrar ellerimi ellerine aldı. "Bunları sana anlatmak istedim çünkü buraya düştün diye Vazgeçme. dört duvar senin umudunu bitirmesin, istersen yılların gitsin ama sen Vazgeçme. Allah'da, zamanda vazgeçenleri sevmez. Vazgeçenlere, umudunu yitirene , gün yıl olur. Zaman akmaz.
" seni o kadar iyi anlıyorum ki ben umudumu asla kaybetmiyecem çünkü benim umudum Allah'tan geliyor."
"Afferim güzel kız"
Güzel bir bakışla baktı Leyla abla, "uyuyalımı bir gün daha geçsin, bir gün daha kızıma yakın olayım."
"Birgün daha umudumuza yakın olalım." diyerek cevap verdim.
Acı bir gülümsemeyle yatağına bana yüzü çevrili şekilde uzandı. Aynı şekilde bende uzanmış onu gözlerini kapatışını uykuya dalışını izlemeye başladım . İçimde dağ kadar birikmiş lav kadar sıcak beynimi yiyen dertler var. Bağırmak istiyorum. Ağlamak, haykırmak istiyorum. Sırt üstü döndüm. Yüzüm gözlerim gökyüzünü değil yıldızları değil yatağın demirlerine bakıyordu. Hangi birine söylüyüm hangi biri bu dert dağını yıkacak? Doğruldum yerimden ve çekmeceyi açtım aldım küçük boş defteri birde kurşun kalemi. Nasılda dökesim var tüm dertlerimi. Başlığını hapishane yazdım ve başladım yazmaya, ta ki gözlerime uyku çökene kadar yazdım. Sayfalar yazıya bende dertleşmeye azda olsa doymuştum.
Gözler sabaha kavuşma umuduyla kapanmıştı. Kulağımda " kalkın!" diyen seslerle uyanmıştım. " hey! hey! sen de" diye dürtü gardiyan. yarım gözlerle baktım, Hızla yerimden doğruldum. Güneş ha doğmuş ha doğacak. Sabahın köründe uyandırmalarının nedenini anlayamamıştım. "Sıraya dizilin." Dedi iri yapılı gardiyan. Bizi sıraya dizdikten sonra yataklarımızı çekmeceleri alt üst ettiler ne aradıklarını bilmeden tuhaf gözlerle bakınıyordum. Beş dakika kadar etrafı aradılar. Üç gardiyan bir şey demeden ard arda çıktılar. Yaşlı teyze ordan isyan edercesine bağırdı " yeter artık burda uyku da haram bize." İçerde onyedi kişi kalıyorduk hepsi oflar şekilde yerlerine geçtiler. Leyla abla ile karşılıklı tekrar oturmaya başladık. " böyle işte zeynep'cim biz bunu ara ara yaşarız." "Desene teyzenin dediği gibi burda uyku da yok." " aynen öyle."
Leyla abla tekrar uyumak için uzanırken bende uzanıp hayaller kurmaya başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN (YAZIYOR )
Short StoryBizimkisi,masum hayallerdi. Hayallerimizin olmaması, büyüklüğü ve imkansız olmasından değil: Oluru olan her şeyi imkansızlaştırdılar çünkü biz KADINDIK. Bir düş kırıklığı benimkisi ya olmayacakları istiyorum ben yada olması mümkün iken olmamsına bi...