Ölüm bu kadar yaklaşmışken , beni kurtarmasına yakınmalı mıydım? yoksa bunda da bir mucizenin var olduğuna mı inansaydım?
Kendimi onun omuzlarında ağlayarak buldum. Ellerimden tutu, bu gecenin soğuk ayazında soğuyan taşa oturtu. belliydi sokakta yaşıyordu. Masum bakışlarını üstüme toplamıştı
Soğuk ellerini ellerimde birleştirmiş, benim kendime neden öldürmek istediğimi anlatmamı bekler vaziyette bakıyordu.
Nasıl anlatacaktım? Kendime bile anlatamadığım şeyi? Kendimden tiksiniyorum. Biraz daha yanaştı ve gözlerime bakarak; hz yusuf derin ısız kuyuya terkedilmedi mi? hemde kardeşleri tarafından. Günlerce orda kaldı. Onun kurtaran kişi bile kendi menfaati için kurtarıp pazarlarda köle diye satmadı mı? Baba özlemiyle yılar geçirdi ama sonrası herkesin değerlisi ve mısır halkının sultanı oldu. Her derten sonra bir ferahlık vardır. belki senin düştüğün kuyudan sonra güzel bir çıkış kapısı açılacak. vardır elbet her şeyde bir hayyır.Nasıl güzel anlatıyordu.
Gerçekten kendimi o sesiz ısız kuyudan çıkartılmış gibi hissediyordum. Anlık değişen ruh Halimi anlayamıyordum. Hem gülümseyin hem ağlanılır mı? Şuna tam da öyleyim. Başımı gökyüzüne çevirip yıldızlara bakan gözlerim yaşları döküyordu. Kadının ellerini sıktıkca sıktım. Yabancı olması sanki bana daha bir güven veriyordu sanki denize anlatacam bana karşılık verecek ama kimse bilmeyecek belki anlatılan sonra kalkıp gidecem ve hiçbir zaman birbirimizin görmeyeceğiz. Birazda bunun rahatlığıyla bir anlatım bir ağladım bir derin nefes alıp verdim . Anlatım beni paramparça eden o iğrenciliği.
Kadın üzgün dolu gözlere baksada sert duruşunu hiç bozmadan senin hattan olmayan şeyler için üzülmeyi bırak ortada bir iğrençte varsa o kendisidir. Nasıl olurda onun yüzünden hem ahiretini hem dünyanın yakarsin senin annen, kardeşlerin yok mu? Onları düşünmüyor musun?
Bir yanlış için tüm doğruları kaybetme .
O anlatıyordu ben dinliyordum. Ağlıyordum halen delicesine içim yanıyor ağlıyorum. Birinin hatasını bedelini geleceğim ödeyecek.
Kadının ellerinden çekip aldım ellerimi az olsa ferahlamıştım ve ikna olmuşt ama beni sadece ölümden Vazgeçirecek kadar ikna olmuştum. Belki kendimi affetmeyecem, iğrenecem , çoğu şeyden vazgeçecem.
Kim için? ben kendime iğrenç ve kötü hissetiren kişi için.
Değecek mi ? Hayır tabii ama ellinden olmadan kendime yada başkasına zarar verecem . Çünkü insan bir kere ölür. Tüm duygu ölür ve kaybedeceği hiçbir şey olmaz. terk edilmiş evin hiçbir anlamı yoktur tıpkı ruhsuz bedenin hiçbir anlamı olmadığı gibi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN (YAZIYOR )
Short StoryBizimkisi,masum hayallerdi. Hayallerimizin olmaması, büyüklüğü ve imkansız olmasından değil: Oluru olan her şeyi imkansızlaştırdılar çünkü biz KADINDIK. Bir düş kırıklığı benimkisi ya olmayacakları istiyorum ben yada olması mümkün iken olmamsına bi...