"Dede, sen biliyorsun anlat onlara lütfen!" Dedem başını eğdi ellerimi elerinden çekti gözlerini sildi derin bir ahh çekti. "Dede söylesene demedin mi onlara zeynep yapmaz o masum diye?" Yüzüme baktı "dedim kızım ama o evi yakmamışsa bile o kızı yanında tutması bir suçtur. Ailesi bundan haberi olmaması kaçırılma anlamına geliyor dedi."
"Ama ben onu kaçırmadım." Diyerek yakındım aynı hıçkırıklarla ağlamaya devam ettim dedem de karşımda çocuk gibi ağlıyor, kolundan tutup çıkardılar onu yanimdan. Kendimi yere bıraktım. Çaresizlik böyle bir şeydi demek ki ellimiden bir şey gelmiyor sadece ağlamakla kalıyorum. Acı yüklü bir geceden sonra mahkemeye çıkartılmak üzere karakoldan çıkartmışlardi beni. Ellerimi kelepçeli bir şekilde arabaya bildirildim. hareket etmekte zorluk çekiyor, beynim durmuş, nasıl komut veriliyorsa o tarafa doğru gidiyorum.
Saatler su gibi akıyor, çünkü hayattımı, yıllarımı , özgürlüğümü elimden almak için hızlanıyordu zaman. mahkeme salonun da hıçkırıklarlarım feryadım yankılanıyordu. Sonucu böyle olmamalıydim, beş yıl koca beş yıl yatacaktım. Koca beş yılımı benden alacaklardı. Allahım deli olacaktım. Dedem tutu beni ve sıktıkca sıktı. Beni dedemden ayırarak götürdüler.
Adalet bumuydu, hakkım bumuydu, daha ne kadar ağlayacaktım beş yıl boyunca böyle mi ağlayacaktım?
Hapishanenin penceresinden dışarı bakınıp durdum. Dışarısı dediğim etrafımızda örülen Koca onbeş metreden uzun kalın duvar. Koca beş yılım böyle dört duvara bakarak geçecek. Elini fafifce omuzlarıma vurdu, genç kadın. " alışacaksın, tıpkı bizim gibi, önce kabullenmek istemeyecek, ölmek isteyeceksin, sonra o duruma alışacak, kendine meşkale Arayacaksın. " Ben bir şey yapmadım abla ben burayı haketmedim." Kadın bu sözüme acı bir gülümse ile karşılık verdi. Hemen yanıma oturdu ellerini bir kaç kez dizerime vurdu. " Ne yani güzel kız biz burayı hakediyor muyuz?"
Derin bir bakışla baka kaldım.
Yanan gözlerim, gözyaşlarımın izlerini taşıyan yüzüm, çatlayan kuru dudaklarım, yüreğimde ağır bir yük, Yüzüm acıya gülümsüyordu.
Kadın: " bakma Öyle acı acı!" Etrafıma baktıkça ve şuan bile konuştuğum kadın bile, hepsi bu gerçeği yüzümü vurarcasına canımı acıtıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN (YAZIYOR )
Short StoryBizimkisi,masum hayallerdi. Hayallerimizin olmaması, büyüklüğü ve imkansız olmasından değil: Oluru olan her şeyi imkansızlaştırdılar çünkü biz KADINDIK. Bir düş kırıklığı benimkisi ya olmayacakları istiyorum ben yada olması mümkün iken olmamsına bi...