Bugün İlayda bize gelicekti. Babamlarla beraber sabah erkenden kontrole gittik. Bebeği ultrasondan görme fırsatım olmuştu. Çok garip bir his. İçinde seninle büyüyen bir yavrucuk var. Yıldız ablada büyük değişiklik olmuştu daha doğmadan.İlayda bize gelemeye sabahın köründe ikna etmiştim. Bugün eve yardımcılar gelicekti.
Eve gittiğimizde Babam işe, Yıldız abla ise odasına gitti. Gelen yardımcılarla beraber tatlı falan yaptık.
Kapı çalındığı gibi koşarak açtım.
"Ömer?" dedim şaşırarak.
"Biraz dışarı gelebilir misin?" dedi
"Tamam" dedim.
Beti benzi atmıştı.
"İlayda'yı annemler hastaneye götürdü." dedi
"Ne oldu?" dedim
"Ben evden birkaç eşya aldım. Hastaneye gidiceğim. Yolumun üstüyken sanada uğrayıp söylemek istedim ." dedi
"Ömer ne olmuş? Söyler misin?" dedim
"Bileklerini kesmiş" dedi acı içinde. Derken eli ayağı tutmuyordu sanki. Zor ayakta duruyordu
"Ne?!" dedim çığlık atarak
"Bekle beni ceketimi alıp haber verip geliyorum." dedim
Eve girdiğim gibi yeni gelen ablalardan birini durdurdum.
"Duru abla ben gidiyorum. Akşama gelirim Yıldız ablaya Ömer'le gitti dersin olur mu?" diyip onay beklemeden çıktım.
"Ömer ben sabaha kadar onunla konuştum. Hiçbir şeyi yoktu" dedim
"Arabayı kullanabilir misin?" dedi
"Tamam ben kullanırım" diyip öne atladım.
Buraları hiç bilmiyordum. Ehliyetimi alalı çok olmamıştı ama çok şükür kolayca geldik.
Ömer'in annelerinin yanına o kadar hızlı çıkmıştık ki ancak durduğumda nefes almayı hatırladık.
"Anne, İlayda nasıl?" dedi Ömer.
"Çok kan kaybetmiş ama doktor iyi olucak dedi. Genç olduğu için daha rahat toparlarmış" annelerini ilk defa gördüm. Kadın yaşıyan cenazeye dönmüştü.
"Çok geçmiş olsun" dedim
Ancak konuşunca fark ettiler beni. Babasını karakoldan tanıyordum. İkisi bana baktı.
"Geçse keşke" dedi babası.
"Baba bu sefer ne oldu?" dedi Ömer.
"Bilmiyoruz. Hazırlanıyordu. Çok mutluydu. Kahvaltı ettik erken saate. Güzelce sohpet ettik. Odasına gitti. Birkaç ses duyduk. Odasına gittiğimizde bütün odası dağnıktı. Aynasını kırmış kırk bir parça ile bileklerini kesmiş. Gittiğimizde bilinçi Açıktı.'Dayan güzel kızım' dedim ama bana acıyla gülerk baktı. 'Ben hiç güzel olmadım' dedi. Herhalde yine aynada kendini görünce beğenmedi. "dedi babası.
Ömer'e baktım korkuyla. Böyle mi olmuştu gerçekten? Bu kadar basit miydi?
"Oğlum arkadşın kim?" dedi annesi.
"Zümra." dedi
Annesi ağlamaya başladı.
"Bugün sana gelicekti" dedi ağlamasının arasında. Dayanamayıp yanına oturup sarıldım kadına.
"O iyi olucak" dedim.
"Inşallah kızım" dedi o sa bana sarıldı.
Birkaç dakika onu teselli etmeye çalıştım. Sonra bir doktor geldi yanımıza
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zümra -BAŞLANGIÇ
Novela Juvenilİlk gözünü açtığın andan itibaren birilerine güvenerek başlarsın hayata. İlk elini tuttuğun kişi hep yanında olucak zannedersin. Büyürken yakınlarına tutuna tutuna ayakta kalırsın. Bir şekilde birilene güvenir, sırtımızı yaslar ve onlara inanırız. İ...