Sakinleşene kadar hiçbir şey anlatmadı. Sakinleşince devam etti
"Şoförümüz, o yapmış. İlk intihar girişiminde bulunduğu gün sabah kardeşimi okula diye alıp boş bi yere götürüyor ve tecavüz ediyor. Zaten depresif biriydi. Bunlar ona çok ağır geldi. O şoför bizim ilkokulumuzdan beri çalışırdı. O zamandan beri taciz ediliyormuş. Biz onu çok zor kazandık" dedi.
Duyduklarıma inanmak istemedim. Ömer'in gözlerinden yaş değilde yaşanmışlık akıyordu.
"Ömer ben çok şaşkınım hiç böyle bir şey beklemedim" dedim
"Devamı var, İlayda benim hayatım. O sıralar çok kötüydü. Hiçbir arkadaşı arayıp sormadı. İyileşmesini bekledikçe daha kötü oldu. Sınava hazırlanmam gereken sene sınavı bırakıp tüm senemi İlayda'ya adadım. O sene gerileme değilde ilerleme kaydettik. Sonraki sene hem İlayda'ya yardımıcı oluyordum hemde sınavıma hazırladım. O yaz öğrendim İlayda aşık olmuş. Bir sene sonra çıkmaya başladılar. Hayata tekrardan tutundu İlayda. Çok mutluydu. Bir gün erkek arkadaşının doğum gününde süpriz yapmak için 12'den sonra evine gitti. Başka kızla gördü çocuğu. Biz o gün İlayda'yı tekrar kaybettik. İlayda ağır bir depresyondan ona bağımlı olarak çıktı. O gün yakalayınca onları tekrar bitti İlayda. Birde bastığı kız arkdaşıydı. Hemde tek arkadaşı vardı oda oydu. Aralarından su sızmazdı. Bu olaydan 2 gün sonra intihara kalkıştı. "dedi
" Çok şükür şu an hala iyi. Peki şimdikinde ne oldu? Neden yapmış?"dedim
" Ben de bilmiyorum. "dedi
" Anlık bir kıvılcım olmalı. İyiydi çünkü "dedim
" Bilmeyiz. İlayda tecavüze uğradığı için hala kendinden tiksiniyor, sevmiyor kendini. Aldatıldığı için çirkin ve saf, zeki olmayan biri gibi görüyor kendini. Aldatma aslında kolay atlatılabilir ama İlayda'nın hayatı tuttuğu dal olmuştu. Bağımlılık gibiydi o ilişkisi.Çok kötü bir dönemde denk gelmişti"dedi
"Peki son zamanalar piskolojisi nasıldı?" dedim
"Bu yazdan beri çok mutluydu. Tedavisi iyi gidiyordu ilaçlarınıda alıyordu." dedi
"Keşke önceseden bilseydim. Daha çok yanında olurdum. Önceden yanında olsam bile piskolojisi nasıl diye bakamazdım." dedim
"Senlik bir durum değil" dedi
"Yani sizleri tanıyalı çok olamadı. Hakkınız da çok az şey biliyorum" dedim
"Sen nasılsın? Sıra senden bakalım" dedi
"Çok değişik bir durumdayım. Annelik içimdeki bir boşluktu şimdi ben o boşluktayım. Hiçbir şey yok. Sevgi , nefret, istek, özlem, kırgınlık, kızgınlık, öfke, şefkat hiçbir şey yok" dedim
" Babanla neden konuşmuyorsun?" dedi
"Bilmiyorum. Konuşuyorum aslında. Benimki sadece ufak bir trip meselesi" dedim
"Çünkü suçlu çıkmasından korkuyorsun" dedi
Doğru söylüyordu
"Onun yüzündense ona kızman gerekiyor ama bunu yapamıycaksın. Babanla aran açılmasın diye erteliyorsun" dedi
"Aram açıklamadan halledebilirim." dedim
"Babana düşüksün farkındayım ama biraz da anneni düşün. Seni gördü ama kızı olduğunu dahil bilmiyor. Kadın çok kötü bir durum da. Onunun tarafından bak birde olaya " dedi
"Sanki yanıma gitsem bütün düzenim bozulacak gibi hissediyorum. Yani zaten bozulucaktır elbette ama hissetiğim şey böyle yer yerinden oynayacak gibi. Babam bana çok büyük bir yalan söyledi. Annemi kabul edersem o yalanı kabul edemem" dedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zümra -BAŞLANGIÇ
Roman pour Adolescentsİlk gözünü açtığın andan itibaren birilerine güvenerek başlarsın hayata. İlk elini tuttuğun kişi hep yanında olucak zannedersin. Büyürken yakınlarına tutuna tutuna ayakta kalırsın. Bir şekilde birilene güvenir, sırtımızı yaslar ve onlara inanırız. İ...