-Kim Taehyung-
"Kimleri görüyorum?"
Sesini duyduğum kişiyle duraksarken arkamı dönüp sırıttım. "Eunwoo Bey, sizi buralarda görür müydük?" Geçen sene mezun olan arkadaşıma sıkıca sarıldım ve kıkırdadım. Eunwoo diğerleri ile yaşıttı. Sinir bozucu müdür onları sınıfta bırakmasaydı şuan benimle bu okulda değil üniversitelerinde olacaklardı.
"Sizi unuttum mu zannettin, mavi kafa?"
"Unuttun zannetmedim de orda başkalarını buldun sanki..."
Saçlarımı karıştırırken bakışlarını koridordaki yüzlerde gezdiriyordu. Onunla en son aylar önce görüşmüştük. Hep beraber bir kafede oturmuş ve vakit geçirmiştik. Özlemiştim.
Tabii Jungkook onunla sık sık görüşüyor olabilirdi. Bazen bu okul dışında da işleri oluyordu. Benim merak etmediğim ve onun da söylemek istemediği işler.
"Uzun zaman olsa da bu bakışlar hiç değişmemiş. Okulun aptal sayfasını da takip ediyorum."
Omuz silkmekle yetindim. Neyi ima ettiği apaçık belliydi ama ben bu konuları konuşacak modda değildim. İnsanların ne düşündüğünü bırakalı uzun zaman oluyordu. Yine de o buna fazla alışık değildi. Bu yüzden rahatsız olması da doğaldı.
"Neden sizinle uğraşıyorlar?"
"Bilmiyorum. Bunları konuşup uzatmamıza gerek yok. Asla vazgeçmeyecekler."
"Hadlerini aşarlarsa zarar görürsün, Taehyung. Dikkatli ol."
Koridorun başında Jungkook'u görmemle dikkatim dağılırken heyecanla ona el salladım. Beni fark eder etmez gülümsedi. Ardından bakışları yanımdaki bedene kayarken kaşlarını kaldırmıştı hayretle. Yanımıza ulaşınca elini uzatarak arkadaşına selam verdi.
"Özlettin, Eunwoo."
İkisi tokalaşıp sarılırken sırtımı duvara yasladım ve onları izledim. Ben ve Jimin kadar yakın olduklarını düşünüyordum. Jungkook ona güvendiği kadar çok az kişiye güvenirdi.
"Değişen tek şey Taehyung'un saç rengi cidden."
Benim gibi duvara yaslanan Jungkook kolunu omzuma atarak beni kendine çektiğinde gülmeme engel olamadım.
Aslında çok şey değişmişti ama hepsi benim içimdeydi sanırım. Eski şımarık ve bencil halim yok oluyordu. Bu bir açıdan iyi bir açıdan kötüydü. Olgunlaştığımı hissediyordum. Bunun sebebinin yaşım değil de yaşanmışlıklar olması çok can sıkıcıydı.
Jungkook hep aynıydı. Hâlâ sinirlenince onu sadece ben sakinleştirebiliyordum. Bana olan bakışları aynıydı. Üzerimdeki ilgisi ya da sevgisini gösterme şekli hiç değişmemişti.
"Dünyadan Taehyung'a. Jungkook'a aşık aşık bakmayı kes ve benimle ilgilen."
"Bebeğim? Bir sorun mu var?" Jungkook üzerime eğilip kokumu içine çekerek saçlarıma bir öpücük kondurdu. Gözlerimi kapatarak dudaklarının sıcak hissine kapıldım. Ardından kafamı hafifçe iki yana salladıktan sonra Eunwoo'ya dil çıkarttım. Bizimle uğraşmayı hep sevmişti.
"Diğerlerini de alıp bir yere gidelim." Jungkook'un fikrini onaylayıp tıpkı onun gibi duvarla olan temasımı kestim.
"Böyle giderse ben meslek sahibi olurken siz liseden yeni mezun olacaksınız."
"Gevezelik yapma, Eunwoo. Alırım ayağımın altına seni."
"Aman, sus. Ben senin abinim."
Jungkook ona bir tekme savururken Eunwoo benim arkama saklanıp eğildi ve görünmemeye çalıştı. Bunun için cüssesi biraz fazla büyüktü. Gülümseyerek ikisinin kavga edişini izledim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
class b ✓
FanfictionHerkesin zorba diye tanıdığı Jeon Jungkook yalnızca sevgilisine karşı hassas davranan bir aşıktı. - Taekook ve diğer Kore idollerini içerir.