Sonunda eve geldiğimizde evimi görmek beni mutlu etmişti. Tabi sevdiğim adamı ve de dostlarımı. Arabadan indim ve Doruk koşarak yanıma geldi. Ellerini tuttum ve eve kadar beraber yürüdük. Hala canım yanıyordu ama bunun pek bir önemi yoktu. Çünkü her şey yolundaydı. Eve girdiğimizde ilk olarak odama gittik. Büyük bir acıyla yatağa uzandım. Doruk yanımdaydı. Benimle ilgilenmesi ve yanımda olması acılarımı biraz da olsa hafifletiyordu.
''Biraz daha iyi misin?'' dedi.
''Evet. Ama iyi olacağım.'' dedim ona bakıp gülümserken.
''Yalan söylemiyorsun de mi?''
''Hayır, söylemiyorum.'' dedim ve ellerini tuttum. Yanıma uzandı ve saçlarımı okşamaya başladı. Ona sarıldım ve ona bakarak gözlerimi kapadım. Çünkü gerçekten yorgun bir haldeydik ve uyumamız gerekiyordu.
*
Sabah olduğunda duş alıp hazırlandım. Merdivenlerden aşağıya inerken büyük bir sohbetin içine dalmıştım. Herkes mutlu ve iyi gözüküyordu.
''Günaydın herkese.'' dedim gülümserken. Herkes beni görünce gözleri parlıyordu.
''Günaydın dostum.'' dedi Kaan ve diğerleri de günaydın dedikten sonra kahvaltı masasına oturdum. Herkes iyiydi ve bende iyiydim. Gerçekten iyiydim ve bu duygu gerçekten çok güzelmiş. Ve beni iyi hissettiriyordu.
''Melis her şey için teşekkür ederiz.'' dedi Uzay.
''Aynen Melis arkadaşlarım adına çok teşekkür ediyoruz.'' dedi Jasper.
''Asıl ben teşekkür ederim yanımda olduğunuz için. Ve bu şeyden kurtulduğumuz için de eminim herkes çok mutludur.''
''Evet, mutluyuz.'' dedi Arel.
''Arkadaşlar bugün şöyle bir karar aldım. Buradan taşınıyorum ve uzun bir süre buraya gelmeyi düşünmüyorum.'' dediğimde Doruk ve Yağmurlar şaşkın bir halde bana baktılar.
''Bana bundan bahsetmemiştin.'' dedi Doruk şaşkın ve üzgün bir ifadeyle.
''Ya Doruk niye öyle bakıyorsun? Benimle gelmek istemez misin?'' dedim.
''Tabi ki de gelirim. Sen nereye ben oraya gelirim.'' dedi ve gülümsedi. Bende ona bakıp gülümsedim.
''Bizi bırakıyorsunuz yani.'' dedi Yağmur üzgün bir ifadeyle.
''Yağmur hayır tabi ki de. Sadece bir süre burada olmayacağım. Belki hiç gelmem bilmiyorum. Anlayın beni.'' dedim ve kafalarını salladılar.
''Bu an bizim son görüşmemiz oluyor. Üzgünüm ama sizi tanıdığım için de mutluyum. Son kez birlikte...'' dedim ve gülümsedim. Onlarda bana bakıp gülümsediler ve kahvaltımızı yaptık. Sonra etrafı toparladık ve eşyaları toparlamak için depoya indim ve kutulara bakarken hepsi yanıma gelmişti.
''Gitmeden yardım edelim dedik.'' dedi Uzay ve gülümsedi.
''Teşekkür ederim. Bu kutulara kitaplarımı koyacağız. Zaten sadece kitaplarımı alacağım yanıma. Başka bir şey almıyorum.''
''Tamam, o zaman. Alın arkadaşlar.'' dedi Uzay ve kutuları aldılar. Bende arkalarından gülümsedim. Sonra odama geçtim ve valizimi açıp birkaç bir şey koydum içine. Sonra doruk geldi.
''Demek gidiyoruz.'' dedi kapının orada ayakta dururken.
''Doruk öyle dedim ama seni zorlamıyorum. Sonuçta baban var ve...'' dedim ve sözümü kesip dudaklarımı öptü. Bir süre dudaklarımız mühürlendi ve ayrıldık.
''Melis seninle her yere geliyorum. Senden kopamam ki ben.'' dedi gözlerime bakarken.
''İyi ki varsın Doruk. İyi ki tanışmışız.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURUCUNUN YILDIZLARI
Science FictionHer şey bir anda normal giderken bir anda onun gelmesiyle her şey değişti. Melis normal hayatına devam ederken bir anda her şeyin değiştiğini anlayacak. Doruk'un karşısına çıkması onun tüm hayatını değiştirecektir. Kendisinin bile bilmediği sırları...