KURUCUNUN YILDIZLARI

18. BÖLÜM: PLAN

Herkes bana şaşkın bir şekilde bakıyordu.

''Tam ihtiyacımız olan kişiyi bulduk derken Melis, anlatır mısın bize hem bu çocuk kim ve neden ona ihtiyacımız var?''

''Kayra benim yurt dışından arkadaşımdı. Aynı okuldaydık. Sevdiğim bir arkadaşımdı. Çok görüşemesek de iyi bir insan olduğunu biliyorum ve de güvenilir.''

''Melis haklı. Kesinlikle öyleyim.'' Dedi Kayra gülümseyerek.

''Kayra Kimya ve Mekatronikden çok iyi bir düzeyde anlıyor. Tahmin ediyorum ki bize yardımcı olacaktır. Kayra bir konuda yardımına ihtiyacımız var, bize yardım eder misin?'' Dedim ve cevabını merakla bekledim.

''Tabi yardımcı olurum Melis. Peki, hangi konuda yardım etmemi istiyorsunuz?'' Dedi Kayra.

''10 katlı bir binayı patlatmanı istiyorum.'' Dedim ve Kayra büyük bir şaşkınlıkla bana bakıyordu.

''Melis bunu yapabilirim ama neden 10 katlı bir binayı patlatmamı istediğini sora bilir miyim?''

''İşini yap gerisini sorma.'' Dedi Doruk. Böyle yaptığı için çok kızmıştım.

''Sorun yok Doruk. Ben Kayraya güveniyorum, siz de ona güveneceksiniz. Kayra orada almamız gereken tüpler var ve yüksek güvenlik sistemi olduğu için içeriye giremiyoruz. Bir adım atsak bile bizi öldürürler. Bu yüzden o binayı patlatmak istiyoruz. Ne kadar geç kalırsak o kadar kötü. Ve eğer bize yardım etmek istiyorsan hemen yardım etmelisin.'' Dedim ve yüzüne baktım. Ondan başkası yardım edemezdi bize.

''Anladım Melis. Tabi ki de size yardım edeceğim. Merak etmeyin. Peki, ne zaman başlıyoruz?''

''Hemen başlamalıyız Kayra.''

''Tamam, o zaman. Alt katta ki çalışma odama geçelim.'' Dedi Kayra ve hepimiz onun arkasından gittik ve odasına girdik. Bu odayı çok güzel laboratuvar yapmış ve çok iyi bir şekilde bilgisayar sistemi vardı. Beni şaşırtmamıştı.

''Gelin şöyle oturabilirsiniz. İçecek bir şey almak ister misiniz?'' Dedi Kayra.

''Teşekkürler Kayra ama içmeye bile hiç vaktimiz yok.''

''Durum o kadar ciddi desene.''

''Evet. Durum o kadar ciddi.'' Dedi Doruk.

''Tamam, o zaman hemen başlayalım. Binanın fotoğrafı var mı ya da konumu? Aslında ikisini gösterirseniz çok iyi olur.'' Dedi Kayra. Sonra Kaan telefonunu çıkardı ve binanın fotoğrafını ve konumu gösterdi.

''Güzel şimdi biraz sizi bekleteceğim.''Dedi ve bilgisayarın başına oturdu. Bizde beklemekten başka çaremiz yoktu. Sessiz bir şekilde oturduk ve birbirimize baktık. Bir süre böyle devam etti.

''Buldum. Gelin.''Dedi Kayra ve hepimiz ayağa kalktık ve bilgisayarın başında Kayra'nın bize göstermiş olduğu binada ki güvenlik sistemlerine bakıyorduk.

''Bu yanıp sönen daireler ne oluyor?'' Dedi Yağmur.

''Binanın güvenlik sistemlerini gösteriyor. Yani demem o ki çok üst bir seviyede korunuyor bina. Dediğiniz gibi bu sistemlerle içeri girmeniz mümkün değil.''

''Haklısın Kayra. Peki, ne yapabiliriz?'' Dedi Kaan.

''Merak etmeyin her şeyi düşündüm ama bir sıkıntımız olabilir.'' Dedi ve hepimizin yüzüne baktı.

''Ne gibi sorunumuz olabilir?'' Dedi Doruk.

''Binanın alt katında çok yoğun bir sistem gördüm. Yani çok üst seviyede güvenlik sistemleri koymuşlar. Düşünüyorum ki aradığınız şey orada olabilir.'' Dedi Kayra. Sonra düşünmeye başladım. Ne yapabilirdik? Orayı nasıl patlatacaktık?