21. BÖLÜM: YENİ BİR SAYFA

42 6 0
                                    

Yeni evimize taşınalı 1 hafta oldu. Ve yeni bir sayfa açtık. Dorukla beraber bildiğim çok güzel sahil bir yeri olan ve inanılmaz doğa havası olan bir yere taşınmıştık. Evimiz tam denizi görüyordu. Akşam ise inanılmaz bir havası var. Bir de yıldızlar tabi. Gerçekten bu kadar güzel yıldızlar görmedim. Yani daha yakından ve ayrı bir havası vardı. Ara ara Yağmur ve Kaanlarla konuşuyorduk. Sonra geçende Uzay aramıştı ve onlarla beraber uzun bir sohbetimiz olmuştu. Sonra Dorukla beraber gece çatımıza çıkıyor ve yıldızları izliyorduk. Arada denize giriyor ve de koşuyorduk. Tabi en güzeli ise beraber kitap okumamızdı. Şahane bir kütüphanemiz var. Baktıkça bakası geliyor insanın. Beraber bolca vakit geçiriyor ve onunla olduğum için inanılmaz mutluydum. Daha önce hiç görmediğim bir mutluluktu benim için. Şimdi ise bahçemizde oturuyorduk. Bir de köpeğimiz var. Cinsi golden ve bir kız. Adı da Güneş koyduk. Doruk Güneşle çok iyi anlaşıyordu. Onları bu kadar eğlenerek görmek beni mutlu ediyordu. Doruk babasıyla arada konuşuyordu. Dediğine göre ülke dışına gitmiş. Ve aklıma takılan bir şey vardı. Bir kişi yoktu bizden biri ve öğrendik ki o kişi ölmüş. Nedenini anlatmadı ama sanırım bir şey oldu ya da normal bir ölümdü bilmiyorum. Karıştırmak istemedim. Çünkü çok fazla yorulmuştum. Ve her şey normalken bu durumu bozmak istemiyordum.

Sandalyeden kalktım ve içeri girdim. Yapmam gereken bir şey vardı. Daha önce yapmalıydım ama fırsat olmadı. Çantamdan küpü çıkardım ve masaya koydum. Sandalyeyi tam karşıda olmak kaydıyla çektim ve oturdum. Kayıt düğmesine bastım ve konuşmaya başladım.

''Ben Melis Güven. Bir zamanlar kurucu olan ama şimdi normal bir insan olan bir kızım. Umarım hep bu böyle kalır. İlkler öldü ve biz kurucular kendi dünyamızı ve diğer dünyayı kurtardık. Başka dünyalar var mı bilmiyorum ama umarım yoktur. Ve benim ve bizim yaşadığımız şeyleri yaşamazsınız. Hayatımı çaldılar ve sevdiklerimi öldürdüler. Ne kadar iyi gibi davransam da iyi değilim. Ama birisi var ki, bana tekrardan hayata tutunmayı öğretiyor ve gerçek sevginin ne olduğunu hissettiriyor. Çok şey yaşadım ve inanın bunlar çok kötüydü. Kimsenin yaşamak istemediği şeylerdi. Kim ister ki sevdiklerinin ölmesini? Ama şu gerçek ki, bir gün hepimiz öleceğiz. Ne zaman olur bilinmez. Ama ölmeden şunu yapın. Kimsenin sizin hayatınızı mahvetmesine izin vermeyin. Asla izin vermeyin. Daima güçlü olun ve yapmak istediklerinizi yapın. Hayat kısa ve biz onu asla durduramıyoruz. Durmayacak. Zaman durmaz. O daima gider. Gider ve geri gelmez. Belki bazı şeylere geç kaldınız ama bunu düşünmeyin. O yerden kalkın ve yürümeye devam edin. Geç Kalmışlığın bir önemi yok. Siz sadece adım atın. Ben bu dünyada çok kötü şeyler yaşadım, kaybettim ama daima bir şekilde tutunmayı ve ayağa kalkmayı öğrendim. Bazı engeller çıkacak ya da onlarla başa çıkamayacaksınız. Ama bir gün olacak ki her şey yolunda gidecek... Başka bir ben var mı ya da bir dünya var mı bilmiyorum ama eğer varsa sevdiklerinizi daima koruyun. Ve dünyanızı kurtarın. Geç kalmayın sevdiklerinize. Belki bir gün buluşuruz. Kim bilir? Ne olursa olsun her zaman sevdiklerinizi koruyun...'' dedim ve yayını kapattım. Gözlerim doldu ve sonra hızlıca sildim. Doruk geldi.

''Ne yapıyorsun? Neyin var?'' dedi önüme gelirken.

''Küpe kayıt bırakmak istedim. Şimdi onu denize atacağım. Gelir misin benimle?''

''Gelirim.'' dedi ve ellerimi tuttu. Küpü aldım ve kaydettim. Sonra kapattım sonsuza dek. Evden çıkarken güneş üzerime atladı ve onu kocaman sarılıp öptüm. Üçümüz denize doğru yürüyorduk.

''Melis neden kayıt bıraktın?''

''Çünkü benim yaşadığımı başkası yaşamasın ve hissetmesin diye birkaç bir şey söyledim.''

''Anladım.'' dedi ve kafasını salladı.

''Sence o adam hapiste midir?''

''Bilmem, belki de.'' dedi.

''Melis'e güvenmiyorum bu konuda. Neden diye sorarsan kendimi onun yerine koydum ve ne olursa olsun ne yaparsa yapsın babası. İzin vermez diye düşünüyorum. Ama tek güvendiğim Arel. Arel adalete teslim etmiştir.'' dedim ve az kalmıştı.

''Haklısın Melis. Öyle düşündüğümde aynı fikirde olduğumuzu anladım.'' dedi ve durduk. Sağ elimdeydi küp ve kolumu kaldırdım. Sonra onu atabildiğim uzak yere kadar attım ve suya düştü ve yerin dibine doğru çöktü. Geriye döndüm ve eve doğru yürüdük.

''Melis gerçekten iyi misin?'' dedi endişeli bir halde.

''İyiyim Doruk. Ve daha iyi olacağım. Gidelim hadi.'' dedim ve ellerini tuttum.

*

Akşam olduğunda çatıya çıktık ve beraber yıldızları seyrettik. Bana baktı ve gülümsedi.

''Sayende bende yıldızlara taktım kafayı biliyor musun?'' dedi gülerek. Bunu demesi cidden beni çok güldürmüştü.

''Buna çok sevindim sevdiğim adam.'' dedim ve gözlerine baktım. Bana sımsıkı sarıldı ve kulağıma fısıldadı.

''Sevdiğim kadın.'' dedi ve sonra bende onun kulağına fısıldadım.

''Sevdiğim adam.'' dedim ve sonra sımsıkı sarıldık. Sonra beraber gökyüzüne baktık. Sonra o cümleyi söyledim.

''Bir gün buluşacağız, yıldızlar parladığında.'' dedim ve Doruk bana bakıp gülümsedi. Sonra bende ona bakıp gülümsedim. Sonra tekrardan yıldızlara baktık.

Unutmayın.

Bir gün buluşacağız, yıldızlar parladığında. 

KURUCUNUN YILDIZLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin