KOŞUCU

Bölüm 3 - Eğlence

İnanmıyorum.. Rüzgara olan sinirimden kıyı boyunca koşmuştum ve üstüm başım  darmadağın, resmen terlemekten ıslanmış vaziyetteydim.Harika! Güneş batmaya çoktan başlamıştı bu hızla koşup acele bir duş alıp hazırlanmam gerekiyordu.

''DERYA!'' diye kendi kendime yüksek sesle konuşurken herkesin bana baktığı hissine kapıldım.Kıza saat 1'de buluşalım dedim ve saatlerdir koşmaktan tamamen unuttum.Hemen telefonuma sarıldım Deryanın ismini bulduktan sonra kulağıma götürdüm.

''Kızım seni elimden kimse kurtaramayacak! Neredesin aptal? Saatlerdir ağaç ettin beni burada! Hemen geliyorsun!''

''Ya sinirlenmesene be! Ne olduğunu bilmiyorsun...''

''Ne olduğunu anlat o zaman deli ettin beni!''

''Seninle buluşmak için evden çıktığımda arkasını dönük bir şekilde Rüzgar'ı gördüm.Konuştuk biraz beni sinirlendirdi, bende saatlerdir koşmuşum.Sinirlenince koşuyorum biliyorsun ve saatin kaç olduğunu fark etmemişim. Eğlencede anlatırım detayları şekerim.''

''Tamam tamam, ama bu Rüzgar mıdır nedir ne ayak anlayamadım. Bence dikkatli olmalısın Miray sonra gelip karşımda büzüşen panda şekillerine giriyorsun.''

''Sensin büzüşük! Ben eve giriyorum, hemen hazırlanmaya başlamalıyım çok eğleneceğiz kızım ya!''

''Bir şeye sinirlenmeden hazır olmuş olursa ara beni tatlım beraber gidelim.'' Dedikten sonra telefonu hızla kapatıp komodinimin üzerine koydum. Sıcak su da altında rahatladıktan sonra saçlarımı kurutup maşayla şekil verdim. Giydi dolabımın karşısına geçip 'Ben ne giyeceğim ya' diye mırıldanırken odamın kapısı çaldı.

''Müsaitim, girebilirsin.'' Dedikten sonra annemin elinde bir kutuyla dikildiğini gördüm.

''Ah anne. Bende tam ne giysem diye dolabımla bakışıyordum ki eğlenceye giyebilecek bir kıyafetimin olmayışının karamsarlığına bürünmüştüm.''

''Ben hiçte öyle olduğunu düşünmüyorum tatlım. Al bu senin için umarım beğenirsin.'' Diyip kocaman gülüşünü sergiledikten sonra kutuyu heyecanla açtım.

''Annee! Bu elbise harika tam da istediğim gibi olanlardan.Çok teşekkür ederim Anne seni bu gece benim kahramanım ilan ediyorum.'' Dedikten sonra hızla boynuna sarıldım öpücüklerle beraber boğuluyorduk ki telefonum mesaj sesiyle eski halimize döndük.Telefonuma bakıp mesajın Derya'dan olduğunu görünce önemsemedim eminim ki 'çabuk ol saat geliyor tatlım' yazmıştı. Çünkü bir yere gideceğimiz zamandan birkaç saat önce böyle mesajlar atardı.

''Tatlım ben çıkıyorum sende rahat rahat hazırlan bakalım.Bu ara bizde babanla yemeğe gideceğiz geç gelirsek endişelenme ve eğlencenin tadını çıkarmaya bak.''

''Tamam annecim, size iyi eğlenceler.'' Dedikten sonra annemin aldığı beyaz kumaş üzerine renkli puantiyeler olan elbiseyi giyerek belime sarı kurdelesini fiyonk yaptıktan sonra en sevdiğim parmak arası sandaletlerimi ayağıma geçirdim. Vay be! Gerçekten çok hoş görünüyordum. Bir eğlence için belki fazla şık ama tadına varmam söylendi.Tekrar aynanın karşısına geçerek hafif bir makyaj yapıp çilekli lipstick sürdükten sonra tam anlamıyla hazırdım.

''Derya ben çıkıyorum evden, nerede bekleyeyim seni?''

''Stupid sağına bak bi.''

''Burada bekleyeceğini söylememiştin ama.'' Diyerek yanına doğru yürüdüm.

''Kızım bırak şimdi onu, sen harika görünüyorsun.Böyle bir elbisen olduğunu bilmiyordum ayrıca, dolabını baştan aşağı biliyorum ve bu yoktu ben sakladın değil mi isteyip giymemden korktun, uyuzsun!''

''Saçmalamaz mısın Derya? Annem almış benim eğlencede giymem için, bende şaşırdım ama dediğin gibi çok hoş bence de.''

''Delisin yaa!'' dedikten sonra kıkırdayarak kol kola eğlenceye doğru yürüdük.Her yer ışıklarla süslenmiş, ateşler yakılmış, müzikler açılmış bir şekilde kendi halinde takılıyordu.Sanatçının gelmesiyle ortalığın yıkılacağından emindim fakat kimin geldiğini bize bildirmemişler organizatör 'sürpriz olsun bu sene sizlere' demişti.Bazen uyuz olmuyor değildik şu adama.Bu ne gıcıklıktır be!

*

Nihayet sahil insanlarda dolup taşmıştı.Eksik olan tek şeyimiz bağıra bağıra şarkı söylemekti.

''Miray, bu sanatçının gelmeye niyeti yok galiba yada kendilerinin keyfi yetmedi.''

''Gelir şimdi Derya, şu sabırsızlığın beni bile sabırsız hale getiriyor bazen.''

Birden bir çağrış bir bağrış her yer çığlık sesiyle doldu.Sanatçımız teşrif etmiş bulunmaktaydı.
''Miray, bu o! Evet evet bu o! Miray sahneye atlamak istiyorum!''

''Murat Dalkılıç mı? Omegat! Organizatör kendi ruh halini göre sanatçı getirmekten sonunda vazgeçmiş olmalı. Herif sürekli arabesk dinlemekten ne anlıyorsa, ne sorunun varsa içinde yaşa kardeşim.Değil mi Derya haksız mıyım?''

''Kızım bırak şimdi o herifi, Murat Dalkılıç gelmiş sen neler zırvalıyorsun Allah aşkına şu eğlenceye coşalım biraz. Come on!!''

''Delisin kızım sen.''

Saatlerce Dalkılç'ın şarkılarına bağırarak eşlik edip hep beraber söyledik.Saatlerce dans ettik,güldük. Kendini içip içip denize atanlar bile olmuştu.Benimse gözüm birini arıyor gibiydi.

''Derya sen Rüzgarı gördün mü buralarda?''

''Pardon da sen salak mısın kızım? Rüzgarı tanımıyorum, hiç görmedim neyin kafası bu fazla mı alkol aldın acaba, evin yolunu ne taraftan hatırlayabiliyor musun?''

''Dalga geçmeyi kes.''

Saat biz farkında olmadan epeyce ilerlemiş.Yorgunluktan ayaklarımı hissetmiyordum artık, ama Derya tam tersi bitmek bilmeyen enerjine hayrandım kızın.Bu enerji nereden geliyordu böyle? İnsan hiç mi yorulmaz ?

''Derya ben eve geçiyorum artık geliyor musun?''

''Ben biraz daha buralardayım şekerim, yarın araşırız.''

''Görüşürüz.'' Dedikten sonra bitkin bir şekilde eve doğru yürümeye başladım.Ayakkabılarımı çıkararak denizin kıyısında yürüyerek suyun ayaklarımla dans edişini izledim.Seviyordum böyle yürümeyi babam hep yürürdük böyle.
Eve yaklaştığımda birinin kıyıda bağdaş kurup oturduğunu fark ettim.Ürkekte olsa omzunda dokunup bana dönmesini sağladım.

''Rüzgar.''

''Küçük hanım. Nereden böyle?''

''Sanane, hesap mı soruyorsun bana?''

''İkide bir terslemek senin en belirgin özelliğin sanırım.''

''Benim özelliklerimle ilgilenmezsen sevinirim.Söyle bakalım ne arıyorsun bizim evin burada?''

''Sanane, hesap mı soruyorsun bana?''

''Benim dediğimi tekrarlama ve soruma cevap ver.''

''Benim evimde az ileride, bende senin gibi yürüyordum ben oturup denizi seyretmek için güzel bir yer olduğuna karar verdim. Oldu mu küçük hanım?''

''İyi seyretmeler o zaman, çok yorgunum seni çekemem, sana iyi geceler ve bir dahakine denizi seyretmek için başka bir yer bulmalısın seni ukala!''

*ARKDAŞLAR BEĞENİLERİNİZİ VE EN ÖNEMLİSİ YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN LÜTFEN.
HEPİNİZE TEŞEKKÜRLER :))