24

199 30 20
                                    

Nihayet son haftaya girmiştik. Her tarafımda yaralar çizikler doluydu.ezgi ile dalga geçerken tellere takıldık ve sonumuz şuan Seyhan elinde kremi kollarıma ve suratıma sürüyor Çağlar da tentürdiyot ile Ezgi'nin dizini siliyordu. Şu anın güzelliğine bakar mısınız ,şimdi yalan yok bu kadar değer görüp sevilmek şu ortamda bile çiçek gibi hissettiriyordu.

" Şu ortamda bile kendinizi belli ettiniz bravo" dedi Çağlar hafif azar tonunda ezgi süt dökmüş kedi gibi susuyordu bende arsızca gülüyordum.

" Hale'ye gülmekten bu haldeyiz" dedim gerçekten dalga geçip başımıza gelmeyen bir konu yoktu.

" Kendinize zarar vermeseniz keşke "dedi merhamet dolu sevgilim.

Yanımıza İbrahim'in gelmesi ile biraz uzaklaştık.

" Ezgi Nalan sizi subay çağırıyor" dedi ezgi ile gerilim dolu bakışlar içinde yerimizden kalktık Seyhan İbrahim'e dönüp

" Niye çağırıyor" diye sordu

" Bilmiyorum " dedi düz bir tavırla bizde hızla ezgi ile subayın yanına gittik. Karşısında esas duruşa geçtik " Bizi çağırmışsınız efendim" dedim tok yüksek çıkan sesimle

" sizler bizim sorumluluğumuz altındasınız burada en ufak hataya yer yok . Savaştan çıkmış gibisiniz kendinize dikkat etmiyecekseniz söyleyin bize " dedi

mahcup olmuştum. Sesimiz çıkmayınca subay sesini biraz sakinleştirip
" Bu seferlik bir şey demiyorum ama bu şekilde dikkatsizlik sonucu kendinize zarar verirseniz üstlere bildirmek zorundayım. Unutmayın sizler bu şanlı yuvanın birer parçasısınız. Rahat" dedi kafamızı sallayarak arkamızı dönüp hızlı adımlarla uzaklaştık

Bizimkilerin yanına gittiğimizde merakla bakıyorlardı kısaca özet geçtik. Bu gün ki eğitimleri en hızlı tamamladığımız için ezgi ile evciye erken çıkmaya hak kazanmıştık. Bir yeri yaparken bir yeri yıkıyorduk çok şükür.

Seyhan ile beraber gitmeyi daha çok istiyordum ama maalesef olmayacaktı. Neyse ki dönüşe bir sürü yapılacaklar listesi yapmıştık.

Gece içtimasına çıkmıştık yine İbrahim ile yürürken karşımızda yılanı görünce İbrahim'i çekip arkaya doğru koştum İbrahim korktuğumu anlamış olacak ki
" Sakin ol gitti ağaca çıktı bir şey yapmaz" dedi suyumu çıkarıp bana uzatınca bir kaç yudum içtim hep korktuğum bir hayvandır kendileri. Zaten geceleri aklıma gelince korkudan uyuyamıyordum şimdi birde canlı görmüştüm. Neyseki son günlerdi .
Bir taşa oturup vakit geçmesi için bekledik hemde dinleniyorduk.

" Baya zayıfladın sen" dedim onu süzerken gerçi hepimiz ilk geldiğimiz halden baya farklıydık . Ama erkekler daha fazla kilo vermişlerdi.

" Aynen ya gitti kaslar" dedi bu dediğine gülmüştüm.

" Seyhan baya Seviyor seni" dedi ama sen hep böyle detaylara girersen ilerleyemeyiz ki

" Belli oluyor muyuz o kadar ya?"

" Yok ama birbirinize karşı bakışlarından bile anlaşılıyor yani " dedi utanmıştım İbrahim ile bu konuları konuşmak farklıydı.

İbrahim de çok iyi kalpli biriydi. Kadir'e benzetiyordum onu hem dış görünüş hemde karakter olarak o yüzden de yakın hissediyordum kendimi ona .

" Yakışıyorsunuz ama hem görüntü hem de enerji uyum olarak" dedi sesi düz mimikleri pek oynamıyordu.

" Teşekkür ederim" dedim
Daha fazla utanmamak için biraz ibreyi ona çevirdim.

" Peki senin hayatında, kalbinde biri var mı?" Diye merakla sordum

" Biri var ama başkasını seviyor"
İbrahim'in söyledikleri karşısında üzülmüştüm. Onu en iyi ben anlıyordum zor bir durumdu neyseki Allah'tan benimki hoşlantının ötesine pek gitmemiş ve kafada çabuk bitirmiştim. Ama İbrahim baya aşık gibi duruyordu. Söylerken ki yüzü bariz şekilde belli ediyordu.

" Üzülme be İbo , oluru yok mu hiç " dedim acıyla karışık güldü

" Yok gibi " dedi

" Peki unutmayı denedin mi hiç " dedim bende hüzünlü çıkan sesimle

" Her gün gördüğün birini unutmak kolay olmuyor" dedi merakla bakışlarımı gözlerine çevirdim

" Harbiyeden yani" dedim gülerek

Derin nefes aldı güldü

" Aynen"

" Kim peki" dedim

" Söylediğim de şaşıracağın biri" dedi merakla lafı ağzında geveleyip duruyordu bende merakıma dayanamayıp
" Hoşgeldin acun Ilıcalı söylesen mi artık " dedim ve söylediği kişiyi duyunca umarım gerçek değildir diye gözlerine baktım

*
Arkadaşlar merhaba öncelikle bir bilgilendirme yaparak başlayayım konuşmaya

Kara harp okulu yıl içinde düzenli olarak akademik, askeri, lisans,spor, yabancı dil gibi eğitimler alıyorlar ve bunlar belli bir disiplin nizamiye koşulları altında oluyor. Burada benim yazdıklarım bilin ki çeyreği bile değil zorluk açısından . Yazın kıta eğitimi dediğimiz İzmir Menteş kampına gidip zorlu bir eğitimden geçiyorlar.benim harbiye ile ilgili bilgim yazdığımdan fazla ama aşırı bilgiye boğmak istemedim sizleri. Bilmeyenler için ve ilgisi olanlar için ufak bir bilgilendirme yapmak istedim

Bir diğer söyleyeceğim ise ben bu aşamalarda sizleri sıkmadan çoğu bilgiyi vererek işi birazda mizah eğlence yönüne çekerek yazıyorum. Yoksa harbiye baya disiplin ve ağır bir eğitim süreci.Harbiye ve kamp kısımlarını hem çok cabuk geçmeden hemde sürekli aynı şeyleri yazmamak için hem kara harp hakkında bilgiler vererek onları orada okumanızı hemde çoğu aşamalarda onları görün istediğim için bu şekilde yazıyorum.

İyi okumalar 🌸

HALLEDERİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin